MEHMET BARLAS

Misafir işçiler olarak Avrupa’ya açılırken koronavirüs riskine de açılmışız...

Dün Dışişleri Bakan Yardımcısı Yavuz Selim Kıran, koronavirüs (Kovid-19) salgınında bugüne kadar sekiz ülkede 50 Türk vatandaşının hayatını kaybettiğini açıkladı. Ayrıca 151 Türkiye Cumhuriyeti vatandaşının da Koronavirüs testinin pozitif çıktığı açıklandı.
Oran çok yüksek
Düşünün ki 80 milyonu aşkın vatandaşın yaşadığı memleketimizdeki 3629 koronavirüs vakasında 75 insanımız hayatlarını kaybetti. Yani yurt dışında, sekiz ülkeye dağılmış olan Türkler demek ki anavatanlarında olduğundan daha fazla riskle karşı karşıya.
Misafir diye gittiler
Ben 1960'lı yılların başında üniversite öğrencisiyken ve Türkiye Milli Gençlik Teşkilatında (TMGT) Genel Sekreterlik yaparken Almanya Gençlik Federasyonundan bir davet mektubu gelmişti. Almanlar 20 üniversite öğrencisini yaz mevsimini geçirmeleri için Almanya'ya davet ediyorlardı. Ben de başta Hukuk Fakültesindeki arkadaşlarım olmak üzere çeşitli fakültelerden 20 ismi Almanlara bildirdim. Onlardan biletler geldi ve 20 öğrenci Almanya'ya gitti.
İşçilik yapmışlar
Sonbaharda döndüklerinde hepsi gittiklerine göre oldukça daha zayıftılar. Epeyi kilo vermişlerdi. Meğer yaz tatilinde çalışmaları için davet edilmişler. Önce elma bahçelerinde çalışmışlar. Sonra parke fabrikaların gönderilmişler. Yani bunlar "Misafir İşçi" kavramına uygun olarak ağırlanmışlar Almanya'da. Hemen hepsi kazandıkları paralarla bir Blaupunkt radyo bir de Webcor teyp alıp dönmüşlerdi. O dönemde ilk "Misafir işçi" kafilesi de Almanya'ya gitti. Sonra da bütün Batı Avrupa ülkelerinde Türkler işçi olarak çalışmaya başladılar. Şimdi sayıları milyonlarla ifade ediliyor.
Birbirimizi tanıdık
O döneme kadar Avrupa Türkleri fazla tanımazdı. Avrupa üniversitelerinde okuyan Türkler, akşam eğlencelerindeki arkadaşlarına "Bilin bakalım biz hangi milletteniz" diye sorunca "Lübnanlısın" veya "Yunansın" cevabı alırlardı. Hiçbir Avrupalının aklına "Siz Türk'sünüz" demek gelmezdi. Yani daha sonra misafir işçiler olarak dünyaya açılarak global her çeşit riske de açıldık. Sonunda Avrupa'daki koronavirüs salgınında ölen Türklerin oranı anavatandaki ölüm sayılarına oranla daha fazla çıktı.
Hayat böyle bir şey işte... Yabancı düşmanlığını da, İslamofobiyi de böyle öğrenmedik mi?
Yasal Uyarı: Yayınlanan köşe yazısı/haberin tüm hakları Turkuvaz Medya Grubu’na aittir. Kaynak gösterilse veya habere aktif link verilse dahi köşe yazısı/haberin tamamı ya da bir bölümü kesinlikle kullanılamaz.
Ayrıntılar için lütfen tıklayın.
X
Sitelerimizde reklam ve pazarlama faaliyetlerinin yürütülmesi amaçları ile çerezler kullanılmaktadır.

Bu çerezler, kullanıcıların tarayıcı ve cihazlarını tanımlayarak çalışır.

İnternet sitemizin düzgün çalışması, kişiselleştirilmiş reklam deneyimi, internet sitemizi optimize edebilmemiz, ziyaret tercihlerinizi hatırlayabilmemiz için veri politikasındaki amaçlarla sınırlı ve mevzuata uygun şekilde çerez konumlandırmaktayız.

Bu çerezlere izin vermeniz halinde sizlere özel kişiselleştirilmiş reklamlar sunabilir, sayfalarımızda sizlere daha iyi reklam deneyimi yaşatabiliriz. Bunu yaparken amacımızın size daha iyi reklam bir deneyimi sunmak olduğunu ve sizlere en iyi içerikleri sunabilmek adına elimizden gelen çabayı gösterdiğimizi ve bu noktada, reklamların maliyetlerimizi karşılamak noktasında tek gelir kalemimiz olduğunu sizlere hatırlatmak isteriz.