Süreniz doldu beyler bayanlar
Halka "Adayımızı yıpratılmaması için açıklamıyoruz" diyen Millet İttifakı liderleri, doğru söylediklerine ikna olmamız için çok iddialı açıklamalar yaptılar.
Hatırlatalım...
Meral Akşener, "Sayın Erdoğan'a bir tavsiyem, çağrım var; alsın seçim kararını. Diyelim ki yarın aldı, üç ay sonra seçim var. Biz de pazartesi adayımızı açıklayalım" dedi.
Kemal Kılıçdaroğlu da netti: "Sen bizim cumhurbaşkanı adayımızı merak ediyorsan seçim gününü belirle, biz de 2 gün içinde adayımızı belirleriz."
Cumhurbaşkanı Erdoğan geçtiğimiz gün Millet İttifakı liderlerinin talebini yerine getirip seçim kararı aldı, seçim günü olarak da 14 Mayıs tarihini verdi.
Akşener "Mayıslar bizimdir", Kılıçdaroğlu ise "Sandıklar gelecek. 14 Mayıs'ta seçim olacak. Sandığa gideceğiz. Allah'ın izniyle yeni bir başlangıç yapacağız. Güzel bir başlangıç yapacağız" diye karşıladı.
O halde söz verdiğiniz üzere adayınızı görelim.
Kemal Bey'in süresi bugün mesai saati bitiminde doluyor. Meral Hanım'ın da pazartesi gününe kadar vakti var.
Daha çok bekleriz değil mi?
Zira ismini vermek istemeyen CHP'li bir kurmayın Cumhuriyet'e verdiği demeçten yumurtanın kapıya dayanma telaşı açıkça hissediliyor:
"Adayın açıklanması kesin şubatta olur, marta kalması mümkün değil. Şubat ayı ortası gibi en uygun..."
Evet cümle âlem de biliyor ki mesele adayın açıklanması değil bulunması. Ve gelinen aşamada hâlâ herkesin kendi adayını dayattığı 6'lı Masa'da bu konuda en ufak bir konsensüs yok.
Yasanın adaylara başvuru yapmaları için tanıdığı süreyi sonuna kadar kullanacaklarına emin olabilirsiniz.
Ama yine de bu işin takvimi nedir, yasaya göre cumhurbaşkanı adayları için en son saat kaçta başvurularını yapmalıdırlar, araştırıyorlardır umarım.
"Onca insanız, biri ilgileniyordur mutlaka" diye boşlamasınlar.
Zira hiçbirimiz, Kemal Kılıçdaroğlu'nun referandumda seçmen başvurularını yapmadığı için oy kullanamaması gibi bir durumla karşılaşmak istemeyiz.
***
ERSAN ŞEN SON NOKTAYI KOYMUŞ
Bir de hâlâ Erdoğan'ı seçimlere sokmayarak iktidara gelebileceğini hesap edenler var...
Hukuk Profesörü Ersan Şen konuyla ilgili Anayasa ne diyor tane tane anlatmış:
"Kanaatimce; yasama ve yürütme organlarından hangisi seçimlerin yenilenmesine karar verirse versin, mevcut Cumhurbaşkanı'nın seçimlere girebilmesi mümkündür, hatta süresinde yapılan seçimlere de katılabilir. 2017 yılı Anayasa değişikliğiyle yürürlüğe giren yeni sistem ve süresini tamamlayamaması nedeniyle mevcut Cumhurbaşkanı'nın seçimlere girebilmesinde hukuki bir sakınca görmüyorum."
Bu işin hukuki boyutu.
14 Mayıs'a, yeneceklerine inanmadıkları rakiplerini yarışa sokmamak için yasa arayarak hazırlanan muhalefetin acziyeti ise siyasette liyakatin önemini göstermesi açısından düşündürücü.
***
MEDYASI 6'LI MASADAN ÖNCE DAĞILDI
Muhalefetteki bölünmenin fondaş medyadaki yansımalarına dair her gün bir skandal patlak veriyor. Son olarak Serdar Akinan katıldığı bir programda şunları söyledi:
"Halk TV'nin sahibi Cafer Mahiroğlu, Sezgin Baran Korkmaz'la son derece yakın. Bir TIR yakalanmış, içinde uyuşturucu var, operasyonu yapan da Cafer Mahiroğlu."
Yenilir yutulur bir iddia değil ama muhataplarından tık yok.
Cevap dediysem, Halk TV ekibi, Akinan hakkında ne açıklayacak onu merak ediyoruz.
Zira medyadaki muhalefet soslu rant kavgası iyice çığırından çıktı.
Ayrıntılar için lütfen tıklayın.
- 60 günde Trump’ın elini kolunu bağlayacaklar (20.11.2024)
- Parsel parsel... (18.11.2024)
- Bahçeli’nin Öcalan çıkışıyla balataları sıyırdılar (17.11.2024)
- Eyvah asgari ücret artıyor! (16.11.2024)
- Patronun çırakları (15.11.2024)
- Zulme karşı insanlık ittifakını genişletiyoruz (14.11.2024)
- Sanırsın Trump ABD’ye değil Türkiye’ye başkan seçildi (11.11.2024)
- CHP erken seçim diye diye erken kurultaya gidecek (10.11.2024)
- Yavaş’ı İmamoğlu medyası vuruyor (09.11.2024)
- Trump kazanınca kaybedenler (08.11.2024)