Ne ateşkes ne de ABD başkanlık seçimi, Kılıçdaroğlu kadar ilgi çekicidir...

Şu anda bizim de Türkiye olarak çok yakından izlediğimiz iki uluslararası olay var... Bunlardan birincisi Azerbaycan'la Ermenistan arasında Rusya'nın arabuluculuğunda varılan ateşkes, ikincisi de çok az zaman kalmış olan 3 Kasım'daki Amerikan başkanlık seçimi...
Lavrov da Ermeni
Rusya Dışişleri Bakanı Lavrov'un Azerbaycan ile Ermenistan arasındaki ateşkes görüşmelerinde aracı ya da oturum yöneticisi olması, ilgi çekicidir. Çünkü Lavrov da bir Ermeni'dir. Babası Tiflis doğumlu bir Ermeni olan Lavrov, 2004 yılından beri Rusya Federasyonu'nun Dışişleri Bakanı'dır. Moskova'daki gözlemciler Lavrov'un görevi sona erince Putin'in sözcüsü Peskov'un Dışişleri Bakanı olacağını söylüyorlar.
Ateşkes işe yarar mı?
Ateşkes anlaşmasına gelince... Bu tür durumlarda ateşkes anlaşmaları fazla işe yaramıyor. Çünkü sıcak çatışmaya sebep olan anlaşmazlık konularına çözüm bulmak yerine bunlar donduruluyor. Ve çok kısa süre içinde de ateşkes çatışmaların başlaması ile sona eriyor. Nitekim Azerbaycan kaynakları Ermenistan'ın yine sivil yerleşim merkezlerine bomba yağdırdığını duyurdu bile.
Trump sorunsalı
Amerikan başkanlık seçimlerine bu kadar az zaman kala böylesine bir kargaşa ortamı görülmemiştir. Trump'ın hasta olduğu açıklandıktan sonra hemen Beyaz Saray'a dönüp göreve başlaması, rakip Demokratları öfkelendirmişti. Nitekim Demokrat Temsilciler Meclisi Başkanı Pelosi, Trump'ın sağlık nedenleri ile görevden alınması için süreci başlatmış bulunuyor. Bu arada Trump hasta olduğu için rakibi Biden'le yapması tasarlanan ikinci açık tartışma programı da iptal edildi. Başkanlık seçiminin tahmin edilemeyen sonucu ise, mektupla gönderilen oyların sayımı yüzünden herhalde seçim bittikten çok sonra belli olacak...
Dış dünyayı izlemek, tabii ki CHP Genel Başkanı Kılıçdaroğlu'nun gaflarını izlemek kadar eğlenceli değil... Ama dünyayı durdurmak da mümkün olmuyor.