17-25 Aralık operasyonundan kısa süre sonra, paralel yapıya dair savunma kalkanı tedricen indirilmişti. Açık bir yargı darbesi girişimi, bizzat Cumhurbaşkanı Erdoğan'a yakın görünen kâlemler eliyle sulandırılmaya, 'halk yolsuzluğu görüyor' gibi hedefi belirsiz ithamlarla tahfif edilmeye ve en sonunda 'her şeyi de paralele bağladılar' ucuzluğuna indirgenmeye başlanmıştı ki FETÖ darbe yaptı.
Aynı kâlemlerin, devleti tekeline aldığını iddia ettikleri Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın da aynı darbeyle nerdeyse suikasta kurban gideceğini, sözde hâkim olduğu 'devlet'ten kendisine hiçbir uyarı gelmediğini de hatırlatalım.
Ayrıca darbeye bir ay kala, aynı yazarların, Erdoğan'ın Ak Parti Kongresi'ne hitabı yayınlanırken topluluğun ayağa kalkmasını ülkenin en büyük meselesi yaptıklarını, kendileri gibi Cumhurbaşkanı'na 'bir adım geride durmasını' tavsiye etmeyenlere de 'Erdoğan'ın sizin korumanıza ihtiyacı yok' diyerek 'aşırı Reisçi' dedikleri bir yaftayla saldırdıklarını da not edelim. Yani bazılarının 'yandaş'dediği medyanın darbeye 15gün kala yer verdiği konularabaksanız, Bizans yıkılırkenmeleklerin cinsiyetini tartışanruhban sınıfıyla dalga geçmektenimtina edersiniz.
Bugün de benzer bir yaklaşım söz konusu. Sanki iki ayönce FETÖ'nün gerçek yüzününinkâr edilemez biçimdeifşa olduğu bir darbeyi atlatmamışız,vatanın işgalinin kıyısındandönmemişiz gibi birhal üzere yazılıp çiziliyor. Ya FETÖ'cülerin Gülen'in sümüklü mendiliyle ne yaptığı tartışılıyor ya da yine aynı kısım yazar tayfası, FETÖ'ye yönelik temizlik operasyonlarını toptan zan altında bırakmaya girişiyor.
Devlet, 40 yıldır 'kılcal damarları'na sızmış bir virüsten kurtulmaya çalışıyor. Bünyedeki cerahati temizlerken, devletten bir cerrah titizliği ile çalışmasını beklemek elbette vatandaşın hakkıdır. Bu minvalde hataları düzeltecek telafi mekanizmalarının hayata geçirileceğinin sözünün verilmesi önemli bir gelişmedir. Ancak azınlıktaki yanlışlar, bütüne teşmil edilemez. Son kertede, ABDKongresi'nde Gülen'i kahramanlaştırantoplantılarınyapıldığı, Hollanda'da,Avusturya'da, Belçika'dainsanlarımızın 'Erdoğan destekçisi'diye baskı altına alındığı,Alman basını başta olmaküzere tanklara karşı duran halkımızınFETÖ'cüler lehine aşağılandığıbir süreçten geçiyoruz.
Devletin bu konudaki en büyük desteği sizsiniz. O yüzden sizin hassasiyetlerinizi değil de, kendi girift ajandalarını önceleyenlere aldırmayın.
17 Aralık'tan beri aklımızla alay edercesine suyu bulandıran kimselerse onları iyi tespit ve teşhis edin. 15 Temmuz şehitlerine, hiç değilse borçluyuz.
Yasal Uyarı: Yayınlanan köşe yazısı/haberin tüm hakları Turkuvaz Medya Grubu’na aittir. Kaynak gösterilse veya habere aktif link verilse dahi köşe yazısı/haberin tamamı ya da bir bölümü kesinlikle kullanılamaz. Ayrıntılar için lütfen tıklayın.