Uyuyan hücreler

İki yıl önce Amerikan Başkanı'na, YPG elebaşını Beyaz Saray'da ağırlayıp ağırlamayacağını sormuştum. Nedense bu soru bazılarını çok rahatsız etmiş, bu kadar net millî bir meselede dahi Amerikan Başkanı'nın tarafında saf tutmuş, hatta soruyu bana hükümetin sordurttuğu iftirasını atacak kadar da küçülmüşlerdi. Üstelik CHP lideri Kılıçdaroğlu tarafından CHP grubunda yapılan konuşmada, "O gazeteci falan değil, hükümete çalışıyor" sözleriyle canlı yayında hedef gösterilmiştim.

Ülkemi ilgilendiren bir meselede, teröre karşı olan herkesin ortaklaşması gereken bir konuda soru sorduğum için başıma bunlar geldi. Ancak bugün, iki bakanın basın toplantısında, işe duygularını karıştırmayı bırakın, 3.5 yaşındaki çocuğunu bile alet ederek ajitasyon yapan ve bunu gizlediği cep telefonundan sosyal medyasında canlı yayınlayan bir kişi yere göğe sığdırılamıyor.
Kendi iddiasına göre her şey çok spontane gelişmiş. Ama kamera kayıtlarıyla ortaya çıktı ki soruyu soracağı günün sabahı babasına haber verip Anadolu Ajansı'ndaki ofisinden eşyalarını toplatmış. Abisinin de KHK ile meslekten atılan polislerden olduğu, kız kardeşinin ise ihraç edilen FETÖ'cülere ATM üzerinden kartsız para gönderdiği tespit edildi.
Soru sormak yerine 'korsan nutuk' çekip hükme varmasına ve oğlunun yapacağından haberi olan babanın sanki hiç haberi yokmuş gibi oğlunu olayın ardından kınamasına bakılırsa bayağı klasik bir FETÖ kamikazesi ile de karşı karşıya olabiliriz. Musab Turan FETÖ'cü mü bilmiyorum. Bildiğim, Anadolu Ajansı ve diğer devlet kurumları, darbenin üzerinden beş yıl geçmişken hâlen gereken titizlikte bir temizlik yapmadılarsa, daha çok hücre uyandırılır ve biz de çıkartılan yangınları söndürmekle hem mevzi hem de vakit kaybederiz.

***

İYİ PARTİLİLER RAHATSIZ MI?
İYİ Partililer, FETÖ ve PKK ile anılmaktan rahatsızmış.
Emre Uslu'nun "Demir Lady" olarak takdim ettiği, FETÖ'cülerin her söylemini savunduğu, bu arada içerdeki FETÖ'cüleri de "gariban" diye acındıran Akşener çok rahatsızmış.
"AKP-MHP faşizmi"ne karşı CHP-İYİ Parti adaylarına oy vermeye çağıran sözde PKK yöneticileri, Meclis kürsüsünden "Oturduğunuz koltukları bize borçlusunuz" diye HDP'li Kurtalan'ın diyet istediği İYİ Parti, HDP'li Sırrı Süreyya Önder'in "Adamlarınızı bize pazarlığa gönderiyorsunuz" diye ifşa ettiği İYİ Parti çok rahatsızmış.
Geçtiğimiz günlerde de katıldığı bir programda HDP'den TİP'e geçen milletvekili Ahmet Şık şöyle demiş: "AKP'yi devirmek için altı milyon oyuna talip olduğunuz parti, sizinle bakanlık pazarlığı da yapar; vali, kaymakam pazarlığı da yapar."
Çok rahatsız olan İYİ Partililer, sesiniz böyle açıklamalara gelince "kısılmazsa" biz de rahatsızlığınıza ikna olacağız, söz...