2020’nin üçüncü aşaması... Yani 2022!

2021 de geldi geçti işte!
Hani ille de takvimin uyduruk yapraklarına bir "mana" vereceksek...
Şunu sormak gerek...
2021 diye ayrıca değerlendirilmeye değer bir yıl yaşandı mı?
2020 Mart'ında başlayan ve hâlâ bitmeyen upuzun bir yıldan söz etmek daha doğru belki de...

***

Şimdi belki içinizden diyeceksiniz ki, "Ama 2021'in ikinci yarısında hiç değilse bütün dünya kalıcı olarak sokağa, iş hayatına, kanlı canlı sosyal hayata geri döndü..." Eh, düşünsenize...
Şimdi "kapanma/kısıtlama" ihtimallerini konuşmaya başlamışsak, pek de bir şey değişmemiş demektir.
Çok açık...
Hâlâ 2020'deyiz...

***

Hatırlıyorum...
2020 baharında...
"Maskeler kalıcı olacak; çünkü maskeyle yeni bir dünya ve hayat tasarımına geçtiğimiz gerçeği kafamıza çakılıyor" dediğimizde gülüp geçenlerin şimdiki hâli malum...
2021'e girerken de "Bu gidişle bütün dünyayı aşılanmaya zorlayacaklar" diyenlere "Heh heh, sizi gidi komplo teorisyenleri" diye tepki gösterilmişti.
Sonrasının nasıl geldiği de malum.
Şimdi de "Viral salgınlar aşıyla durdurulamaz ve aşı bulaşmaları önleyemez, dolayısıyla toplum bağışıklığının çaresi değildir" diyenlerin sesini kesmeye çalışıyorlar, ama hakikat görmesini bilenlerden saklanamıyor.
Ancak sansürleniyor.

***

Beni sorarsanız...
Bu uzun...
Upuzun 2020 yılı boyunca şunu da anladım.
Gerçekten insanlar kabaca üçe ayrılabilirmiş...
Görenler, gösterildiğinde görenler ve görmeyenler.
Ben buna dördüncü bir kategoriyi eklemenin doğru olduğunu düşünüyorum...
Bir de "görmek istemeyenler/ görmekten korkanlar" var.

***

Bakalım...
2020 miladının üçüncü aşamasında (2022) neleri görüp yaşayacağız da, anlayacağız ya da anlamaktan kaçınacağız?
Anlamak çabası cesaret gerektirir.
Çünkü anlamak, zihin konforunu bozar.
Kolay değildir.

***

NOT DEFTERİ
Yalnızım, evet yalnızız. Yani, bak, büyük kalabalıkların ortasında, insan denilen sosyal varlık kendi iç dünyasının mahpusu halinde, şifasız bir yalnızlığa mahkûm. Yalnızım, evet herkes yalnızdır, yalnızız. Bütün ihtilaflarımızda yalnızlıklarımız çarpışıyor. Hatta kendi kendimizle mücadelelerimizde bile kendilerimiz birbirine karşı yalnızdır... (PEYAMİ SAFA / Yalnızız)