Dünya değiştiriliyor, değiştirilecek...
Nasıl mı?
Maalesef "
sade insan"ı iterek, kakarak, uyutarak, sindirerek, sonra ağzına bir kaşık bal çalarak değiştiriliyor, değiştirilecek...
"
Yeni normal" diye bir şey yok!
Konu insan haysiyetiyse, eski dünya da normal değildi, böyle giderse, yenisi de hiç normal olmayacak.
Başımıza ne geldiğini anlamak için...
Kendi halinde insanlar olarak direncimizi koruyabilmek için...
Filmi biraz geriye sarmak...
En azından bu yüzyılın başına dönmek;
global finans kapitalizminin krizini ve insan hayatının içine girdiği karanlık tüneli anlamak, konuşmak gerek.
***
Fakat biz ne yapıyoruz?
Hala "
iç politika" diye bir şey var sanıyoruz.
Pişkinlikler üzerine kurulu
"toplumu sersemleştirme" operasyonlarına laf
yetiştirmeye çalışıyoruz.
Sıfır kilometre metro yaptın, yaprakları alkışlattın, tenis kortu nereye gitti, vs.
Zaten kaptırmışız en büyük şehri, bir de bunlara cevap yetiştirmeyi politika sanıyorsak, fena yanılıyoruz!
Hepimizi oyalıyorlar, anlamıyoruz.
Bizi oyalarlarken, kürselcilerin 2030 planında özel bir yeri bulunan "
bağımsız büyük şehirler ittifakı"na uygun yürüyüşlerini sürdürüyorlar, fark etmiyoruz.
Oysa artık iç politika yok!
Bitti o dünya!
İç, dış hepsi bir...
Bütün politikalar ya küreselcilere teslim olma ya da
milletlerin direnişine yol açma noktasına gelip dayandı...
***
Anlamalıyız ki...
Sağlık krizi, iklim krizi sandığımız şeyler...
Batan eski dünyadan yenisine geçişin sancıları...
Finans kapitalizmi dünyanın her köşesinde toplumsal dayanışmanın maddi ve manevi temellerini parçaladı.
Yalnızca paranın para ettiği bir iktisatla nereye kadar gidilebilirdi ki?
İki markadan birini tercih etmenin özgürlük diye sunulduğu bir tüketici ahlakıyla daha ne zamana kadar yaşanabilir?
Kalkınmakta olan ülkelerin kalkınmasına artık müsaade edilebilir mi?
"Yeşil mutabakat"ın aslında "buraya kadar!" demek olduğunu görmüyor musunuz?
Bilmem, küresel elitin şimdi dünyaya neden "yeni bir komünizm" önerdiğini anlayabilitor musunuz? Gülünç fakat gerçek!
Bunların üzerinde daha yoğun biçimde durmamız gerek.
"Winter is coming" deyip sonra başımızı çevirecek halimiz yok artık!
***
NOT DEFTERİ
Zaman algımızda bir yarık büyüyor. Beklentilerimizin dokusunda bir fay hattı... Modern politika sanatı kudretten ve etkililikten yoksun. ( FRANCO "Bifo" BERARDI / Gelecekten Sonra )