Anayasa Mahkemesi, HDP'nin hazine yardımı hesabına geçici bloke konulmasına karar verdi. Mevzuata göre HDP'ye bu sene 179 milyonu 10 Ocak'a kadar olmak üzere 539 milyon TL hazine yardımı yapılacaktı. Anayasa Mahkemesi'nin HDP'nin kapatılmasıyla ilgili ne zaman ve nasıl bir karar vereceği belli değil. Seçimden önce çıkacak bir karar doğal olarak seçim sonuçlarını da etkileyecektir. Şu aşamada partinin kapatılmasından daha ziyade kaynaklarının kesilmesi daha makul duruyor.
AYM'nin bu tür kararları cuma akşamları açıklanıyordu. Nedeni de piyasaların sert tepki vermemesi. Ama bu karar tuhaf bir şekilde perşembe sabahı açıklandı. Borsalar aşağı doğru sert bir tepki verdi. Birçok hisse, taban fiyatları gördü. Olan yine küçük yatırımcıya oldu.
Gelelim kararın siyasi sonuçlarına... 6'lı masanın tüm aktörleri, HDP'nin oylarına talip olmak için ellerinden geleni yapıyor. Bunların başında da Anayasa'daki "Türklük" tanımını tartışmaya açan DEVA Partisi geliyor. Ama bu, iki tarafı da keskin bir bıçaktır. HDP/ PKK'nın oylarını alayım derken merkezdeki oyları tamamen kaybetme riski de var. Toplumun her kesiminden Ali Babacan'a gelen tepkileri analiz ettiğinizde bunun siyaseten çok riskli olduğunu görebilirsiniz.
HDP'nin kapatılması davasına gelince... Mahkeme ne karar verecek hep birlikte göreceğiz. Ancak bildiğimiz bir şey var ki, bu seçim süreci daha çok olaya gebe.
***
ABD YÖNETİMİ SURİYE'YLE DİYALOGDAN NEDEN RAHATSIZ?
Bildiğiniz gibi geçen hafta Suriye'yle tam 11 yıl sonra bakanlar düzeyinde ilk temas gerçekleşti. Moskova'da yapılan toplantıya Türkiye'den Milli Savunma Bakanı Hulusi Akar ile MİT Müsteşarı Hakan Fidan, Suriye'den de Savunma Bakanı Ali Mahmud Abbas katılmıştı.
Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın dün yaptığı açıklamada Suriye için liderler zirvesi sinyalini verdi ve "Gelişmelere göre liderler olarak bir araya geleceğiz" dedi. Yakında başta Türkiye olmak üzere dünyanın dört bir yanına dağılmış 8 milyon Suriyeli mültecinin güvenli ve gönüllü bir şekilde ülkelerine dönüşünü konuşmaya başlayabiliriz.
Suriye ile diyalog kapısının açık tutulması, ABD yönetimini nedense çok rahatsız ediyor. ABD Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü Ned Price, çarşamba günü yaptığı açıklamada, "Esad yönetimiyle ilişkilerin düzeltilmesini istemediklerini" açıkladı. Buradaki hedef, tahmin edeceğiniz gibi Türkiye. ABD yönetimi 11 bin kilometre uzaktan gelip Suriye'de çakma özerk bölgeler kuracak ama Türkiye, sınır komşusuyla mülteciler ve terörle mücadele gibi çok kritik sorunlarını konuşamayacak öyle mi?
ABD'nin son açıklamalarından bir kez daha anlıyoruz ki, bölgede asla çözüm istenmiyor. Milyonlarca mültecinin yaşadığı dramın ABD için hiçbir anlamı yok. Son insan ölene kadar savaşın devam etmesini istiyorlar. Yeter ki ABD'nin bölgedeki çıkarları tehlikeye düşmesin.
"ABD'nin bölgedeki oyununu bozma ve Suriye'ye kalıcı barışın gelmesi" yolunda önemli adımlar atılıyor. Türkiye adına süreci yöneten Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın Suriye barışına katkısı büyük olacak gibi görünüyor.