Garp cephesinde değişen bir şey var

Batı ittifakı, uzun süredir AB'nin güneydoğu sınırına yığınak yapıyor.
Yunanistan sınırının hemen ötesinde yer alan Dedeağaç'taki askeri hareketlilik, Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın da tepkisine neden olmuştu.
Erdoğan, G20 dönüşü "Sayın Biden'a da Macron'a da bu konuyu söyledik. Dedik ki bu Dedeağaç olayı nedir? Burada böyle bir üssün kurulması bizi, halkımızı ciddi manada rahatsız ediyor" diyerek bir süredir devam eden tartışmaları önemsediğini açıkça göstermişti.
Şimdi de benzer bir hareketlilik, AB'nin kuzeydoğu sınırında yer alan Belarus'ta yaşanıyor.

Rusya'dan yönlendirildiği anlaşılan göçmenler, "Almanya, Almanya" diye bağırarak Polonya'ya girmeye çalışıyorlar.
NATO, gerginliğin, güneydoğu sınırından tekrar Rusya'ya doğru kaymasından ötürü diken üstünde.
Üstelik general kış geliyor.
Çoktandır Avrupa'nın gazıyla oynayıp Batı'yı tehdit eden Putin'in eli, bu son sinir harbinde daha da güçlenecek.
Bütün dünyayı zor bir kış bekliyor.
Bir de pandemi...

***

AKŞENER KONTROLÜNÜ KAYBETMİŞ
İYİ Parti Genel Başkanı Meral Akşener dün partisinin grubunda Lütfü Türkkan'a arka çıkmakla yetinmedi, daha beter ağzını bozdu.
Küfürlerinden nasibini, skandalın üstünün örtülmesine izin vermeyen, işini yapan A Haber de aldı.
Kullandığı ifadeleri burada tekrar etmek istemiyorum.

Türkkan'ınkilerden hallice işte.
Belli ki Akşener bütün kontrolünü kaybetmiş durumda, bu yüzden sağa sola saldırıyor.
Anlamak lazım.
Zira az şey yaşamadılar şu son birkaç günde.
MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli boşuna "Siyaset krizidir. 5 Kasım skandalı olarak tarihe geçecektir" demiyor.

***

SÖYLE NAGEHAN, BU AHMET NE AYAK O ZAMAN?
Dün her tarafta Orhan Pamuk hakkında, "Mustafa Kemal Atatürk'e ve Türk bayrağına hakaret" suçlaması sonrası verilen takipsizlik kararının "nöbetçi sulh ceza hâkimliğince" kaldırıldığı haberleri vardı.
"İtiraz üzerine" savcılık, Pamuk'la ilgili tekrar soruşturma başlatmış.
Mevzuyu biliyorsunuzdur...
Pamuk'un pandemiye yetiştirdiği Veba isimli kitabındaki bir karakterin "Atatürk'e çok benzediği" eleştirileri üzerine iş bu trajikomik seviyeye kadar varmıştı.

İyi bari, elbirliğiyle bu saçmalığı 10 Kasım öncesinde tekrar ısıtmayı başardılar.
İster istemez konuşulur.
Adam neticede Türk edebiyatının tek Nobelli yazarı, ayrıca da "Batı'nın Türkiye'ye açılan yüzü!"
Nagehan Alçı dün mevzuya girmişti bile. Pandemide "aşısız sinemaya girenleri intihar bombacısı" ilan ederek salon liberalliğinden taviz verdiğini unutturmak istercesine teorik konuşuyordu.
Pamuk'un, "Mevcut devlet rejiminin dörtlü ideolojik koalisyonunun ulusalcılık ayağı..." tarafından hedef alındığını söylüyordu.
Kafamızı karıştırma Nagehan...
Orhan Pamuk'un Veba kitabı çıkınca merkez medyada ilk "Orhan Pamuk, romanında Atatürk'le alay mı ediyor?" (12 Nisan 2021) yazısını yazan Ahmet Hakan'dı mesela...
Hatta dün "Sizinle de geyik yapmaya gelmiyor" diye okura sitem ettiği yazısında eşeğin aklına karpuz kabuğunu kendisinin düşürmüş olabileceğini kabul ediyordu.
Şimdi söyle Nagehan, bu Ahmet ne ayak?