Birileri duvar ve tel örgü çekerken

Dünyada örneği olmayan Darülaceze gibi bir kuruma sahibiz. Temeli 1895'te Sultan Abdülhamit tarafından atılan, dil, din, ırk, cinsiyet ve mezhep ayrımı yapmadan cami, kilise ve havrasıyla bakıma muhtaç yaşlı, engelli insanlara, sokağa terk edilmiş çocuklara sahip çıkan bir kurum.
Önceki gün bu muhteşem kurumda, İstanbul Darülaceze Müdürü Hamza Cebeci bir basın toplantısı yaptı. Toplantıya başta Aile, Çalışma ve Sosyal Hizmetler Bakanı Zehra Zümrüt Selçuk, Milletvekili Şamil Ayrım, Darülaceze İdare Meclis Üyesi Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın oğlu Bilal Erdoğan, kızı Esra Erdoğan Bayraktar, iş adamları ve çok sayıda medya mensubu katıldı.
Toplantıda, Darülaceze'nin İstanbul Arnavutköy'de yapacağı yeni "Sosyal Hizmetler Şehri" projesi tanıtıldı.
Projenin ayrıntılarını ve önemini Bakan Selçuk şu sözleriyle özetledi: "Sosyal Hizmet Şehri Projesi, Cumhurbaşkanımızın talimatıyla yeni bir değer olarak insanlığa hizmet edecektir. Proje hazırlık çalışmalarının yüzde 50'sinin tamamlandığını belirtmek isterim. Yerleşkedeki yeşil alan inşaat alanından beş kat daha fazla olacaktır. Tamamen çevreci bir merkez olacak. Yatay mimarisiyle, yaşanabilir alanlarıyla, çocuk merkeziyle, kütüphanesiyle hatta kuş evleriyle örnek bir şehir olarak devam edecektir. Sevgi, merhamet ve şefkat şehri olarak anılacak"
Bilal Erdoğan da kısa konuşmasında Darülaceze'nin dünyadaki rolüne dikkat çekti:
"Yaşlı bakım hizmetleri dünyada ticaretleştirilmiş bir alan. Bizim ülkemizde ise kendi geleneğimizle bağlantılandırılarak bir vakıf hizmeti halinde devam ediyor olması çok anlamlı. Onun için Darülaceze'ye dünyada tek diyebiliyoruz. Bu bizim medeniyetimizin dünyaya armağanı olan bir marka." Toplantının en anlamlı yanı ise gönüllü yardımseverlerin Darülaceze için yaptıkları övgü ve çağrıydı.
Yunus Emre Polat; "Bir tebessüm yeter"
Azeri Amil İsmailov: "İnsanlık hâlâ ölmemiştir"
Bir gönüllü yardımsever: "Bizlere de merhem oluyor"
Keman Sanatçısı Asuman Anderson: "Ben dünyada böyle bir yer görmedim"
Deprem konusunda yaptığı açıklamalarla kamuoyunun yakından tanıdığı Prof. Dr. Ahmet Ercan; "Düşkün olduğumda bana bakacak bir Darülaceze var. İyi ki burası kurulmuş..."
İşadamı Erden Timur: "Birliğin timsali, hangi görüşten olursa olsun herkesin buluştuğu bir mekan."
Gazeteci Yağız Şenkal: "Dünya, bu güzel insanlar sayesinde dönmeye devam ediyor"
Yaşlılara, muhtaçlara, sokağa bırakılmış çocuklara hiçbir ayırım yapmadan sahip çıkan Darülaceze, gelenekle geleceği buluşturarak dünyada eşi benzeri olmayan bir kurum olmasıyla öne çıkıyor. Bunu ayakta tutan da bizi biz yapan yardımseverlik ruhu.
Darülaceze Başkanı Hamza Cebeci, bu ruhun önemine dikkat çekerek son noktayı koyuyor: "Bizim bir sloganımız var. Darülacezelik olmadan Darülaceze'ye gelin diye. Darülaceze sadece Türkiye'nin ve Türk milletinin değil insanlığın ortak değeridir. Kapımıza gelene biz ideolojisini sormuyoruz, ırkını, milletini, cinsiyetini sormuyoruz. Mağdur ve mazlumsa alıyoruz. Sadece Darülaceze olarak değil ülke olarak da mağdurlara ve mazlumlara hep kucak açmışızdır. Birileri duvar çekerken, tel örerken, biz milyonlarca Suriyeliyi, Iraklıyı, Afgan'ı ülkemize kabul etmişiz."