Muhalefetin diline pelesenk cümlelerden birisi, ne kadar kutuplaşmış bir ülke olduğumuzdur. AK Parti iktidara gelenedek, kendilerinden başka kutupolduğunu fark etmemiş olanayrıcalıklı kesimin ne de çoksevdiği bir cümledir.
AK Parti ile birlikte Kürtçe'nin de bir dil olduğunu, Dersim'de bir katliam olduğunu, başörtülü kadınların var olduğunu, gayrimüslimlerin de bu topraklarda hakkı olduğunu keşfedince yazık afallayıp kalmış olsalar gerek. "Bu iktidar kutuplaştırıyor" cümlesi,"Farklı kutuplar, varlıkları için özürdileseler de bu kadar kutuplaşmasak" diyemeyenlerinsaklanma yeridir aslında.
Neyse, konumuza gelelim. Belki fark etmişsinizdir, Amerika Birleşik Devletleri bu günlerde o kadar da birleşik değil. Ortalık toz duman. Anketleregöre Amerikan nüfusunun 3'te 1'i, önümüzdekibeş yıl içinde ülkelerinde bir iç savaşçıkacağı görüşünde...
ANTİFA adı altında örgütlenen aşırı solcu gruplar, liberaller, demokratlar ve siyahlar, Amerikan polisinin haksızca öldürdüğü bilmem kaçıncı siyah vatandaş George Floyd'un ölümünden beri sokaklardalar. Dört yüzyıllık kölelikten beri değişmeyen bazı anlayışlar ve onun öldürücü sonuçları söz konusu. Tarih dehiçbir yere gitmiş değil. Amerikanİç Savaşı'nda köleliğin kaldırılmasınakarşı çıkan ve birleşik devlethaline gelmeyi reddedenlerinülke çapında yüzlerce heykeli hâlâduruyor.
Düşünsenize, Amerika'nın birleşmesine karşı olan, bu uğurda yüzlerce Amerikalıyı öldüren orduyu yönetmiş bir general ama heykeli onlarca eyalette dimdik ayakta. Bunun sebebi de zamanında "köleliği kaldırdık ama o kadar da havalanmayın;hâlâ gözümüz üzerinizde" mesajını vermek isteyen ve bunu sadece heykellerle değil segregasyonla da desteklemiş Jim Crow yasaları dönemi...
Ancak kutuplaşmaya örnek göstereceğim bu değil. Zira okuduğunuz üzere bu olayların hepsinin neticede siyasi ve tarihi bir arka planı var. Dikkatinizi çekeceğim saçmalık şu: Amerika'dakoronavirüs bile siyasî kutuplaşma meselesi. Koronavirüsün gerçek bir virüs olduğunainanmayan, bunun Trump'ın ilk günlerdedediği gibi bir 'düzmece' olduğunu söyleyen,maske takanlara "liberal pısırıklar"diyen ve sayıları hiç de azımsanmayacak birCumhuriyetçi kitle var. Geçenlerde bunlardanbirisi "ben radikal Müslüman değilim, ben bankasoyguncusu değilim, ben ANTİFA üyesi değilim"gibi cümleler içeren duygu yüklü bir tiradla nedenmaske takmadığını anlatıyordu. Maske takmayı reddedenve bunu siyasî bir motivasyonla yapanlar,maskenin liberal elitlerin özgürlüklerine koyduğu birkısıtlama olduğunu savunan milyonlar var. Gördüğünüz gibi virüsün ve hatta maskeninbile siyasî kutuplaşma meselesi yapıldığıülkeler de var. O kadar da kutuplaşmamışızdemek ki; ne dersiniz?
Yasal Uyarı: Yayınlanan köşe yazısı/haberin tüm hakları Turkuvaz Medya Grubu’na aittir. Kaynak gösterilse veya habere aktif link verilse dahi köşe yazısı/haberin tamamı ya da bir bölümü kesinlikle kullanılamaz. Ayrıntılar için lütfen tıklayın.