Sonuna kadar Kemal Bey’in arkasındayım!

Kendisine mafyadan miras kalan tripotla Tiktokçuluğa soyunan Kemal Kılıçdaroğlu son şovunda hükümet zamları geri çekene kadar elektrik faturasını ödemeyeceğini açıkladı.
Hükümete yakın gazeteciler, Kılıçdaroğlu'nun bu hamlesiyle dünyaya "Tek adam, ana muhalefet liderinin elektriğini kesti" mesajı vermek istediğini söylüyorlar...
"Tehlikenin farkında mısınız?" diye soruyorlar...
6-8 Ekim sabıkalısı HDP'nin birkaç gün önceki sokak çağrılarını hatırlatıp "Düpedüz isyana teşvik" diyen de var.
Bense Kılıçdaroğlu'nu çıktığı yolda alkışlarımla destekliyorum.

Kemal Bey bence de evlerinin elektrik faturasını ödemesin.
Hatta partisi de liderinin arkasından yürüsün...
Milletvekilleri, genel başkanlarının yaktığı meşaleyi elden ele gezdirsinler.
Evlerinin, işyerlerinin hatta Genel Merkez'in ve parti temsilciliklerin de faturalarını çöpe atsınlar.
Sonucun ne olacağını, ana muhalefetin "dahiyane çözüm önerisinin" ne işe yarayacağını görmek için sabırsızlanıyorum.
Sizce Kemal Bey'in sökülen elektrik sayacı, Koç Müzesi'nde sergilenen adalet yürüyüşü çarıklarının yanına ne zaman konulur?
Haklısınız, belki de bu kez talip Aydın Doğan'dır.

***

BENİM İÇİN ARTIK ÇOK GEÇ, ÜZGÜNÜM
Defalarca korona testi pozitif çıktığı halde dördüncü doz BioNTech aşısı için randevu alan bir arkadaşım mesaj atmış...
"Gel sen de başla, seveceksin, hatta bağımlısı olacaksın, bırakamayacaksın" diye benimle kafa buluyor.
Ben kimseye aşı olma demediğim halde sürekli "Niye aşı olmuyorsun?" sorusuyla karşılaştığım için topluca cevap vereyim:

Benim için artık çok geç arkadaşlar... Siz devam edin.
Zira biliyorsunuz, prosedür gereği "ilkinden" başlamam gerekiyor. Açıklanan son varyanta karşı etkili son aşıyı olsam da "aşısız" sayılacağım.
Yoksa dükkân sizin!

***

TUNCAY BEY PEKİ BU EŞİTSİZLİK NE OLACAK?
Geçtiğimiz günlerde yaptığı "gelir adaletsizliği ve eşitlik" temalı konuşmasıyla memleketimin Marksistlerini bile heyecanlandıran TÜSİAD YİK
Başkanı Tuncay Özilhan bir günde 300 işçiyi kapının önüne koymuş.
Günlerdir, DGD-SEN üyesi Esenyurt Migros Depo işçileri başta olmak üzere Özilhan'ın pek çok çalışanından şikâyetler alıyorum.
Tek talepleri, zam istedikleri için işten atılan arkadaşlarının işlerine geri dönmeleri ve enflasyon göz önüne alınarak yapılacak (saat başı 4 TL) ufacık bir zam.

"Ülkenin barışıyla" ilgili sürekli dile getirdiğiniz hassasiyetinizi sergilemenin tam zamanı değil mi Tuncay Bey?
Bu kadarcık maliyet en fazla kârınızı düşürür ama onca ailenin biraz daha rahat nefes almasını sağlar.
Sizi zengin eden işçileriniz için bu kadarcık fedakârlığı göstermezken, yaptığınız "eşitlik" çağrılarının samimi bulunmasını bekliyor olamazsınız.