Elini nereye koyacağını bilememiştir

Cumhurbaşkanı Erdoğan, pazar günü Amerikan Hastanesi'nde tedavi gören Ali ve Vuslat Sabancı çiftini ziyaret etmişti. Hastane çıkışı Cumhurbaşkanı'nı uğurlayan ev sahibi Ali Koç'un tek el cepte dolaşmasıysa hâlâ konuşuluyor.
Koç'a "saygısız" diyerek kızanlar çoğunlukta.
Pek çok kişi, Erdoğan'ın hastanede ziyaret ettiği Vuslat Hanım'ın babası Aydın Doğan'ın, dönemin başbakanı Mesut Yılmaz'la çektirdiği o meşhur fotoğrafı hatırlatıyor... Başbakan grantuvaletken, Aydın Bey'in, Ali Koç'un pazar günkü kıyafetinden hallice bir kombinle elleri cebinde verdiği meşhur poz.
Bence çok zorlama bir yorum.
"Öyle dönemler oldu ki; biz hükümet getirdik, hükümet götürdük" diyen Aydın Doğan'ın araya onca adam, gazeteci sokup Erdoğan'a en fazla 2 metre sokulabildiği bir süreçteyiz.

En iyisini Cumhurbaşkanı'nın Özel Kalem Müdürü Hasan Doğan bilir; acaba Ali Koç'un Erdoğan'dan kaç randevu talebi vardır? Cumhurbaşkanı'nın geleceğini duyunca ayaküstü de olsa bu karşılaşma fırsatını kaçırmamak için hastanesine kanatlanarak gelmiştir.
Diğer işadamları ve kulüp yöneticileri gibi Koç'un da ülkenin Cumhurbaşkanı'ndan talepleri olması normaldir.
Ancak "Helal olsun" diyen siyasi holiganlar, futbol kulüplerine devlet hazinesinden yani cebimizden sağlanan onca desteğin Erdoğan'a racon kesilerek alındığını mı sanıyorlar? Yoksa Koç'u gaza getirip başını yakmaya mı çalışıyorlar?
İsterseniz Ali Bey'e sorun, yazdıklarımın eksiği mi var fazlası mı?
Peki, Koç'un cebine yarım yamalak sokuşturduğu el mi? Muhtemelen nereye koyacağını bilememiştir.

***

BİLAL ERDOĞAN ŞAŞIRTMADI
Memleketin tartışılan ikinci el vakası da Balıkesir'de kayıtlara geçti.
Güreş şampiyonasına katılan Bilal Erdoğan'ın Turhan Çömez'in uzattığı eli havada bırakmasına şaşıranlar var.

Bence gayet normal. Bir dönem babasının en yakınına sokulan, ancak daha sonra aralarındaki hukuku hiçe sayan birinin elini sıkılmaya değer görmüyor olabilir.
Bence aksi olsa samimiyeti sorgulanırdı.
Bu arada Çömez'in geçmişte olan biten onca şeye rağmen, garip hareketler yaparak Bilal Erdoğan'ın tavrına şaşırması da ibretlik bir pişkinlik örneği.

***

KENDİNİZİ NASIL HİSSEDİYORSUNUZ?
İyi Parti Ankara Milletvekili Adnan Beker, ortağı oldukları Millet İttifakı'nın seçimleri kazanamamasını şöyle yorumluyor:
"Diyelim ki 6'lı Masa olarak kazansaydık, biz daha bakanları oluşturamazmışız, biz daha atamaları yapamazmışız. Allah memleketi korumuş!"

Evet, Adnan Bey'in de söylediği gibi ittifakın böyle düşünen tek üyesi, kendisi ve partisi değil.
Her gün masadan biri kazanamadıkları için şanslı olduğumuzu açıklıyor.
Koşa koşa sandıklara giden, muhalefetteki bu rant kavgasını davası sanan seçmenin halini düşünemiyorum.
Allah yardımcıları olsun.

***

SICAKLAR BİTTİ, ÖNÜMÜZDEKİ ALARMLARA BAKACAĞIZ
Alarmları bitmiyor.
Sıcaklar bitmiş ama şimdi yağış ve fırtına gelecekmiş.
Vay be!
Mevsim diye bir şey var, güz geliyor belki ondandır diyeceğim ama bu seferki çok farklıymış, öyle böyle değilmiş.
Son bilmem kaç yılın en hızlı rüzgârları esecek, gökten asrın en dolgun yağmur damlaları düşecek, yıldırımlar, şimşekler patlayacakmış.
Siz hâlâ osuruklarıyla ozonu yırtan inekleri, karbon emisyonunu artıran buğdayı, sebzeyi yemeye devam edin bakalım, başınıza daha neler gelecek!