Irak'daki istikrarsızlık iç savaş tehlikesi doğuracak seviyeye geldi. Seçimlerden bu yana 11 ay geçmesine rağmen hükümet kurulamadı. Sadr, oy oranını arttırmasına rağmen hükümeti oluşturmayı başaramadı.
Şii gruplar arasındaki gerginlik halkın parlamentoyu basmasına kadar dayandı. Aynı zamanda İran yanlısı Haşdi Şabi örgütü ile Irak'lı PKK'lıların işbirliği yaptığı çok açık görülüyor. Türkiye'nin büyükelçilik ve konsolosluklarına yapılan saldırılar bu işbirliğinin yansımaları. Görünen o kiTürkiye'nin Irak ve Suriye'de terörörgütü PKK/YPG'ye yönelik kararlıduruşunu engellemeyi hedefleyenbir ittifak ile karşı karşıyayız.
Bu ittifak kimlerden mi oluşuyor: İlk akla gelen ülkeler elbette İran ve ABD… Konu Türkiye düşmanlığına geldiğizaman ilginç şekilde bir andaİran ve Amerika bile birleşebiliyor.PKK-Haşdi Şabi dayanışması ve işbirliğibunun en bariz örneği. İşte tam buyüzden herkesle işbirliği ve anlaşmalaryapacağız ama sadece kendimize güveneceğiz.
BİDEN GERÇEKTEN KOVİD Mİ OLDU?
ABD Başkanı Biden, 15 günde ikinci defa Kovid hastalığına yakalandı. Bütün aşıları, hatırlatma dozları ve maskesi tam olan Biden'ın üst üste hastalanması bir çok spekülasyona neden oldu. Beyaz Saray doktorları Biden'a ilaç verilmeyeceğini ve sadece ona izolasyon uygulayacaklarını söyledi. Zaten akli melekeleri sorgulananBiden'ın bilinçli olarak izolasyonaalındığı ve mümkün olduğu kadarhalkın önüne çıkartılmak istenmediğisöyleniyor. Her konuştuğumda bir gaf yapan Biden'ın kamuoyundaki desteği yerlerde sürünüyor Biden'ı başkanlık koltuğuna oturtanlar bile ondan desteğini çekti. Lidersiz olan ve yönetim boşluğu yaşayan ABD, düştüğü çukurdan bakalım bir çıkış yolu bulabilecek mı? Bu dünyanın huzuru için de çok önemli.
ERDOĞAN VE NOBEL BARIŞ ÖDÜLÜ
Ukrayna buğdayının yola çıkması için bütün hazırlıklar tamamlandı. Eğer bir aksama olmazsa buğdayı taşıyacak gemi bu sabah boğazlara gelecek. Bu sebeple, Pentagon eski Müsteşarı Dov S. Zakheim, The Hill gazetesi için yazdığı 'Türkiye Cumhurbaşkanı'nın Zaferleri' başlıklı makalede 'Erdoğan, Nobel Barış Ödülü'ne aday gösterilmeli' dedi. Makalede çok önemli detaylar var. Tahıl anlaşmasının adeta bir cankurtaran gibi dünyanın besin krizine bir çözüm olduğuna vurgu yapılıyor ve eğer bu soruna çözüm bulunmasaydı Avrupa'nın kitlesel bir göç tehlikesi ile karşı karşıya kalabileceğinin altı çiziliyor. Bizdeki muhalif medya itibarsızlaştırmayaçalışsa da bu haberelbette batı medyasında da yankıbuldu. 'Erdoğan Nobel'e aday gösterilir mi?' ya da 'Erdoğan bunu kabul eder mi?' bu soruların cevabını bilemem. Ama bildiğim bir şey var. Tahıl anlaşması Avrupa'nın kıtlık tehlikesinin önüne geçen tarihi bir belgedir. Bubaşarının altında ise Erdoğan'ındiplomasideki tecrübesinin imzasıvardır.
Yasal Uyarı: Yayınlanan köşe yazısı/haberin tüm hakları Turkuvaz Medya Grubu’na aittir. Kaynak gösterilse veya habere aktif link verilse dahi köşe yazısı/haberin tamamı ya da bir bölümü kesinlikle kullanılamaz. Ayrıntılar için lütfen tıklayın.