HDP ve demokrasiyi korumak
Kendi liderlerinin Öcalan olduğunu, tutuklu eski HDP lideri Selahattin Demirtaş da söylemişti. Ve hatta bir adım daha ileri gidip, Amerika ziyaretinde yaptığı konuşmasında "PKK'yı biz terör örgütü olarak görmüyoruz; silahlı bir halk hareketi olarak görüyoruz" bile demişti. Yine HDP'li vekil Abdullah Zeydan, Türk halkına hitaben "PKK sizi tükürüğünde boğar" diye tehditler savurmuştu.
HDP'nin PKK propagandası, afiş ve sloganlar gibi nispeten "masum" metotları da aşmış halde. Örneğin uluorta, medyaya haber olacak şekilde PKK'lı teröristlerin cenazesine veya taziyesine gitmeye değin terör propagandası namına ne yapılabilirse yaptılar.
Üstelik propaganda daha dolaylı bir desteğe işaret ederken, HDP'li vekillerin bizzat ve fiilen PKK'ya yardım ve yataklık ettiği de biliniyor. En son Nuran İmir isimli bir HDP'li vekil, PKK'lı zanlının telefonunu polisten aşırırken, yani delil karartırken polis kameralarınca görüntülendi.
Bundan iki yıl önce de aranan bir PKK'lı terörist, HDP'li vekil Murat Sarısaç'ın aracındayken yakalandı ki öncesinde de aynı teröristin Sarısaç'ın evinde saklandığı ortaya çıkmıştı. Yine HDP'li vekil Faysal Sarıyıldız, PKK'ya aracıyla silah teslim ederken yakalanmıştı.
Tüm bu emareler ortadayken, hangi demokrat ülke böylesi şiddetle iç içe bir partinin hiçbir sorun yokmuş gibi siyasi hayatını sürdürmesine izin verebilir?
Örneğin Herri Batasuna, İspanya'nın Bask bölgesinde oyları % 15-18 arasında değişen bir partiydi. Parti yetkilileri, ETA ile bağlantıları olduğu yönündeki iddiaları inkâr ediyordu. Ancak söylemlerinden seçtikleri temsilcilerin bağlantılarına değin pek çok veri organik ilişkiyi açık ediyordu.
İspanyol Yüksek Mahkemesi Yargıcı Baltasar Garzon'un talimatıyla önce ETA bağlantılı gazete "Egin" kapatıldı. Ardından Batasuna hakkındaki dava, ETA'yı terörist olarak nitelememekten siyasi tutukluları partiden aday göstermeye, değişik tarihlerde gerçekleştirilen ETA'nın terör eylemlerini kınamamaktan parti sözcüsünün "Yasal olan ya da olmayan her yoldan mücadelemizi sürdüreceğiz" gibi beyanlarına, terörizmi destekleyen afişler asmaktan halkı devlete karşı mücadele etmeye tahrik etmelerine kadar 23 maddeden ceza istemiyle açıldı.
Neticede Batasuna, 2002'de önce üç yıl askıya alındı, 2008'de yasaklandı ve 2009 seçimlerine giremedi.
Dava, Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi'nin önüne geldiğinde ise emsal teşkil edecek bir karar çıktı. AİHM, Batasuna'nın itirazını OYBİRLİĞİ ile reddetti. Böylelikle Batasuna, AB nezdinde de ETA'nın bir parçası olarak kabul edilmiş oldu.
PKK'nın siyasi kolu olan HDP'nin siciline bakıldığında, Batasuna'yı katbekat aşan suçlar görebiliyoruz. Buna rağmen "demokrasi" diye bağıran kişiler, bir siyasi parti tarafından yukarıda saydığım suçlar işlenince suç olmaktan çıkıyor mu; önce onu açıklamalılar. Demokrasi, terörü dışlar; terörün siyasi amaçla kullanılmamasını gerektirir. Aksi takdirde geriye demokrasi değil, silahın gölgesinde hayat mücadelesi kalır. HDP'yi "demokrasi adına" savunanlar, sadece siyaseti değil, demokrasi kelimesini de kirletiyorlar.
Ayrıntılar için lütfen tıklayın.
- ‘Kutsal işgal’ (05.11.2024)
- Göbeğimizi kendimiz keseceğiz (01.11.2024)
- Trump mı, Harris mi? (30.10.2024)
- Cehennem odunu (22.10.2024)
- Discord ve ebeveynler (11.10.2024)
- Ambargo böyle kaldırılır (09.10.2024)
- 7 Ekim’de başlamadı (08.10.2024)
- Esas gündem (04.10.2024)
- İsrail, Türkiye’ye saldıracak mı? (02.10.2024)
- Durra’dan bugüne.. (01.10.2024)