Zulüm 1948’de başladı
1948'den beri tedavülde olan bir geyik işte!
Zira güne yamanan "insan hakları" vurgusu, bizzat ihlallerin sorumlularının eseri.
Bugün adına kanıp "medeniyet göstergesi" sandığımız bu bildiri, II. Dünya Savaşı'ndan sonra gündeme geldi.
Savaşın kazananları, "dünyadaki devletler bireylere tanınan hak ve özgürlüklerin güvence altına alınmasını" her şeyden çok önemsediklerini söylüyorlardı.
Birleşmiş Milletler İnsan Hakları Komisyonu da Haziran 1948'de bu konuyla ilgili bir bildiri hazırladı. Metin, 10 Aralık 1948'de Genel Kurul'un Paris'te yapılan oturumunda kabul edildi.
Toplantıda dönemin 6 sosyalist devleti çekimser kalacaklarını açıkladılar.
Peki, neydi, "insan hakları" gibi süslü bir cümlenin büyüsüne rağmen çekimser kalabilme cesareti gösterebilmelerinin gerekçesi:
"Bildiri, burjuva sınıfından olan insanların sınıf çıkarını koruyor ve işçi sınıfını egemen sınıflarla uzlaşmak zorunda bırakacak!"
O dönemde bunu söyleyenlerin "çağdaş dünyadan" aldıkları sert tepkileri tahmin etmek zor olmasa gerek, değil mi?
Çünkü söz konusu bildiri sosyalistlerin söylediği gibi tam olarak "bağzılarının" hakları ihlal edilince gündeme geldi.
Evet, gediklilerin yani "burjuvaların."
Yoksul halklar, bireyler hiçbir zaman bu konsensüsün nimetlerinden yararlanamadılar.
Bosna'da, Ruanda'da, Irak'ta, Kamboçya'da, Afganistan'da, Irak'ta, Libya'da Suriye'de hiç gündeme gelmedi bu küresel kararlılık...
Yani yalnızca, 14-15 İsrail askerinin yaka paça tutukladıkları 14 yaşındaki Fevzi El-Junidi'nin gözüne değil, epeydir hepimize takılı o göz bağı!
Kimileri için hep mesai yapan uluslararası hukuk, onlar için bir gün bile çalışmıyor.
Çünkü onlar, Tıpkı Orwell'ın 1984'ünde anlattığı gibi "mevzuu" çözmüşler. Onlar da romandaki egemenler gibi, "savaş bakanlığı"na "barış bakanlığı" , "barış bakanlıklarına" da "savaş bakanlığı" adını vermişler...
Bizler de yıllardır kuzu kuzu onların diliyle konuşuyoruz. Kavramları onların verdiği isimlerle tanıyoruz.
Zulüm niye bitsin, deli mi ki?
Ayrıntılar için lütfen tıklayın.
- Bu işlerde Mahir (22.11.2024)
- 60 günde Trump’ın elini kolunu bağlayacaklar (20.11.2024)
- Parsel parsel... (18.11.2024)
- Bahçeli’nin Öcalan çıkışıyla balataları sıyırdılar (17.11.2024)
- Eyvah asgari ücret artıyor! (16.11.2024)
- Patronun çırakları (15.11.2024)
- Zulme karşı insanlık ittifakını genişletiyoruz (14.11.2024)
- Sanırsın Trump ABD’ye değil Türkiye’ye başkan seçildi (11.11.2024)
- CHP erken seçim diye diye erken kurultaya gidecek (10.11.2024)
- Yavaş’ı İmamoğlu medyası vuruyor (09.11.2024)