"Bilgi çağında yaşıyoruz ama bilgiye açız."
Aslında bir gelecek bilimci (fütürolog) olan John Nasbitt bu tespitiyle 21. Yüzyılda ışık hızıyla gelen içerik şokunun en genel tanımı yapmıştı.
'Dijital Milad' için ilk adım:1981
İlk kişisel bilgisayar 1981 yılında üretildi.
Henüz cep telefonları hayatımıza girmemişti…
Tabii ki akıllı telefonlardan eser dahi yoktu…
Google'ın mucitleri Sergey Brin ve Larry Page 8 yaşındaydı…
Ve Steve Jobs'un 2007'de sahneye çıkıp "Bugün Telefonu yeniden icat ettik" dediği konuşmasını yaparak iPhone 2'yi dünyaya tanıtmasına ise tam 26 yıl vardı…
(WWW) World Wide Web'in mucidi Tim Berrners-Lee'nin ilk WEB sitesini CERN'de geliştirmeye başlamasına ise tam 9 yıl vardı.(1990)
Günümüzde Dünya'yı saran bir internet ağı sayesinde sanki avuçlarımızın içinde gibi…
1981 yılını milad olarak kabul edip, bu buluşları kişisel bilgisayarın üretimi ile ilişkilendirmemin nedeni ise kişisel bilgisayardan, mobil internete uzanan yolculuğu vurgulamak.
İnternetin günlük hayatta yer edinmesiyle de bilgiye ulaşma şekli ve yaşam pratikleri tamamen değişti…
Doğal olarak Bilgiye saniyeler içinde ulaşmamızı sağlayan başvuru kaynağımız olan Google'a her şeyi sorduk…
İşte Google Etkisi ve Dijital Amnezi de böyle ortaya çıktı…
Tabii İçerik Şoku da beraberinde başladı…
İçerik şokunun günümüzdeki ismi İnfobezite…
Yani Bilgi Obezliği…
Peki, İnfobezite ve Google Etkisi kavramlarının hayatımızdaki karşılığı, yeri ne?
Bu soruya en doğru cevabı vermek için, en çok neye zaman ayırmayı tercih ettiğimizi hatırlama-mız kafi…
We Are Social'ın Şubat 2024'te yayınladığı araştırmaya göre Türkiye'de internete ayrılan süre 6 saat 57 dakika…
8 saat çalışma, 8 saat uyuma esas alındığında, 24 saatin 3'te 1'i de internette geçiyor…
İnternete ulaşım için yüzde 98,2 oranla en çok mobil telefonlar kullanılıyor…
En çok ziyaret edilen WEB sayfası Google, sosyal medya platformu da Instagram…
Yani bu iki platformda sorularımıza cevap arıyor, içerik üretiyor, izliyor ve hayatımızı paylaşıyoruz…
Google aslında farklı bir işlev de görüyor…
Çünkü birçok internet kullanıcısı için Google aynı zamanda açılış sayfası…
Bu nedenle sorularımızı direk Google'a soruyoruz. Google Etkisi de tam olarak burada başlıyor…
"Google'da en son ne aradığını hatırlıyor musun?" sorusuna cevabınız "Hayır" ise Dijital amnezi ile karşı karşıya olabilirsiniz…
Arama motoru ile İnternette aranıp kolayca ulaşılan bilgilerin, hızlı bir şekilde unutulması Google Etkisi olarak tanımlanıyor.
İhtiyaç olan bilgilerin uzaklığı sadece parmak ucu mesafesinde…
Bu nedenle bilgiyi internetten arıyor ve uzun süreli belleğimize taşımıyoruz…
Çünkü farkında olmadan cep telefonu ve interneti hafızamızın bir uzantısı olarak kabul ediyoruz…
Aynı etki dijital cihazlara kaydedilen bilgilerin unutulması için de geçerli…
Günümüzde birçok insan aile bireylerinin telefon numaralarını bile ezberleme ihtiyacı duymuyor…
Bunun uzun vadeli etkisi ise unutkanlık…
Birmingham Üniversitesi'nden Maria Wimber Avrupa'da 8 ülkede 6.000 kişinin dahil olduğu bir araştırma yaptı.
Almanya, Hollanda, İtalya, Fransa, İngiltere, Belçika, Lüksemburg ve İspanya'da katılımcılara bilgileri hatırlamak için ne yaptıklarını sordu
Katılımcıların 2.000'den fazlası bilgiyi hatırlamak için ilk olarak internete başvurduklarını söyledi.
İçerik Şoku ve İnfobezite…
İnfobezite, Enformasyon ve obezitenin birleştirilmesiyle oluşan yeni bir kavram.
Kavram dijital çağda içerik şoku ile aşırıya kaçan bilginin insan zihninde olumsuz etkilere neden olduğunu vurguluyor…
Bir birey X, Instagram, YouTube başta olmak üzere gün içinde binlerce içerikle karşılaşıyor …
Akışkan ekran ve kayan bildirimler kullanıcıyı daha çok içerik tüketmeye teşvik ediyor…
1 dakikada;
X'te 360 bin tweet atılıyor,
Instagram'da 600 binden fazla hikaye paylaşılıyor,
YouTube'a 500 saatlik video yükleniyor…
İçerik sayısındaki baş döndürücü artış, karar vermeyi, seçmeyi, izlemeyi zorlaştırıyor…
1 dakikalık kısa videoları üst üste izleyen ya da arka arkaya Tweet okuyan bir kullanıcı, belli bir sürenin ardından ilk ne izlediğini, arada neler okuduğunu hatırlamıyor…
Sadece tüketilen içeriklerin yoğunluğu bile bilgi kirliliğiyle birlikte, zihinsel yorgunluğu beraberinde getiriyor…
İnternet ve gelişen teknolojinin hayatımızı kolaylaştırdığını göz ardı etmeden maksimum faydayı sağlamak için neler yapmamız gerektiği ana konumuz.
Neye ne kadar ihtiyacımız olduğunu iyi tespit etmeliyiz.
Bilgiye ulaşmak mı, bilgiyi hatırlamak mı?
İçerik mi, faydalı içerik mi?
"İnsanlığın şafağından 2003 yılına kadar üretilen bilgi 5 exebayt. İnsanlar başlarına ne geleceğini anlamıyor, yakında başlarına gelecek teknoloji devrimi."
Google'ın eski CEO'su Eric Schmidt /2010