İNGİLTERE, BREXIT ile Avrupa'dan yollarını ayırmasından yaklaşık bir yıl sonra büyük bir saldırı ile karşılaştı.
Oldukça sancılı olan ayrılma serüveninden sonra da pek çok terör saldırısı yaşandı.
İngiltere, hiç olmadığı kadar sarsılıyordu.
Terörün gelip kendini göstermediği köprü, meydan, metro kalmamıştı neredeyse... Bir el resmen KRALİÇE'ye savaş açıyordu... Belki bu saldırılar arasında en can yakanı ise MANCHESTER'daki konserin patlatılmasıydı.
Amerikalı şarkıcı Ariana Grande'nin konser verdiği yer bombayla vuruldu. 22 kişi hayatını kaybetti...
Haliyle olayın hemen arkasından, "Bu bir terör saldırısıdır" açıklaması yapıldı.
Aradan yaklaşık 4 yıl geçti. Mahkeme sürmekte... Saldırının baş aktörü olarak sunulan Salman Abedi, değişik karakterdi.
Saldırıdan sonra güvenlik kameralarına yansıyan pek çok fotoğrafı paylaşılmıştı.
Ancak sorun arkadaşıydı. Mahkemede söyledikleriydi...
Abedi'nin yakın arkadaşı olan Abdalraouf Abdallah mahkemede öyle şeyler anlattı ki TUTANAKLARA BİLE GEÇİRİLMESİNE İTİRAZ EDİLDİ!
Abdallah mahkemede " Bizi NATO eğitti.
Libya'da savaşmak üzere..."
Haliyle bu bardağın taştığı noktaydı... Ancak dahası vardı... Medyaya yansımasa da asıl önemli olan arka plandı...
Öncelikle Manchester'daki konser salonuna düzenlenen intihar saldırısının 22 yaşındaki zanlısı Salman Abedi'ydi.
Abedi, saldırıdan dört gün önce Türkiye ve Almanya üzerinden İngiltere'ye uçuyordu.
Ancak Abedi'nin İstanbul'a nereden geldiği kayıtlarda yoktu...
Düsseldorf üzerinden Manchester'e giderken de o ülke bilinmiyordu!
Peki kimdi bu adamlar? Ne istiyorlardı? Neden Türkiye'yi işin içine çekiyorlardı?
Öncelikle İngiliz istihbaratının saldırganı hemen tanıması ve deşifre etmesi ilginçti. Çünkü zaten kullandıkları bir elemandı ABEDİ... Radikalleşme ve bunun sonucunda KULLANILMA süreci İNGİLİZ İSTİHBARATI'NIN gözetimindeydi. Hikaye aslında 2011'de başlıyordu. Hatırlayın İngiltere Başbakanı James Cameron ile Fransız lider Nicolas Sarkozy o dönem kimseyi dinlemeden LİBYA'ya saldırı gerçekleştirdi. Türkiye ister istemez filonun içinde yer aldı. Amaç KADDAFİ dönemini bitirmek ve izlerini silmekti. BBC için çalışan bir gazeteci, Libya yönetiminin ateşkes ilanına rağmen, Muammer Kaddafi'ye bağlı tankların muhalefetin kalesi olan Bingazi kentine girdiğini bildiriyordu.
Yine BBC muhabiri Ian Pannell da BM'nin uçuşa yasak bölge ilanına rağmen, Bingazi kenti üzerinde Kaddafi güçlerine ait bir uçağın saldırı gerçekleştirirken düşürüldüğü haberini geçiyordu. Fransa gibi İngiltere'de işin merkezinde yer alıyordu.
LİBYA-KADDAFİ- PETROL-AKDENİZ hedefti... Hava saldırısından sonra İNGİLTERE Libya'da savaşa resmen girdi.
Sadece çok kişi bunu görmedi. Çok sayıda isim oralara gönderiliyordu.
EĞİTİLEREK TABİİ...
Kaddafi karşısında pozisyon alan İngiltere de, Salman Abedi, babası, erkek kardeşi ve daha sonra Manchester bombalamasıyla bağlantılı olacak diğer kişileri bölgeye yolladı!
Küresel bir operasyon olduğu için fatura KATAR'a çıkartılıyordu.
RADİKALLER elini kolunu sallayıp Libya'ya savaşmaya gidiyordu. Zor değildi.
Arkada büyük destek vardı. Aradan 3 yıl geçiyor bölgede işler karışıyordu. Tansiyon iyice fırlıyor güvenlik asıl mesele oluyordu.
2014'te Salman Abedi ve arkadaşları zor durumda kaldı.
Ancak KRALİYET DONANMASI yardıma koşuyor, Salman Abedi ile arkadaşlarını krizin içinden çekip alıyordu.
Kurtarıyordu. Film gibi ancak gerçek bu...
Mayıs 2017'ye kadar yani KONSER SALONUNUN bombalamasına kadar "NATO'nun eğittiği bu adamların" gezmediği yer kalmıyordu.
Türkiye'ye de geliyorlardı.
Kalmasalar da izlerini kaybettirmek için uğruyorlardı. Ancak NATO içinde başka bir güç devreye giriyor, NATO İÇİN İNGİLİZLER TARAFINDAN
EĞİTİLEN BU TERÖRİSTLERİ KULLANMAYA BAŞLIYORDU... 2011 yılı KADDAFİ için bitiş, yeni dönem için ise başlama vuruşuydu.
Bunu 2013'teki olaylar izledi. Hem Türkiye, hem Mısır, hem Katar ilginç olaylara tanıklık etti. Daha sonra İngiltere bu kervana katıldı...
Atatürk Havalimanı basılıyor, 15 Temmuz'a giden yol açılıyordu.
Birleşik Krallık da terörün yüzüyle tanışıyordu.
Hatta geçtiğimiz ay Muhafazakar Parti'den milletvekili David Amess bıçaklı saldırı ile öldürülüyordu.
Daha önce de İşçi Partili milletvekili Jo Cox cinayete kurban gidiyordu.
Belki hiçbir zaman öğrenemeyecektik ancak NATO arkada sapa sağlam duruyordu...
Türkiye mi? Buradaki operasyonlara iyice bir bakın... Reina'dan Dolmabahçe'ye kadar...
Ne göreceksiniz bakalım... Parmak izleri tanıdık gelecektir...