HAŞMET BABAOĞLU

Haftanın Notları: ‘Sakat kalmak korkusu’

Dünyanın ayağı gaz pedalına basılı kaldı, kaldıramıyor...
Müthiş bir hız var...
Oysa yol virajlarla dolu...
Bariyerlere çarpar mı dünya, takla atar mı?
Devletleri konuşuyoruz, ülkeleri konuşuyoruz.
Peki sade insanın kaygılarını sorup konuşan var mı? Yok!
İşin o yanı çok "sade" geliyor medya ve siyaset alanına...
İnsanların ve gündelik hayatın geleceğini konuşma işini astrologlara falan bıraktılar sanki; ortalık bulanık iddialar ve gizemli kehanetlerle doluyor.
Furkan Çalışkan'ın sevdiğim dizelerini hatırlıyorum tam bu noktada: "Ölmek değil de canım sakat kalmak korkusu sanki / Bize rüyanın değil uyanıklığın tabiri gerek."

***

Ukrayna savaşı boyunca Rusya, nükleer tehdidi ve savaşın büyümesi ihtimalini bir blöf ve uyarı olarak kullanıyordu.
Sonunda Batı'yı da bu oyuna çekti ama iş değişiverdi.
Ukrayna'ya verilen füzeler, blöfler serisini bitirdi.
Süleyman Seyfi Öğün son yazısında harika bir benzetmeyle olayı tanımladı: "Artık poker bitiyor, Rus ruletine geçiliyor. Silah kimin elinde patlayacak bilmiyoruz."

***

Her akşam memur gibi ekranlara çıkıp güncel gelişmeleri yorumlayanların hâlini geçen gün rastladığım şu sahne iyi anlatıyor...
Uzman(!) yorumcumuz Ortadoğu'nun yakın geleceği ve Trump ilişkisi hakkında şöyle bir tespitte bulundu: "Malum, Trump'ın takıntısı var İran'a..."

***

Tarihimize bakarsak...
Kahveciydik, sonra çay seven bir toplum olmuştuk...
Ama sermaye hareketleri son on yıldır genç kuşaklar üzerinde bir "çalışma" gerçekleştiriyor: Tıpkı İtalyanların yüz küsur yıl önce birdenbire "kahve toplumu"na geçiş yapmaları gibi bizim gençlerimiz de kahveyle yatıp kahveyle kalkar hâle geldiler.
Sonunda trend orta yaş kuşağını da etkiledi, ev için kahve makineleri gözde ürün hâline geldi...
Fakat global ekonomi acımasız...
Bu sabah ajanslarda şöyle bir başlık vardı: "Kahve taban fiyatlarında tarihi zirve..."
Bu kaçıncı zirve, diye mırıldandım içimden...

***

The Economist'in sembolik çözümlemelere konu olan meşhur 2025 kapağındaki Trump niye Trump'a benzemiyor?
Ben de buna takıldım.
Bilenler dikkatle bakınca anlıyorlar. Fena hâlde bir Franklin D. Roosevelt havası var...
Yani ABD'nin İkinci Dünya Savaşı dönemindeki başkanına benzetmişler...
Neden?

Yasal Uyarı: Yayınlanan köşe yazısı/haberin tüm hakları Turkuvaz Medya Grubu’na aittir. Kaynak gösterilse veya habere aktif link verilse dahi köşe yazısı/haberin tamamı ya da bir bölümü kesinlikle kullanılamaz.
Ayrıntılar için lütfen tıklayın.
X
Sitelerimizde reklam ve pazarlama faaliyetlerinin yürütülmesi amaçları ile çerezler kullanılmaktadır.

Bu çerezler, kullanıcıların tarayıcı ve cihazlarını tanımlayarak çalışır.

İnternet sitemizin düzgün çalışması, kişiselleştirilmiş reklam deneyimi, internet sitemizi optimize edebilmemiz, ziyaret tercihlerinizi hatırlayabilmemiz için veri politikasındaki amaçlarla sınırlı ve mevzuata uygun şekilde çerez konumlandırmaktayız.

Bu çerezlere izin vermeniz halinde sizlere özel kişiselleştirilmiş reklamlar sunabilir, sayfalarımızda sizlere daha iyi reklam deneyimi yaşatabiliriz. Bunu yaparken amacımızın size daha iyi reklam bir deneyimi sunmak olduğunu ve sizlere en iyi içerikleri sunabilmek adına elimizden gelen çabayı gösterdiğimizi ve bu noktada, reklamların maliyetlerimizi karşılamak noktasında tek gelir kalemimiz olduğunu sizlere hatırlatmak isteriz.