HAŞMET BABAOĞLU

Sağcıymışsın, solcuymuşsun, ne fark eder!

Bir kez daha gördük işte!
"Elçilik" denilince aklımıza sadece kapıları güvenlik bariyerleri ve gösterişli malikâneler gelmemeli..
"Elçi" denince aklımızdan sadece bağlı bulunduğu devletin en üst yöneticisinin buradaki temsilcisi geçmemeli...
Elçiliklerden, elçilerden, hem de "buralı" olanlarından geçilmiyor bu ülkede!
Nihayetinde diplomatlara bağlı bulundukları sözleşmeler hatırlatılınca mabatları üzerine oturuverirler.
Öyle ya, bir muz cumhuriyetinde görev yapmıyorlar.
Diplomatlar taktik olarak durmaları gerektiğinde durmasını bilirler; nasılsa stratejileri değişmez.

***

Ama "Batı"nın içimizdeki elçilerini fren tutmuyor.
Kimlik kartları, adları, aileleri, hayatları buralı...
Ve burası muz cumhuriyeti olsun, müstemleke olsun istiyorlar.
Vatan kavramıyla çoktan kopmuş bağları...
On büyükelçi geri adım atınca...
Açık açık ağlaşıp dövündüler.
Hiç kendimizi kandırmayalım;
"kayıp vaka" hepsi!
Öyle bir "eğitim zayiatı" ki geri dönüşü yok.

***

Ha, şunu da anlamış olmalıyız...
Çok anlamlı bulduğumuz ve geçen yüzyılın bayraklaşmış sağcı, solcu, liberal, muhafazakâr, dindar, seküler ayrımlarının anlamını kaybettiği bir nokta var.
Neresi derseniz, elbette vatandır, vatanperverliktir.
Vatanından başka her şeyi düşünen adamların sağcı, solcu, dindar, liberal veya muhafazakâr olmalarının neye tekabül ettiğini 15 Temmuz'da yaşamıştık, şimdi bir daha idrak ediyoruz.

***


BİR AMERİKAN PROPAGANDA FAALİYETİ OLARAK MARKSİSTLİK
Her türlü "şirin"likten fersah fersah uzak fondaş medyacıları falan bir yana bırakın...
Ama iki sözünden birine "biz Marksistler" diyerek başlayan bir "entelektüel"in ağlayarak ABD'ye çemkirmesini gördüm ya...
"İşte budur!" dedim.
Dedim, çünkü ABD'nin 1950'lerden beri yaptığı iş buydu ve başardı.
Amerika'nın pek havalı üniversitelerinin niye Avrupa'dan toplanmış Marksist hocalarla dolu olduğunu sanıyorsunuz?
Ne White House, ne Pentagon, ne Wall Street'in umurunda olmamışlardır ama ABD global entelektüel düzene bu yolla vaziyet eder.
Dahasını da söyleyeyim...
Marksizm değil ama Marksistlik çoğu zaman bir ABD istihbarat ve propaganda faaliyetidir.

Yasal Uyarı: Yayınlanan köşe yazısı/haberin tüm hakları Turkuvaz Medya Grubu’na aittir. Kaynak gösterilse veya habere aktif link verilse dahi köşe yazısı/haberin tamamı ya da bir bölümü kesinlikle kullanılamaz.
Ayrıntılar için lütfen tıklayın.
X
Sitelerimizde reklam ve pazarlama faaliyetlerinin yürütülmesi amaçları ile çerezler kullanılmaktadır.

Bu çerezler, kullanıcıların tarayıcı ve cihazlarını tanımlayarak çalışır.

İnternet sitemizin düzgün çalışması, kişiselleştirilmiş reklam deneyimi, internet sitemizi optimize edebilmemiz, ziyaret tercihlerinizi hatırlayabilmemiz için veri politikasındaki amaçlarla sınırlı ve mevzuata uygun şekilde çerez konumlandırmaktayız.

Bu çerezlere izin vermeniz halinde sizlere özel kişiselleştirilmiş reklamlar sunabilir, sayfalarımızda sizlere daha iyi reklam deneyimi yaşatabiliriz. Bunu yaparken amacımızın size daha iyi reklam bir deneyimi sunmak olduğunu ve sizlere en iyi içerikleri sunabilmek adına elimizden gelen çabayı gösterdiğimizi ve bu noktada, reklamların maliyetlerimizi karşılamak noktasında tek gelir kalemimiz olduğunu sizlere hatırlatmak isteriz.