EKONOMİYİ ayrı bir rafa koyup değerlendirmek gibi bir temel yaklaşımımız var. Oysa SİYASETİN onay vermediği ekonomi olmaz. Hele hele KÜRESEL ekonomi hiç olmaz. Küresel bir savaşın içinden geçerken aslında yeni ekonomik ritim oturtulmak istenmektedir.
Yaşadığımız her olayın arka planında ekonomik gerekçeler vardır.
Atlıyoruz.
Rakamlara boğulmayı ben de sevmem ancak kısaca bakmakta fayda var...
Çin ekonomisi sıkı Covid-19 önlemlerinin etkisiyle 2022'de yıllık bazda yüzde 3 büyüme kaydetti.
Gayrisafi Yurt İçi Hasıla (GSYH), Ocak-Aralık 2022 döneminde, önceki yıla göre yüzde 3 artarak 18 trilyon dolara ulaştı. Bu, Covid-19 salgınının ilk etkilerinin hissedildiği 2020'deki yüzde 2.2'lik büyümenin ardından Çin'de 1976'dan bu yana kaydedilen en düşük yıllık artış oldu. Bu, Çin hükümetinin 2022 yılı için yüzde 5.5 civarında olmasını öngördüğü büyüme hedefinin gerisinde kaldı. Çin ekonomisi, en son 1976 yılında kaydedilen daralmanın ardından geçen 46 yılın büyük bölümünde, yüksek büyüme oranlarını sürdürmüştü. Bakıldığında görülecektir ki Çin genel itibariyle YÜZDE 10 büyümelerle DEV haline gelmişti... Sanayi üretimi, 2022 Aralık'ta yüzde 1.3, yılın genelinde ise yüzde 3.6 arttı.
Tüketimin ve talebin ölçüsü kabul edilen perakende satışlar ise yüzde 1.8, yıl boyunca ise yüzde 0.2 azaldı.
Emlak sektöründeki sıkıntılar, iflaslar, Covid-19 kapanmaları, yabancı sermayeye getirilen yeni yasaklar ve ülkeden çıkan yatırımcılar gibi pek çok bileşke bu sonucun oluşmasında rol oynadı gibi görünmekte...
Çin'in başarı öyküsü daha önce sık sık yazdığım gibi ABD Başkanı Nixon'ın ilk resmi ziyaretiyle başlıyordu.
Para ve teknolojiyi veren ABD, ticaretten doğan PARANIN da kendi mali sisteminde değerlendirilmesinin önünü açıyordu. ABD atom bombası attığı JAPONYA ile deneme yapmış, elde edilen sonuçlardan sonra KÜRESEL NET GALİBİYET İÇİN ÇİN'e girmiştir.
Mesela hepimizin bildiği gibi Stanford'lu Phil Knight, Nike ile Çin'e girdi. Nike, Çin'e ilk giden ABD'li markalarından biriydi. Örneğin ABD'li bir şirket Çin'e gidiyor ve 100 milyar dolarlık yatırım yapıyorsa, Pekin yönetimi de bir o kadar parayı ABD tahviline bırakmak zorundaydı.
Kabaca denge buydu. Hala Çin'i ayakta tutan pek çok ABD'li şirket, bulunmaktaydı...
Bizler SİYASİ hedef için yola döşenen ekonomik taşlara pek bakmıyorduk. Bunu ıskalayınca geriye pek fazla bir şey de kalmıyordu.
Neyse... 1.4 milyardan fazla nüfusu olan Çin, yüzde 10 büyümenin altına düşünce refahı topluma yayamazdı.
Yüzde 10'un altındaki büyümenin dünyaya etkileri olduğu gibi kendi içine bakan bir tarafı da vardı. Çin'in ekonomisi İHRACATA dayalı bir sistemdi. Formatı atanlar ise ABD'liydi. Denge buydu! Çin ürettikçe üretiyor, ABD ise tüketiyordu. Sonra işler yavaş yavaş değişiyordu.
ABD tarihte önemli bir sahne almazken, İKİNCİ DÜNYA SAVAŞI başladı.
ABD asker yollasa da ülkesini dimdik ayakta tutuyor ürettikçe üretiyor, herkese satıyordu. Savaş ABD'yi, mecburen AVRUPA'ya davet ettiriyordu. Geldiler. Şal gibi AB'yi kapladılar. Siyasi-askeriekonomik sistemi buraya da formatladılar. Ancak AB, Çin gibi değildi. Silkinip kalkındıkça ABD ile araya mesafe koydu.
Ekonomik olarak büyük bir şahlanışa imza attılar.
Küresel ölçekte ABD'nin tek rakibi oldular. Bir de ABD'nin yaptığı gibi ÇİN'e sarktılar.
Rol çaldılar. İşte bu gidişat ekonomik verilerle anlatılabilir ve anlaşılabilirdi.
İşin içine SİYASET girince renk değişirdi. Öyle de oldu.
Çok kişi yazmıyor ancak Çin, ABD için tehdit ise Rusya için tehlikedir!
Daha önce de buraya taşıdığım gibi ABD ÇÖKMEMEK İÇİN BİR ADIM ATMAK ZORUNDAYDI. Ve bu hamle 24 Şubat'ta Rusya'dan geldi.
Ukrayna'ya girildi. Covid- 19'la başlayan sarsılma bir krize evrildi. Ne gariptir iki dünya harbinde olduğu gibi SAVAŞ belasıyla sarsılan yine AVRUPA oluyordu!
ABD tesadüftür bu ya yine uzaktaydı! Yine yardım beklenendi! Washington yönetimi Bush, Trump ya da Biden fark etmez... ÇİN'in geldiğini görecek kadar akıllı adamlarla doluydu.
AVRUPA'nın Çin ile ticarette ABD'yi sollaması savaşın en büyük habercisiydi. Bu ABD'nin Başkan Nixon'la kurduğu oyunun 50 yıl sonra bozulması anlamına gelmekteydi. Kendileri için büyük bir tehlikeydi. Güçleri yetiyorsa bir adım atacaklardı.
Attılar da! Rusya, gerekçesi çocuklara bile inandırıcı gelmeyecek bir şekilde UKRAYNA'ya daldı. İPEK YOLU'nun can damarını kesip attı.
AVRUPA'yı enerjisiz bıraktı.
Pekin'in AB başkentleriyle temasını zayıflattı. Çin ile ticaretinde ABD'yi sollayan AVRUPA'nın ekonomisi küçüldü. Resesyon tehlikesi baş gösterdi. Zorluklar üst üste gelince aralarına mesafe girdi. ABD'nin tepkisinin yanı sıra enerji kıskacındaki AB'nin rekabet özelliğini kaybetmesi ��İN'in ihracata dayalı ekonomisini sarstı...
UKRAYNA burada kullanılan bir TEST aracı olmaktan öteye bir şey değildi. Milyonlarca insan acı çekerken KÜRESEL EKONOMİK SAVAŞ, mermilerin bombaların topların sesleri arasında bile duyulmaktaydı.
Ukrayna savaşı tüm hızıyla sürerken bile ALMANYA'da kendi markası olan otomobil devi Volkswagen'e "ÇİN'DEN HEMEN ÇIK!" baskısı yapılmaktaydı. Çin'in bu büyüme rakamlarını elbette ekonomistler değerlendirecektir. Ancak SİYASETEN KÜRESEL OYUNCU olma kabiliyeti ciddi şekilde hasar görüyordu sanki... Macron'un Biden'a kadar gidip "Bize biraz alan verin" anlamına gelen dileği, bunun sonucuydu. Avrupa'nın tümden yaşadığı sıkıntının bir benzeri şimdi ÇİN'in kapısına dayanıyordu... Ne olacağını elbette bilemeyiz.
Ancak OYUNUN gidişatı da ortada. Oyunu kuranlar ile uygulayanlar sahnede... EN azından şimdilik kaybedenler ise AB ile ÇİN gibi durmakta...
İşte bu gelişmelerin Türkiye'deki seçimleri etkilememesi mümkün değildi.
6'lı masa bu nedenle asılacaktı.
Cumhurbaşkanı, Türkiye'nin konumu ve rotasını belirlerdi çünkü! Yaşanacaklara bir de bu pencereden bakmakta fayda var diye düşünmekteyim...
Olası gerginliklerin nedeni TÜRKİYE'NİN NEREDE OLACAĞI, NEREDE DURACAĞI İLE İLGİLİYDİ...
Ayrıntılar için lütfen tıklayın.
- Son dakika video izle
- Son dakika haberleri
- A Haber analiz
- Gündem haberleri
- Ekonomi haberleri
- Otomobil haberleri
- Namaz vakitleri
- Hava durumu
- İstanbul Yol durumu
- Atv canlı yayın izle
- Spor haberleri
- Foto galeri
- Son dakika emekli haberleri
- Teknoloji haberleri
- A Haber programlar
- Sabah – Takvim yazarları oku
- Kuruluş Osman izle
- Gazete manşetleri
- Instagram dondurma
- 5 saniyede kişilik analizi: İlk bakışta ne gördünüz? Ağaç mı kaplan mı?
- CUMA HUTBESİ yayınlandı | 27 Aralık Cuma hutbesi tam metni oku, PDF indir
- Mevduat faiz oranları değişti: 300 bin TL'nin mevduat getirisi ne kadar?
- Merkez Bankası faiz oranı düşünce ne olur? Altın, Dolar, Borsa nasıl etkilenecek?
- Milyonlarca çalışanı ilgilendiriyor! 2025'te zamlı yemek parası ne kadar olacak? İşte günlük hesaplama...
- 2025 Yeni yıl mesajları: Kurumsal yeni yıl mesajları | Sevdiklerinize gönderebileceğiniz yeni yıl tebrik sözleri
- TBMM Devlet Memurları Kanunu yürürlüğe girdi mi, içeriği ne? İşte maddeleri...
- 2025 yılında kaç günlük tatil var? Yeni yılda resmi tatiller ne zaman, hangi tarihte?
- Buzlanma sorununa doğal çözüm: Bir bardak tuzun etkisi!
- Sadece yürüyerek kilo vermek mümkün mü? İşte zayıflamanın 5 sırrı
- KPSS 2024/2 tercih sonuçları ne zaman açıklanacak? KPSS merkezi atama tercih sonuçları nereden öğrenilir?
- Canan Karatay’dan zeka açan kahvaltı önerisi: Hazırlaması sadece 5 dakika sürüyor