Bürokrasi, Kılıçdaroğlu’nu takar mı?

Çiftçilere ödenen desteklerden kesilen stopaj vergisinin 5 yıl geriye yönelik faiziyle iade edilmesini ve cirosu 240 binin altındaki esnafın vergiden muaf tutulmasını içeren düzenleme AK Parti öncülüğünde meclisimizden geçti. Ancak CHP herhangi bir pozitif gündemin dile getirilmesine karşı olduğu için bugün de yine tehdit dili ile bürokratları hedef aldı.
CHP, başından beri halkın teveccühü ile iktidar olamadığı için sandıkta elde edemediği gücü sivil ve askerî bürokrasiyi yönlendirerek kullanmayı başarmıştır. 27 Nisan e-muhtırasından 15 Temmuz'a giden süreçte Erdoğan liderliğinde AK Parti bu kokuşmuş bürokratik vesayeti kırdığı için CHP'nin Erdoğan'la da AK Parti ile de derdi büyük. Zira kendisi CHP tarihinde bürokraside en az karşılığı olan CHP lideri olabilir.
CHP lideri Kılıçdaroğlu'nun, devlete hizmet eden bürokratları AK Parti'ye mesafe koymaları, aksi takdirde yargılanacakları yönündeki paylaşımı da bu minvalde okunmalı. Yine hiçbir kanıt göstermeden "Önümüze gelene bin tekme" şeklindeki çizgisini siyaset sanan bir densizlik.
Daha önce AK Parti'ye oy veren çiftçileri "iki elim yakanızda olacak" diye tehdit eden,
Zeytin Dalı Harekâtı sırasında ordumuza destek için Hatay sınıra giden sanatçılara "rezil güruh" diye hakaret eden,
Öğretmenler Günü'nde yaptığı konuşmada "İktidarı destekleyen öğretmene ben öğretmen demem" diyerek öğretmenleri aşağılayan Kılıçdaroğlu, en sonunda kıyım listesine bürokratları eklemiş oldu. Kılıçdaroğlu, daha iktidar hayalleri kurarken bile bu kadar tehditkâr ise gerisini siz düşünün.
Peki, CHP'nin ideal bürokratı kim olabilir? Hiçbir kıstasa tabi tutmadan PKK ve FETÖ'ye yakın tüm KHK'lıları devlete doldurma sözü veren, HDP'ye Cumhurbaşkanlığı yardımcılığı ve bakanlık vereceklerini açıklayan, şehit başsavcımızı infaz eden edenlere "Biz de sizi seviyoruz" diye methiyeler düzen, İl Başkanı Kaftancıoğlu gibi MLKP terör örgütü kurucusuna selam duran...
Örnekler çoğaltılabilir. Ancak karın ağrısının ilk kez seçilmiş iktidara kafa tutmayan bir bürokratik düzene geçilmesi olduğu açıktır. Ülkemizde bürokratik oligarşi savunucusu kim varsa, onun en büyük destekçisi Amerika'nın "Erdoğan'ı devirmek için muhalefeti destekleyeceğiz" diyen Başkanı Biden'a ağlayabilir.