Çiller, Akşener’i neden bakan yapmıştı?
Yola, DYP'yle mi yoksa Büyük Türkiye Partisi'yle mi devam edecek henüz belli değil. Belli olan tek şey, Çiller'in hevesli olduğu, parti kurma işini de eski milletvekili, eski TURBAN Genel Müdürü Ömer Bilgin'in yürüttüğü.
Ancak, "Tansu Çiller geri dönüyor" denildiğinde bırakın sokağı, eski Doğru Yol camiasında bile kıpırtı yok. Koalisyonlarla ilgili söyledikleri, başkanlık sistemine yaklaşımı doğru bulunsa da "Geçti onun devri" diyenlerin sayısı bir hayli çok.
Benzer bir yaklaşım AK Parti çevresinde de görülüyor.
Kısaca, Çiller ismi siyaset kulislerinde heyecan yaratmış değil ama birilerini kaygılandırdığı çok açık. En başta da "merkez partisi" olacağım diye yola çıkıp yalpalayan İP yönetimini...
Çiller onları öyle telaşlandırmış ki siyasete döneceğinin kulis haberini bile İP Genel Başkan Yardımcısı Koray Aydın verdi:
"Tansu Çiller, AK Parti'den oy koparan İYİ Parti'nin oylarını kırmaya çalışmak için Erdoğan tarafından görevlendirilmiş..."
DENGESİ BOZULACAK SİYASETÇİ
İP'in oyunu kırar mı kırmaz mı göreceğiz ama en başta İP Genel Başkanı Meral Akşener'in dengesini bozacak. Bu da nereden çıktı demeyin, Akşener'i İçişleri Bakanı yapan Çiller'di. Çiller sahaya çıktığı andan itibaren, Akşener'i o koltuğa neden oturttuğu hep sorulacak. Zaten daha parti kurma sürecinde bile İP'in FETÖ'yle ilişkili oluşu tartışıldı. Koray Aydın bile şöyle demişti:
"Bütün illerde cemaat mensupları (FETÖ'cüler) Meral Akşener üzerinde bütünleşiyor ve onun mitinglerine yoğun ilgi gösteriyor."
Çiller siyasete girdiğinde Akşener çok daha derin bir soruyla karşılaşacak:
"Sizin bakan olmanızı Çiller'den FETÖ elebaşı Gülen neden istedi?"
Bu iddiayı 15 Temmuz darbe girişiminden sonra Gülen'in eski "kara kutusu" Nurettin Veren dile getiriyor ve ekliyordu:
"Akşener'in teşekkür mektubu elimde... Ona şunu sormak gerekiyor: 'Pat' diye nasıl bakan oldu?"
Çiller konuşursa ne olur dersiniz? Sahi Çiller, pat diye Akşener'i nasıl bakan yapmıştı?
Şimdiye kadar bu sorunun cevabını Çiller vermedi. Artık Çiller de bu sorudan kaçamayacak.
İKİ KADIN, İKİ ESKİ BAŞBAKAN YARIŞACAK
Tabii Çiller'in siyasete getireceği hareketlilik bununla da sınırlı değil. İdeolojik hesaplarla o göreve geldiği için Pervin Buldan'ı bir tarafa bırakıyorum, Çiller bir kadın siyasetçi olarak da Akşener'le yarışacak.
İşin bir başka ilginç yanı da Çiller'in dönüşünün Millet İttifakı içinde yer alan bazı siyasi aktörleri rahatsız etmesi. Mesela, Çiller ile eski başbakan Ahmet Davutoğlu kıyaslanacak.. Davutoğlu cesaret edip tek başına seçimlere mi girecek yoksa CHP veya İP'e mi yamanacak bilemem ama iki eski başbakandan hangisinin yüksek oy alacağı ister istemez merak edilecek: Acaba hangisi yüzde 1'i geçecek?
Rahatsız olacaklardan biri de tek başına girdiği seçimlerde oyu 0.17'yi geçmeyen DP Genel Başkanı Gültekin Uysal. Merkez sağın tek sahibiymiş gibi 6 artı 1 arasında kendini "kral" gibi hisseden Uysal'ın o eski havası kalır mı emin değilim.
Ama en komiği, yeni seçim yasasına göre bir listeye girmeyip kendi partileri adına yarışan Ali Babacan, Temel Karamollaoğlu, Ahmet Davutoğlu ve Gültekin Uysal'ın Çiller'den az oy alması olacak.
Anlayacağınız, dünyanın hâli kötü gitmese bizde siyaset bayağı şenlenecek.
Ayrıntılar için lütfen tıklayın.
- İmamoğlu, MYK’dan kimlerin atılmasını istedi? (21.11.2024)
- Trump çöküşü durdurabilir mi? (19.11.2024)
- Türkiye ve Trump’ın ‘Haçlı’ kabinesi (17.11.2024)
- ‘Devlet bir paradigma değiştirdi, bu bir çağrı...’ (16.11.2024)
- Trump, FETÖ okullarını kapatacak mı? (15.11.2024)
- Atatürk 10 yıl daha yaşasaydı (14.11.2024)
- Trump’ın öngörülemezliği ve Ortadoğu (12.11.2024)
- CHP’nin ‘yeni İSKİ’cileri (10.11.2024)
- CHP’de ipler kopmak üzere (09.11.2024)
- Bahçeli farkı ve şaşkın siyasetçiler (08.11.2024)