17-25 Aralık haftası, Türkiye'de herkesin nerede durduğunu gösteren turnusol kâğıdı bir tarihti.
Kimisi zil takıp oynadı, kimisi ölü numarası yaparak kendisini sessize aldı. Bugün insanlar aHaber'de görünmek için can atsa da o günlerde çıkıp da mertçe konuşacak, FETÖ'ye kafa tutacak bir avuç insandık.
Çok şükür Erdoğan'ın direnişi ve milletin ferasetiyle bugün bambaşka bir yerdeyiz. 15 Temmuz sonrası neyin ne olduğu daha da açık ortaya çıktı. Ancak 17-25 Aralık'ın ABD ile bağlantısı yeterince konuşulmadı.
FETÖ ile yakınlığı o günlerde pek dışa vurulmamış olan Can Dündar'ın, 17 Aralık'tan iki hafta önce ABD Büyükelçisi'nin "İmparatorluğun çöküşünü izleyeceksiniz" demiş olması ilk işaret fişeğiydi aslında. O senenin aralıkbaşında Kılıçdaroğlu'nun ABD'yeyaptığı ziyaret ve FETÖ'cü başatisimlerle bir araya gelişi, ardındancanhıraş biçimde dershane meselesindeFETÖ ağzıyla konuşmaya başlamasımesela. 19 Aralık günü iseABD Büyükelçisi'nin öğle yemeğindekikonuğu yine Kılıçdaroğlu'ydu. Sonradan hukuksuz ses kayıtlarını Meclis kürsüsünden dinleten tek kişi olarak tarihe adını kara harflerle yazdıracak olan da kendisiydi.
Ya da dönemin İstanbul Emniyet Müdür Yardımcısı'nın, ABD'deki FETÖ'cü oluşum Rumi Forum'un başkanı tarafından tam da o sabah aranmış olmasının tespiti önemliydi. Tüm bunlardandaha açık olan irtibat ise17-25 Aralık dosyasının, FETÖ'cüpolis eliyle ABD'ye kaçırılması vebuna dayanarak Halkbank'a karşıABD'de açılan davadır. Yurtdışı yasağının mahkeme tarafından kaldırılması sonrası FETÖ'cü eski polis Hüseyin Korkmaz, tüm dosyayı ABD'ye kaçırmıştı. FBI ile görüşen Korkmaz, masraflarının da ABD tarafından karşılandığını söylemişti. Türkiye'de bazı çevreler, ABD'ninyarım bıraktığı işi tamamlayıp sözkonusu bakanları Meclisimiz eliyle,içlerinden ikisinin ByLock kullanıcısıolduğu darbeden sonra ortayaçıkan Anayasa Mahkemesi'ninönüne çıkarmaya kalktı. Bu başarılmışolsaydı, ABD'deki Halkbank davasıda muhtemelen açılmayacaktı çünkügerek kalmayacaktı!
17-25 Aralık'ın üzerinden beş sene geçti ama kalıntıları hâlen aramızda... Geçmişi unutmamak bu yüzden en büyük mücadele biçimidir.
Yasal Uyarı: Yayınlanan köşe yazısı/haberin tüm hakları Turkuvaz Medya Grubu’na aittir. Kaynak gösterilse veya habere aktif link verilse dahi köşe yazısı/haberin tamamı ya da bir bölümü kesinlikle kullanılamaz. Ayrıntılar için lütfen tıklayın.