CANLI YAYIN
İsrail'in Filistinlilere yönelik katliamı devam ederken, dünya ülkeleri de arka arkaya açıklamalar yapıyor. Türkiye'de ise özellikle Azerbaycan'ın İsrail'den taraf olan açıklamaları tepki çekiyor.
Öncelikle katliamlar devam ederken, İsrail'in zulmünden rahatsız olanların kendi içinde tartışmalarının doğru bir davranış olmadığını hatırlatmakta fayda var.
Gazze ve Mescid-i Aksa bu durumdayken, Suriye'de, Hindistan'da ya da dünyanın herhangi bir bölgesinde kardeşlerimiz mazlum durumdayken eleştiri oklarını başkalarına sallamanın hiçbir gerekçesi yok.
Kardeşlerimize yeterince yardım edemiyorsak bu en başta bizim kendi eksikliğimizdendir.
Ayrıca, Azerbaycan'ın yıllarca ülkesinin büyük bölümünü işgale kurban verdiğini, Türkiye ile beraber İsrail'le de yaptığı işbirliği sayesinde bu durumdan kurtulduğunu unutmamamız gerekiyor.
Filistinli direniş grupları, Suriye'deki olaylarda Esed ve destekçisi İran'a karşı çıkamadığı için nasıl onları mazur gördüysek, canımız Azerbaycan'dan gelen açıklamalara da aynı hüsnüzan ile bakacağız.
Biz Filistin'in haklı davasını desteklerken, hangi ülkelerin destek vermediğini bu kadar dert ederken, birileri de çıkıp Türk askerini tehdit eden Irak'taki İran destekli terör örgütlerinin İsrail'e tepki gösterdiğini hatırlatabilir.
Ne yapacağız şimdi, Türk askerini tehdit eden bir terör örgütü kendi prestiji için Mescid-i Aksa davasına desteğini açıkladı diye destek vermekten vaz mı geçeceğiz?
Ya da Filistinlilere dayanışma mesajı yollayan Türkiye İşçi Partisi'ni veya Özgür Özel'in varlığını ne yapacağız?
TİP seçim döneminde "Yaşlı, zengin, Sünni erkeklerle hesaplaşacağını" söylemiş bir siyasi parti değil mi?
Ya da Özgür Özel değil miydi, 4-6 yaş Kuran kurslarını Orta Çağ karanlığıyla eş tutan?
Ne yapacağız şimdi? Bu partiler ya da siyasetçiler, Filistinlilerden yana açıklama yapıyorlar diye "Bize ne Mescid-i Aksa'dan ya da Gazze'deki mazlumlardan" mı diyeceğiz?
Elbette hayır!
Şu anda bu sığ tartışmalardan daha önemli işlerimiz var.
Önce elimizden geldiğince Filistin'in haklı mücadelesini, İsrail'in işgalciliğini duyuracağız ve kardeşlerimize yardım edeceğiz.
Siyonist destekçilerinin meydanı boş bulmasına fırsat vermeyeceğiz.
Daha sonra tartışacak bol zamanımız olacaktır.
Öncelikle katliamlar devam ederken, İsrail'in zulmünden rahatsız olanların kendi içinde tartışmalarının doğru bir davranış olmadığını hatırlatmakta fayda var.
Gazze ve Mescid-i Aksa bu durumdayken, Suriye'de, Hindistan'da ya da dünyanın herhangi bir bölgesinde kardeşlerimiz mazlum durumdayken eleştiri oklarını başkalarına sallamanın hiçbir gerekçesi yok.
Kardeşlerimize yeterince yardım edemiyorsak bu en başta bizim kendi eksikliğimizdendir.
Ayrıca, Azerbaycan'ın yıllarca ülkesinin büyük bölümünü işgale kurban verdiğini, Türkiye ile beraber İsrail'le de yaptığı işbirliği sayesinde bu durumdan kurtulduğunu unutmamamız gerekiyor.
Filistinli direniş grupları, Suriye'deki olaylarda Esed ve destekçisi İran'a karşı çıkamadığı için nasıl onları mazur gördüysek, canımız Azerbaycan'dan gelen açıklamalara da aynı hüsnüzan ile bakacağız.
Biz Filistin'in haklı davasını desteklerken, hangi ülkelerin destek vermediğini bu kadar dert ederken, birileri de çıkıp Türk askerini tehdit eden Irak'taki İran destekli terör örgütlerinin İsrail'e tepki gösterdiğini hatırlatabilir.
Ne yapacağız şimdi, Türk askerini tehdit eden bir terör örgütü kendi prestiji için Mescid-i Aksa davasına desteğini açıkladı diye destek vermekten vaz mı geçeceğiz?
Ya da Filistinlilere dayanışma mesajı yollayan Türkiye İşçi Partisi'ni veya Özgür Özel'in varlığını ne yapacağız?
TİP seçim döneminde "Yaşlı, zengin, Sünni erkeklerle hesaplaşacağını" söylemiş bir siyasi parti değil mi?
Ya da Özgür Özel değil miydi, 4-6 yaş Kuran kurslarını Orta Çağ karanlığıyla eş tutan?
Ne yapacağız şimdi? Bu partiler ya da siyasetçiler, Filistinlilerden yana açıklama yapıyorlar diye "Bize ne Mescid-i Aksa'dan ya da Gazze'deki mazlumlardan" mı diyeceğiz?
Elbette hayır!
Şu anda bu sığ tartışmalardan daha önemli işlerimiz var.
Önce elimizden geldiğince Filistin'in haklı mücadelesini, İsrail'in işgalciliğini duyuracağız ve kardeşlerimize yardım edeceğiz.
Siyonist destekçilerinin meydanı boş bulmasına fırsat vermeyeceğiz.
Daha sonra tartışacak bol zamanımız olacaktır.
Yasal Uyarı: Yayınlanan köşe yazısı/haberin tüm hakları Turkuvaz Medya Grubu’na aittir. Kaynak gösterilse veya habere aktif link verilse dahi köşe yazısı/haberin tamamı ya da bir bölümü kesinlikle kullanılamaz.
Ayrıntılar için lütfen tıklayın.
Ayrıntılar için lütfen tıklayın.
