İlk Zafer Partisi Genel Başkanı Ümit Özdağ açıkladı: "İçişleri Bakanlığı, iki bakanlık ve MİT Müsteşarlığı Zafer Partisi'ne verilecekti. Yazılı mutabakat var."
Ardından CHP Sözcüsü Faik Öztrak bu bilgiyi yalanladı. Fakat Halk TV'nin eski Genel Yayın Yönetmeni olan CHP'li gazeteci Şaban Sevinç ise bahsedilen protokolü şu sözlerle doğruladı: "CHP Sözcüsü Faik Öztrak yalanladıama Ümit Özdağ'ın elinde Kılıçdaroğluve Özdağ'ın imzasını taşıyan 'İçişleriBakanlığı ve iki bakanlık Zafer Partisi'neverilecek' yazan bir gizli protokol var.Özdağ yalancı durumuna düşürülürse gizliprotokolü yayınlayabilir."
Anlaşılan Kılıçdaroğlu önce aday olmak, sonra da kazanabilmek için toplamı yüzde 1'lik partilere CHP kontenjanından 39 vekil verdiği yetmemiş olacak ki İçişleri Bakanlığı gibi kritik bir makam dâhil üç bakanlığı ve yine en kritik kurumlardan olan MİT Müsteşarlığı'nı da Ümit Özdağ'a söz vermiş.
Yani aslında CHP kazanmış olsaydı dahi CHP kazanmış olmayacaktı. Ayrıca hem HDP hem Zafer Partisi ile örtük ittifak sonrası Kılıçdaroğlu kazansaydı bile ülkeyi bir cumhurbaşkanıgibi değil de adeta lobutlarını düşürmemeyeçalışan bir jonglör gibi yönetecekti.
Böylesi kaotik bir yönetimin ise ateşten gömlek bu jeopolitikte ülkeyi kaosa sürükleyip sonra da erken seçime götüreceğini görmek için de müneccim olmaya gerek yok.
Bugün CHP'nin yüzleşmesi gereken esas tablo budur aslında. Siyasi tarihimizde görülmemiş bir sirki bize devlet yönetimi diye sundular. Tek adamlıktan şikâyet edip muhalefeti tek bir adamın hırs ve heveslerine indirgenmiş bir pazarlık masasına mahkûm ettiler. İyi Parti ise biraz omurgalı duruş gösterecek gibi oldu ama üç günde yürüdüğü yoldan geri döndü.
CHP içinden yükselen muhalefet için yerel seçimler son şans. Mart 2024'e giden süreç, CHP için "köprüden önce son çıkış" sayılabilir. Ancak belirtelim ki adaylık için ismi geçen diğerisimler de Kılıçdaroğlu'nun pazarlıkçı siyasetindenfarklı bir tablo vaat etmiyorlar.
Onlar da HDP ile ittifak istiyor... Onlar da İyi Parti'nin ağzına biraz bal çalıp HDP ile örtük muhalefete dâhil olmasını istiyor. Arada şimdilik gördüğümüz tek fark, 74 yaşındaki Kılıçdaroğlu'ndan daha genç olmalarından öteye geçmiyor.
Yasal Uyarı: Yayınlanan köşe yazısı/haberin tüm hakları Turkuvaz Medya Grubu’na aittir. Kaynak gösterilse veya habere aktif link verilse dahi köşe yazısı/haberin tamamı ya da bir bölümü kesinlikle kullanılamaz. Ayrıntılar için lütfen tıklayın.