İmamoğlu’nun “biyolojik” yalanları
Bu şans, sadece yerel yönetimler açısından değil, seçim kazanamayan muhalefete "iktidar umudu" vermesiyle de anlamlıydı.
Ancak CHP'nin bu tarihi şansı, iş yapmaya ve umuda dönüştürmeyeceği anlaşılıyor. Bunun için sadece İstanbul'daki 5 aylık uygulamalara bakmak yeterli. İBB Başkanı Ekrem İmamoğlu adeta, "yaprakların bile alkışladığı" bir "destan" yazıyor.
Şova dönüşen "israf" çıkışı ve yüzlerce işçiyi işsiz bırakması bir yana son iki uygulaması herkesi şaşkına çevirdi. Anlaşılan İmamoğlu, İstanbul'dan çok Ankara hesaplarına daldı. Öyle olmasa, İstanbul için çok önemli olan bir "çevre" yatırımını şova dönüştürür veya önemli bir kütüphaneciyi "Mezarlıklar Müdürlüğü"nde görevlendirir miydi?
Önce İmamoğlu'nun şova dönüştürdüğü İstanbul Silahtarağa'da yapılması gereken "İleri Biyolojik Arıtma Tesisi" projesinin "temel atmama töreni"ne gidelim. O törenin iyi anlaşılması gerekiyor, çünkü CHP'li başkan "Biyolojik arıtma"nın "israf" olduğunu söylüyor. Oysa bırakın çevre felaketiyle karşı karşıya kalan dünyamızı, ciddi su sorunu yaşama ihtimali olan bir İstanbul ve birçok şehrin "derin deşarj" yoluyla kirlettiği Marmara Denizi gerçeği var.
Bir iç deniz olan Marmara ciddi tehlike altında. Konuyu Çevre ve Şehircilik Bakan Yardımcısı ve T.C. İklim Değişikliği Başmüzakerecisi Prof. Dr.
Mehmet Emin Birpınar'la konuştum. Prof. Birpınar sorunu tane tane anlattı:
"Bir kere şunun altını çizelim, İstanbul'un bu tesise ihtiyacı var. Bu geleceğin Türkiye'si için stratejik bir proje. Ayrıca dünyanın, atık suyu evde dahi kullanılabilecek seviyeye getirebilecek en ileri membran teknolojisiyle yapılacak bir tesis bu. Türkiye'nin ilk, Avrupa'nın en büyük kapasiteli membran tesisi olacaktı. Yani tesiste, atık suyu içilebilir seviyeye getirme teknolojisi var."
Dünyadan bir iki örnek verelim; Singapur'da bu tür tesislerde arıtılan suya mineral takviyesi yapılarak marketlerde satılıyor.
ABD ise biyolojik arıtma ile elde ettiği suyu yer altına pompalayarak yer altı su seviyesini korumada kullanıyor.
Ama İmamoğlu "Buna ihtiyaç yok" diyor ve şu gerekçeyi öne sürüyor: "Şu anda Yenikapı ve Baltalimanı biyolojik arıtma tesislerinin kapasitesi 2.5 milyon nüfus artışına dahi yeterli..."
Oysa Prof. Birpınar tam tersini söylüyor: "Bu doğru değil, Yenikapı da Baltalimanı da ön arıtma yapıyor, biyolojik arıtma değil. Bunu bile bilmiyor."
Birpınar İmamoğlu'nun tezlerini dayandırdığı İTÜ uzmanları raporuna da itiraz ediyor: "İddia edildiği gibi, İstanbul Teknik Üniversitesi'nden tesis için uygun ve gerekli değil açıklaması yapılmamıştır."
İmamoğlu, bu sorulara şovla mı cevap verir bilemem ama şu da merak ediliyor; İmamoğlu 136 bin metrekarelik alanın 75 bininin yeşil alan olduğunu ve alanda 2 bin de ağaç olduğunu söylüyor. Peki buranın sulamasını nereden yapacaksınız? İçme suyu şebekesinden bu kadar büyük bir alanın peyzaj sulaması yapılması şehir için büyük israf değil mi?
Hani liyakat önemliydi?
Sözü uzatmaya gerek yok, onlarca insanı "bankamatik" diyerek işten atan CHP'li İBB Başkanı İmamoğlu, sonunda bunu da yaptı. Habertürk yazarı Murat Bardakçı'dan dinleyelim:
"İstanbul Büyükşehir Belediyesi'nin bünyesindeki Atatürk Kitaplığı'nda dün önemli ama bana göre hiçbir şekilde olmaması gereken bir görev değişikliği yapıldı ve kitaplığın İstanbul'un en başarılı kütüphanecilerinden olan müdürü Ramazan Minder görevinden alınarak Avrupa Yakası Mezarlıklar Şube Müdürlüğü'ne "bilgisayarcı" yahut bürokrasideki ismi ile "bilgisayar işletmeni" olarak gönderildi!"
Ayrıntılar için lütfen tıklayın.
- İmamoğlu, MYK’dan kimlerin atılmasını istedi? (21.11.2024)
- Trump çöküşü durdurabilir mi? (19.11.2024)
- Türkiye ve Trump’ın ‘Haçlı’ kabinesi (17.11.2024)
- ‘Devlet bir paradigma değiştirdi, bu bir çağrı...’ (16.11.2024)
- Trump, FETÖ okullarını kapatacak mı? (15.11.2024)
- Atatürk 10 yıl daha yaşasaydı (14.11.2024)
- Trump’ın öngörülemezliği ve Ortadoğu (12.11.2024)
- CHP’nin ‘yeni İSKİ’cileri (10.11.2024)
- CHP’de ipler kopmak üzere (09.11.2024)
- Bahçeli farkı ve şaşkın siyasetçiler (08.11.2024)