Nihal Atsız, Demirtaş’la kahvaltı eder miydi?

İYİP Genel Başkanı Akşener, Hüseyin Nihal Atsız'ı övgüyle anan bir tivit atmış. Tivite gelen tepkiler, oyunu geçmek için bütün tuşlara basma siyasetinin iflasını gözler önüne serer türdendi.
Bir yandan "Ömer'in yolu" sloganlarıyla muhafazakâr tabanı kazanmaya çalışacaksın, öte yandan "Bacını s.....m" diye şehit abisine hakaret eden vekiline sahip çıkacaksın.
Bir yandan Türkçülükten dem vuracaksın, öte yandan Azerbaycan'ın Karabağ mücadelesi başladığı gün Minsk Grubu'nu müdahaleye davet edeceksin.
Bir yandan sokakta "Burası Kürdistan" diyene çıt çıkarmayacaksın, öte yandan sana HDP ile ittifak sorusu soran seçmeni korumalarına tartaklatacaksın.
Bir yandan Amerikan Büyükelçisi ile dört hafta içinde dört kez buluşacaksın, öte yandan zafer kutlamasına davet eden Kıbrıs Türk Cumhuriyeti Başkanı'nın davetine icabet etmeyeceksin.
Ve nihayet bir yandan tavizsiz fikirleri ve amansız siyaseti herkesin malumu Nihal Atsız'ı yâd edeceksin, öte yandan ayrılıkçı terör örgütünün liderinin heykelini dikmekten bahseden Demirtaş ile kahvaltıda buluşmaktan bahsedeceksin...
Atsız bugün yaşasaydı Meral Hanım'a herhalde en nazik ifadeyle "beni bu mentiondan çıkarın" der; "Dalkavuklar Gecesi"ne de yeni bir kahraman eklerdi...

***

İBB: DAĞ KADROSU REHABİLİTASYON MERKEZİ
İmamoğlu'nun atamalarıyla alakalı son haberler, her şey bir yana doğduğum ve büyüdüğüm şehir için beni kaygılandırdı. Seçilmeden önce kimseyi işten çıkarmayacaklarına dair "namus sözü" verip, ilk iş AK Parti'ye yakın olduğu gerekçesiyle 16 bin kişiyi kovduklarını biliyoruz. Yerlerine geçirilen 45 bin kişi olduğu da biliniyor. Ancak bu işe alım stratejisini anlamak güç.
Zira personel alımından sorumlu İSPER şirketindeki yöneticilerden Sevtap A.'ın PKK'nın dağ kadrosuna da eleman (!) alımından sorumluymuş ve 26 Kasım'da gözaltına alınmış.
Yine İSPER'deki Melikşah K.'nın PKK'nın gençlik yapılanmasında faaliyet yürüten isimlerden olduğu, iki kez gözaltına alındığı,
İstanbul Ağaç Peyzaj Eğitim Hizmetleri ve Hayvanat Bahçesi şirketi çalışanlarından Eyyüp Ç.'nin PKK'nın dağ kadrosuna yardım ve yataklıktan 31 Temmuz 2017 ve 13 Eylül 2019 tarihleri arasında cezaevine kaldığı,
İBB Bimtaş'ta çalışan Veysi A.'nın PKK/KCK terör örgütünün Siyasal Alan yapılanmasına üst düzey yönetici yetiştirmek maksadı ile Siyaset Akademileri adı altında örgütsel eğitimlere katıldığı ve İstanbul Terörle Mücadele Şube Müdürlüğü tarafından gözaltına alındığı,
İSPER Halkla İlişkiler çalışanı Turan A.'nın geçmiş dönemlerde terör örgütünün gençlik yapılanmasında faaliyet yürüttüğü, terör örgütü propagandasından üç ayrı defa adli işlem gördüğü ortaya çıktı.
Toplamda İBB'ye alınan 557 kişinin PKK, DHKP-C ve MLKP gibi farklı terör örgütlerinden suç kaydı bulunuyor. Kimisi zamanında yatıp çıkmış, kimisi gözaltına alınıp bırakılmış.
Bu yetmedi; bir diğer liyâkat skandalı da İSTAÇ'tan geldi. Hakkında 2018 yılında faturada sahtecilikten dava açılmış Mehmet Aslan Değirmenci geçtiğimiz günlerde sonuçlanan davada hüküm giydi. Ancak sahtecilikten yargılanan kişiyi İmamoğlu almış, İSTAÇ'a Genel Müdür yapmış! Ve bugün hüküm giymiş İSTAÇ Genel Müdürü, Emniyet güçlerinin aradığı bir firari...
İBB, dağ kadrosunun rehabilitasyon merkezi veya sahtecilikten yargılananların genel müdür olduğu bir yer olmamalıydı. Bir daha liyâkat diye ağzınızı nasıl açacaksınız; bir İstanbullu olarak çok merak ediyorum.