7 Ekim'de Aksa Tufanı Operasyonu sonrası İsrail'in soykırımı başladığında "boykot" tekrardan aklımıza geldi. Boykot çağrıları Türkiye'de başladığında herkesin aklında "Buda kısa sürecek" korkusu vardı. Türkiye'de İsrail mallarının boykotu, sürekli konuşulan ancak bir süre sonra unutulan bir mesele olduğundan bu korku haksız da sayılmazdı. "Filistinli kardeşlerimize yeterincedestek olamıyoruz. Bari boykotubaşaralım" korkusunda olanlardışında boykotu küçümseyen, boykotedenlerle dalga geçen çokbilmişlervardı. Elhamdülillah, hep birlikte buçokbilmişleri şaşkına çevirdik.
Türkiye'de 7 Ekim'den bu yana Siyonist İsrail'i destekleyen ürünlereboykot devam ediyor. Dün bu şirketlerin en bilinirlerinden hatta simgelerinden birinin Kamuoyu Aydınlatma Platformu'na yolladığı bildirim gündeme düştü.
Şirket boykotun başarılı olduğunu, "Ortadoğu'da yaşanan ve beklenenden daha uzun süren hassasiyetler ve siyasi açıdan temkinli tüketici duyarlılığı nedeniyle tüm yıl için satış hacmi beklentimizi orta-tek haneli büyümeden yatay-düşük-tek haneli büyümeye revize ediyoruz" açıklamasıyla itiraf etti.
Bir süredir boykot firmalarının isimlerini market raflarından sildiklerini, Türkiye'de üretildiklerine dair bildirimler yaptığını, hatta fiyatlarında ciddi indirimlere gittiğini görüyorduk. Yine boykotun simge firmalarından biri, yöneticisini kovmak zorunda kalmıştı.
Boykotun etkisinin ne derece güçlü olduğunu gördüğümüz asıl alan ise sosyal medya oldu. Türlü yalanlarla boykotun anlamsız olduğunu, boykot yapanların boşa uğraştığını ispatlamaya çalışan isimli ve isimsiz troller sosyal medyayı işgal etti. Ancak hepsi tersköşe oldu.
Boykotun devam etmesi ticari işletmeleri de harekete geçirdi. Boşlukolan sektörlerde üretim yapmayabaşlayan firmalarımız hem biziİsrail'e destek olma vebalindenkurtardılar hem de ülke ekonomisinekatkıda bulundular. Artık pek çok işletme, boykot ürünlerini kullanmadığını açıkça ilan ederek sürece katkıda bulundular.
Bugün geldiğimiz noktada eksiklerimiz olsa da Türkiye'de açıktan İsrail'i destekleyen markalara yönelik toplumsal bir bilinç oluştu. Bugün pek çok evde boykotun gönüllü denetçiliğiniyapan küçük kahramanlarımız mevcut. Anne ve babalarına alışveriş yaparken İsrail'i destekleyen firmalardan uzak durmalarını isteyen çocuklarımız, boykot sürecindeki en büyük kazanımımız oldu.
Artık bir adım daha ileriye gitmeli ve boykotumuzu genişletmeliyiz. Siyonist İsrail'i destekleyen ürünlere nasıl boykot yapıyorsak 7 Ekim'den bu yana terörist devleti aklamak için çabalayan insanlara da boykot uygulamalıyız.
Zihni, kalbi terör devleti İsrail için çalışan; ağzını her açtığında Filistinli kardeşlerimizi suçlayan, boykotumuzu sonlandırmak için bazen bizim kelimelerimizi kullanmaktan çekinmeyenlere de boykot uygulamalıyız.
Yasal Uyarı: Yayınlanan köşe yazısı/haberin tüm hakları Turkuvaz Medya Grubu’na aittir. Kaynak gösterilse veya habere aktif link verilse dahi köşe yazısı/haberin tamamı ya da bir bölümü kesinlikle kullanılamaz. Ayrıntılar için lütfen tıklayın.