Niye siliyorsun kardeşim?

AK Parti Gençlik Kolları, Ağrı'da kalabalık bir sahur programı yapmış. İl Gençlik Kolları Başkanı Halil İbrahim Selçuk da etkinliğin videosunu sosyal medyada paylaşmış.
Tahmin edeceğiniz üzere, "Millet aç, bunlar sahur yapıyor" eleştirileri gelmekte gecikmemiş.
O da paylaştığı videoyu apar topar silmiş.
Asıl gümbürtü de asıl bundan sonra çıkmış...

Ev sahibi Ağrı Belediye Başkanı Savcı Sayan gelen "lüks sahur" şeklindeki tepkilere "Ne var bunda" diyerek cevap veriyor...
CHP trollerinin, İBB'nin su ve ulaşıma yaptığı zamları gündemden düşürmek için etkinliği abarttıklarını söylüyor.
Sayan'ın paylaştığı faturada da sahur masasının maliyetinin 21 bin TL olduğu görülüyor. Kişi başı 30 TL'ymiş.
Bugünkü şartlarda bir kahvaltı için gayet makul, ucuz bile.
Kimi AK Partili isimlerin eleştirilerinin aksine, gençlerin Kürtçe, Türkçe şarkılar söylemesi ve eğlenmesi de bana garip gelmiyor.
Ramazandayız ama yasta değiliz ya...
Görüntülerde gözüme batan tek şey, sahur kahvaltısında protokol masalarının kurulması... Yöneticilerin ayrı oturması.
Siz genç adamlarsınız arkadaşlar, nedir bu ağır siyasi abi pozları?
Bir de Ağrı Gençlik Kolları Başkanı'nın videoyu koyduğu tweet'i niçin sildiğini anlamadım...
Yaptıkları işin yanlış olduğunu sonradan anladığını mı kabul ediyor? Yoksa kuru gürültüye, goygoya pabuç mu bırakıyor?
Ne yazık ki iki ihtimal de siyasetçi olmayı kafaya koymuş gençler için bir soruna işaret ediyor.
Üzerine kafa yormalarını tavsiye ederim.

***

BÜTÜN TUŞLARA BASIYORLAR
İyi Parti Genel İdare Kurulu Üyesi Arzu Önşen, Enver Aysever'in programında kendini şöyle anlatmış:
"Ben sosyalist, devrimci bir ülkücüyüm!"
Arzu Hanım, partinizin hitap ettiği "seküler milliyetçiler" pek sorun etmez ama yaptığınız tanımla Millet İttifakı'ndaki solculara, HDP'lilere şirin görüneceğinizi düşünüyor olamazsınız?

Zira tarif ettiğiniz düpedüz "nasyonal sosyalizm".
Nazi partisinin ideolojisi.
Ayrıca hazır yapılmışı zaten var...
Bugünlerde Millet İttifakı'na cumhurbaşkanı adayı önererek göz kırpan Ümit Özdağ'a sorun, o size ayrıntıları anlatır.

***

İSTANBUL'DA TAKSİYE BİNMEK HAYAL
Eskiden kısa mesafe almayan taksi şoförleri şimdi de uzun mesafe istemiyorlar.
Malum. İndi-bindi 28 TL oldu.
Kısacası İstanbul'da taksiyle "istediğiniz bir yere gidebilmek" daha da zorlaştı.
Dünse ortalıkta, arzu ettikleri yere kadar götürmelerine bile razı olduğumuz taksiler de yoktu.

Çünkü taksi sürücüleri, 9 Nisan Cumartesi günü uygulanması beklenen karar öncesi taksimetrelerini güncelleştirmek için Bağcılar ve Ataşehir'deki servislere akın ettiler.
Kilometrelerce kuyruklar oluştu.
Her yıl aynı çile.
Hem şoförlere hem biz müşterilere...
Hangi çağda yaşıyoruz? Telefonlara gelen güncellemeler gibi, taksimetreler de ayarlanamıyor mu?