Alman Genelkurmay'ı neler yapılacağını çoktan belirlemiş, 20 Ağustos 1914'te sefer/harekat planını yazmıştı.
Osmanlı yönetimi, Karadeniz için özel bir rapor istedi.
Bir gün önce Osmanlı Donanması Birinci Kaptanlığı'na getirilen Alman Amiral Souchon, 10 Eylül'de sunduğu raporda şöyle diyordu: "Osmanlı Donanması çabuk muzafferiyet elde edemez.
Ama Goben ve Breslau'nun Osmanlı Donanması'nın noksanlarını önemli ölçüde giderdiğini söylemek yerinde olur. Deniz ulaşımını emniyet altına almak için Rus Deniz Kuvvetleri'nin kendi üslerinde safdışı edilmesi gerekir."
Fakat 27 Ekim günü "talim izniyle" yeniden Karadeniz'e çıktıklarında, olaylar geri dönüşsüz bir hal alıverdi.
29 Ekim, Karadeniz'deki Rus limanlarına karşı Osmanlı savaş gemilerinin saldırı tarihidir.
Sonrasını az çok biliyorsunuz.
Osmanlı artık resmen savaştadır.
1 Kasım 1914'te de Rusya ilan eder ve 5 Kasım'da İngiltere ve Fransa da Osmanlı'ya karşı savaşa girerler.
Birinci Dünya Savaşı denince yediden yetmişe hepimiz Çanakkale direnişimizi hatırlarız.
Ancak o belanın içine dahil olmamızın sebebinin Karadeniz ihtilafı olduğunu pek aklımıza getirmeyiz.
Oysa birçok tarihçi için Birinci Dünya Savaşı'nın kapısı "Karadeniz olayı"yla açılmış ve iki imparatorluğun (Rusya ve Osmanlı) çöküşünü getiren süreç, Karadeniz'de başlamıştır.
Yani Karadeniz şakaya gelmez.
Çalkantılıdır ve bazen bu çalkantı dünyayı alabora eder.
Birleşik Krallık donanmasına ait bir destroyer (HMS Defender) öğle saatlerinde Sivastopol'un güney ucundaki Fiolent burnuna yaklaşıp Rus karasularına girdi.
Olaydan dokuz dakika sonra bir SU-24m uçağı İngiliz gemisinin yakınlarına yüksek patlayıcı güce sahip dört Ofab-250 bombası atarak uzaklaşmasını sağladı.
Uzmanlar bu olayı sürpriz olarak değerlendirdiler.
Herkes ABD donanmasının Karadeniz'deki hareketlerine bakarken Birleşik Krallık gemisinin kritik noktalara yaklaşıvermesi garip.
Şurası açık...
Ne dünya ne de Türkiye, Karadeniz'de "gariplik"lere tahammüle edemez.
Dikkat!
NOT DEFTERİ
Açlık için çok şey yazılmıştır ve galiba hepsi de tok adamların uydurduklarıdır. (KEMAL TAHİR / Hür Şehrin İnsanları)
Osmanlı yönetimi, Karadeniz için özel bir rapor istedi.
Bir gün önce Osmanlı Donanması Birinci Kaptanlığı'na getirilen Alman Amiral Souchon, 10 Eylül'de sunduğu raporda şöyle diyordu: "Osmanlı Donanması çabuk muzafferiyet elde edemez.
Ama Goben ve Breslau'nun Osmanlı Donanması'nın noksanlarını önemli ölçüde giderdiğini söylemek yerinde olur. Deniz ulaşımını emniyet altına almak için Rus Deniz Kuvvetleri'nin kendi üslerinde safdışı edilmesi gerekir."
***
Amiral Souchon, 12 Ekim 1914 günü donanmayı izinsiz olarak Karadeniz'e çıkarttı ama İstanbul derhal geri çağırdı.Fakat 27 Ekim günü "talim izniyle" yeniden Karadeniz'e çıktıklarında, olaylar geri dönüşsüz bir hal alıverdi.
29 Ekim, Karadeniz'deki Rus limanlarına karşı Osmanlı savaş gemilerinin saldırı tarihidir.
Sonrasını az çok biliyorsunuz.
Osmanlı artık resmen savaştadır.
1 Kasım 1914'te de Rusya ilan eder ve 5 Kasım'da İngiltere ve Fransa da Osmanlı'ya karşı savaşa girerler.
***
İnsan bugünlerde ister istemez, tarihin o sayfalarını karıştırıyor...Birinci Dünya Savaşı denince yediden yetmişe hepimiz Çanakkale direnişimizi hatırlarız.
Ancak o belanın içine dahil olmamızın sebebinin Karadeniz ihtilafı olduğunu pek aklımıza getirmeyiz.
Oysa birçok tarihçi için Birinci Dünya Savaşı'nın kapısı "Karadeniz olayı"yla açılmış ve iki imparatorluğun (Rusya ve Osmanlı) çöküşünü getiren süreç, Karadeniz'de başlamıştır.
Yani Karadeniz şakaya gelmez.
Çalkantılıdır ve bazen bu çalkantı dünyayı alabora eder.
***
Malum, altı gün önceydi...Birleşik Krallık donanmasına ait bir destroyer (HMS Defender) öğle saatlerinde Sivastopol'un güney ucundaki Fiolent burnuna yaklaşıp Rus karasularına girdi.
Olaydan dokuz dakika sonra bir SU-24m uçağı İngiliz gemisinin yakınlarına yüksek patlayıcı güce sahip dört Ofab-250 bombası atarak uzaklaşmasını sağladı.
Uzmanlar bu olayı sürpriz olarak değerlendirdiler.
Herkes ABD donanmasının Karadeniz'deki hareketlerine bakarken Birleşik Krallık gemisinin kritik noktalara yaklaşıvermesi garip.
Şurası açık...
Ne dünya ne de Türkiye, Karadeniz'de "gariplik"lere tahammüle edemez.
Dikkat!
NOT DEFTERİ
Açlık için çok şey yazılmıştır ve galiba hepsi de tok adamların uydurduklarıdır. (KEMAL TAHİR / Hür Şehrin İnsanları)
Yasal Uyarı: Yayınlanan köşe yazısı/haberin tüm hakları Turkuvaz Medya Grubu’na aittir. Kaynak gösterilse veya habere aktif link verilse dahi köşe yazısı/haberin tamamı ya da bir bölümü kesinlikle kullanılamaz.
Ayrıntılar için lütfen tıklayın.
Ayrıntılar için lütfen tıklayın.
Sonraki Haber
Daha Fazla Gör
- Son dakika video izle
- Son dakika haberleri
- A Haber analiz
- Gündem haberleri
- Ekonomi haberleri
- Otomobil haberleri
- Namaz vakitleri
- Hava durumu
- İstanbul Yol durumu
- Atv canlı yayın izle
- Spor haberleri
- Foto galeri
- Son dakika emekli haberleri
- Teknoloji haberleri
- A Haber programlar
- Sabah – Takvim yazarları oku
- Kuruluş Osman izle
- Gazete manşetleri
- Instagram dondurma
- Japonların zayıfla sırrı ortaya çıktı: Kilo vermek için her sabah 1 tane yetiyor
- Musluk suyu sağlığı tehdit ediyor mu? Bilim insanlarından önemli açıklamalar
- Metabolizmayı canlandıran kış diyeti: Soğuk havalarda fit kalmanın sırları
- Yapılan bu hata çayın lezzetini kaçırıyor: Tavşan kanı çay demlemenin altın sırları
- 2024 Efsane Cuma indirimleri başladı! Kampanyalar kaç gün sürecek: Şahane Cuma ne zaman bitiyor?
- 2025 Hac ek kayıt süreci sona eriyor! Başvuru nasıl yapılır, ücretler ne kadar?
- Hangi burçlar doğuştan lider? Bu 3 burçta liderlik ve zeka adeta genetik
- Beşiktaş - Maccabi Tel Aviv maçı nerede izlenir? TRT Spor frekans uydu ayarı nasıl yapılır?
- 29 Kasım 2024 Cuma Hutbesi | Maddi ve Manevi Tüketiş: Kumar
- O illere gidecek vatandaşlara acil kodlu uyarı
- MSB 1000 personel alımı KONTENJAN DAĞILIMI | Milli Savunma Bakanlığı memur alımı yapılacak branşlar ve kontenjanlar neler?
- AZ Alkmaar-GS maçı ne zaman, saat kaçta? Galatasaray UEFA Avrupa Ligi maçı hangi kanalda?