Bir yanda hileli seçim söylentisi, diğer yanda da Amerikan başkentindeki ayaklanma

Amerika'nın başkentindeki ayaklanma, bakalım bu ülkeyi yönetenler için bir ders olacak mı? Başka ülkelerin bağımsızlıklarını yok sayıp, darbeleri, ayaklanmaları kışkırtan, "Arap Baharı" adı altında tüm Ortadoğu'yu istikrarsızlığa sürükleyen, Venezuela'ya kan kusturan Amerika'nın seçilmiş yöneticilerinin akılları başlarına gelecek mi?
Naklen bir yayın
Hiç unutmadığım bir sahne vardır. Masanın ucunda Obama, yanda Hillary Clinton oturur. Galiba o zamanki Başkan Yardımcısı Pence'in de aralarında bulunduğu generaller, polisler masanın yanlarına ilişmişlerdir. Bunlar canlı yayınla, Pakistan'ın bir kentine baskın yapıp Usame bin Ladin'i öldüren Amerika özel kuvvetlerini izlerler. Düşünün ki bu eylem için Pakistan'dan bırakın izin istemeyi, haber bile vermemişlerdir.
Trump'a sansür
Tabii ki Trump'ın yaptığı hoş bir şey değildir. Başkanlık seçimine hile karıştırıldığı iddiası yetmezmiş gibi, bir de Kongre binası öfkeli Trump'çılar tarafından basılıyor. Bu arada Trump'ın yardımcısı Pence'in de patronunu bıraktığı haberi, Trump'ın öfkesine öfke katıyor. Bu arada sosyal medya şirketlerinin, başta Twitter olmak üzere Trump'a sansür uyguladıklarını gözden kaçırmayalım.
Örnek demokrasi mi?
Artık Amerika demokrasisini dünyaya örnek gösterebilecek kimse varsa kalksın ayağa da görelim onu... Bu arada bizim koronavirüs salgınında bile sinirlendiğimiz sokağa çıkma yasağına ilişkin karar, şimdi Amerikan başkentinde ayaklanma yüzünden alındı. Bu ayıp da onlara yeter... Bakalım Trump'ın damadı Kushner, İsrail'le Arap devletlerini barıştırdığı gibi, Trump'la Amerikan derin devletini de barıştırır mı?
FETÖ tuzağı
Amerika'daki kaos yüzünden Deniz Baykal'a ve MHP milletvekillerine FETÖ'nün nasıl tuzak kurduğu konusu ikinci plana düştü ama unutulmayacaktır. Onu da not edelim.