Kendi partisinin geçmişini bilmeyen bir lider demokrasiye ne katar
23.07.2021, Cuma
Televizyon tartışma programlarında CHP'nin cumhurbaşkanı adayının Kemal Kılıçdaroğlu olmasını harıl harıl savunanları dinlerken gülüyorum. Çünkü CHP gibi köklü partinin geçirdiği aşamalardan haberi bile olmayan Kılıçdaroğlu'nun adaylığı, zaten kendini kaybetmeye başlayan bu partiye ne getirebilir ki?
KEŞKE GİDEBİLSE
Mesela Cumhurbaşkanı Erdoğan,Rize'deki selin yaralarını sarmak içinyola çıkarken Kılıçdaroğlu, "Ben degeliyorum" dese bu bile doğru birdavranış olur. Herhalde PKK kökenlibir partiyi CHP'ye uyarlamaya çalışmaktandaha onurlu bir davranıştır bu.
Önemli olan CHP'nin, Kılıçdaroğlu ve arkadaşları için ne tür bir siyasi vizyon ifade ettiğidir. Benim iddiam, bu ekip yönetiminin, bulundukları partinin ne bugünü ne de geçmişi hakkında yeterli bilgiye ve bilince sahip olmadıkları şeklindedir.
BAZI BAŞBAKANLAR
Örneğin, Atatürk'ün vefatı ertesinde11 Kasım 1938'de Cumhurbaşkanıseçilen İsmet İnönü'nün atadığıCHP'li başbakanlar kimlerdir? Mesela, Hasan Saka ile ŞemsettinGünaltay'ın ortak özellikleri nelerdir? Veya "Ortanın solu" sloganıyla girilen seçimde Süleyman Demirel CHP'yi ağır bir yenilgiye uğratınca, buna karşı İsmet İnönü'nün tepkisi ne olmuştur? İnönü o gün, "Türkiye'desağ-sol yoktur. Türkiye'de kentlilikve köylülük vardır" demişti.
BİLGİ ŞARTTIR
Bütün bu konuları derinine bilmektabii ki CHP'yi yönetenlerin ana görevidir. Osmanlı'nın yaşadıklarını, devrik padişahları ve büyük yenilgileri bilmeden kendi tarihinize nasıl hâkim olamazsanız, CHP'yi bilmeden de bu partiyle demokrasinin geleceğine dönük olarak plan yapamazsınız.
Evet... Kılıçdaroğlu keşke Cumhurbaşkanı Erdoğan'la birlikte Rize'ye gitmeyi düşünebilseydi.
Yasal Uyarı: Yayınlanan köşe yazısı/haberin tüm hakları Turkuvaz Medya Grubu’na aittir. Kaynak gösterilse veya habere aktif link verilse dahi köşe yazısı/haberin tamamı ya da bir bölümü kesinlikle kullanılamaz. Ayrıntılar için lütfen tıklayın.