Ahmet Kekeç’in vefat haberi ile içimde bir şeyler kırıldı
Tiryakisiydim
Ahmet Kekeç'i 28 Şubat'ın karanlık günlerinde tanıdım... Daha sonra televizyon programları ile de hayatımıza girdi ama onun yazıları bir başkaydı... İnandığı, doğru bulduğu şeyleri hiç saptırmadan, açık seçik ve dosdoğru anlatırdı. Bu sırada kendilerini yanlışlara kaptıranları da acımasızca teşhir ederdi. Açıkçası Kekeç'in yazılarının bir tiryakisiydim.
Son konuşma
O menhus hastalıkla boğuşurken bazen yazılarına ara verdiğinde hemen arardım onu. Son yazısını okuduğumda yine aramıştım. Sesi çok kısık çıkıyordu... "Kekeç, senin yazılarını okumadan edemiyorum. Lütfen çok ara verme" dedim. O da bana aynı duygularla baktığını söyledi. Meğer son konuşmamız olacakmış bu...
Başsağlığı
Kekeç'in boğuştuğu o menhus hastalık yetmezmiş gibi bir de koronavirüse yakalandığını ve hastaneye kaldırıldığını duyunca, o kırılma olayı içimde yeniden başlayacakmış gibi hissettim. Ama yine de her an iyilik haberini alırım diye ümit ediyordum. Demek kader böyleymiş... Kaderde Kekeç'i kaybetmek de varmış. Eşine, çocuklarına başsağlığı diliyorum. Ben Kekeç'i kaybettiğim için bu kadar yıkılmış hissediyorsam kendimi, kim bilir onlar ne yapıyordur şu anda...
Ayrıntılar için lütfen tıklayın.
- ‘Atatürkçüleri tasfiye etti, FETÖ’cüleri aday yaptı’ (15.04.2023)
- FETÖ ve PKK’nın adayı belli, sizin adayınız kim? (14.04.2023)
- CHP’den ‘PKK ile müzakere’ sözü (13.04.2023)
- Erdoğan arayı gittikçe açıyor (12.04.2023)
- Atatürk’ün kurduğu partide Atatürkçü aday yok (11.04.2023)
- Hesap uzmanı Kemal Bey’in tutmayan liste hesabı (10.04.2023)
- Seçim, yerliler ile küreselciler arasında geçecek (09.04.2023)
- Kemal Bey gerçeklikten kopuyor mu? (08.04.2023)
- Ortak liste kararı tesadüf mü, PKK’nın talimatı mı? (07.04.2023)
- Akşener mermileri PKK’nın yoldaşlarına fırlatmalıydı (06.04.2023)