Riyakâr Fransızlar

Rusya-Ukrayna savaşının ilk gününden itibaren ABD ve Batı Avrupa ülkeleri yaptırım yarışına girmişlerdi.
Rus işadamlarının mal varlıkları dondurulmuş, Rusya Federasyonu'nun mal varlıklarına da bloke konulmuştu. Rus sanatçılar orkestralardan kovulmuş, Rus klasiklerinin okutulmaması dahi konuşulmuştu. Bu yaptırım furyasından Rus spor kulüpleri de nasibini almış, Rusya tüm müsabakalardan men edilmişti.
Rusya'ya yönelik hâlâ devam eden yaptırımlarda Fransa ön plana çıkmıştı. Macron, Ukrayna'ya asker yollamak dâhil daha agresif olunması gerektiğini söylemişti.
Halen devam eden bu süreci hatırlatmamın sebebi, Thomas Portes isimli Fransız milletvekilinin, ülkesinde yakında başlayacak Olimpiyat Oyunları öncesi İsrail kafilesinin protesto edilmesini istemesi ve sonrasında koparılan fırtına.
Fransa'nın en ünlü karikatüristlerinden olan ve 1972 yılından beri Le Monde Gazetesi'nde düzenli olarak çizen Plantu, Fransız milletvekili Portes'i İsrailli askerlerin kesik başıyla top oynarmış gibi çizip "Antisemitizmin kapılarını açtığını" iddia etti.
Fransız gazeteci Haziza Frederic, Portes'in Hamas'ı finanse eden bir organizasyonun üyesi olduğunu ve İsrailli sporcuların öldürülmesini teşvik ettiğini öne sürdü.
Fransız Komünist Partisi yayınladığı bir bildiriyle Portes'in Siyonist İsrail'in protesto edilmesi açıklamasını eleştirdi.
Thomas Portes'i eleştiren Siyonizmin Fransa'daki çatı kuruluşunun başkanı Yonathan Arfi'nin paylaşımını alıntılayan Nice Belediye Başkanı Christian Estrosi, Portes'in açıklaması nedeniyle partisinin kapatılmasını, siyaset ve kamu yardımı yasağı getirilmesini talep etti.
Anlayacağınız tam bir delilik hâli; Dreyfus olayından beri başkalarına yükleyip taşıttıkları bir bagaj...
Oysaki Fransız milletvekili, ülkesinin Rusya karşısında takındığı tavrın bir benzerinin İsrail'e karşı da alınması gerektiğini söylemişti.
Siyonizmin kendisini olimpiyatlar aracılığıyla aklamaya çalışmasının engellenmesi gerektiğini söylediği için yakında hapse atılırsa hiç şaşırmayın.
290 gündür Gazze'de yaşananlara kulağını ve gözünü kapatan Avrupa, Siyonist İsrail'e verdiği açık destekle demokrasi ve insan hakları konusunda konuşma hakkını tamamen kaybetti.
"Özgürlük, eşitlik, kardeşlik" sloganı ile "Medeni Avrupa'nın kurucu unsuru" olduğunu iddia eden Fransa, Siyonizm karşısındaki acizliğiyle farkında olmadan kendi riyakârlığını ifşa etmiş oldu.