ÇIKARMA

GELİN FUTBOL görünümlü SİYASİ kavganın merkezinden gidelim bugün de... Herkes olan biteni "SAVAŞ" diye tanımlıyor.
Biz de buradan bakalım bugün...
Avrupa Süper Ligi'nin ilk başkanı Florentino Perez açıklama yaptı, tansiyonu fırlattı... Kulüplerin geleceğini kurtarmak adına böyle bir oluşuma gitmeleri gerektiğini belirten Perez, "Ekonomik olarak çıkmazdayız. Gelirler azaldı, gençler futbolla ilgilenmiyor. Futbolu ayağa kaldırmak için bunu yapmak zorundaydık. UEFA'nın kuklası değiliz" dedi. Perez devam etti: "Yayın hakları haricinde bir gelir kapısı bulamadığınız zaman, çözümü daha fazla taraftarın ilgisini çekecek daha büyük maçlar düzenlemekte buluyorsunuz.
12'si kurucu 15 takım hazır.
4 major ligden 26 takım başvuru yaptı. Z kuşağını futbolla tanıştırmalıyız. Z kuşağı büyük maçları izliyor.
Diğer maçların sonucuyla ilgileniyor. Barcelona-Manchester maçının reklam geliri 100 ise Barcelona ve Manchester'in diğer takımlarla yaptığı maçların reklam geliri 20. LeBron James'in maaşını biliyorum ama UEFA başkanının maaşını bilmiyorum. UEFA'nın büyük bir giderinin akıbeti belli değil. Aynı durum FİFA için de geçerli. Kovulana kadar Avrupa Süper Ligi'nin başkanı olacağım..." Bu çıkışa tepki de vardı.
İngiltere Başbakanı Boris Johnson sert konuştu: İngiltere hükümeti Avrupa Süper Ligi'ni önlemek için elinden geleni yapacaktır. Kimsenin kuşkusu olmasın...
Prens William da topa girdi:
Bu oluşum futbola zarar verir... İngiltere merkezli bir tepki gözle görülür şekilde yükseliyordu... Şampiyonlar Ligi'nin favorilerinden KATAR'ın sahibi olduğu PSG de şimdilik Avrupa Süper Ligi'ne uzaktı. Tıpkı İngiltere'nin resmi görüşü gibi... Benim en çok ilgimi çeken ise 12 kurucu kulübün yaptığı anlaşmanın detaylarıydı...
Dünyanın en büyüğü olan 12 kulüp, 23 yıllık taahhüt sözleşmesi imzalıyordu...
Bence işin püf noktası burasıydı. HEDEF açısından son durağı işaret ediyordu...
AÇALIM BİRAZ...
Dünyanın en büyük yatırım bankası olan JP Morgan, doların küresel rezerv para statüsünün yakında biteceğini belirtti.
Ve müşterilerini buna göre pozisyon almaları konusunda uyardı. Birkaç yıldır bu uyarı yapılmaktaydı... Banka merkezli yayınlarda şunlar yazılmaktaydı: "Amerikan Doları yaklaşık 100 yıldır küresel rezerv para. Sadece Amerika'da değil dünyanın her yerinde. Dolar tutanlar, Dolar'a yatırım yapanlar rahat etti. Ancak Dolar'ın dünyanın hakim parası olma özelliğini kaybedebileceğine inanıyoruz. Yapısal nedenler ve dönemsel engeller nedeniyle..." Bu saptamadan geriye gidelim... İKİNCİ DÜNYA SAVAŞI'na...
Bilindiği gibi savaşın kaderi NORMANDİYA ÇIKARMASI ile değişti. General Dwight D. Eisenhower kumandasındaki kuvvetler 1944'ün Haziran-Eylül ayları arasındaki harekâtla gidişatı değiştirdi. Amerikalılar geldi AVRUPA'nın üzerine adeta şal gibi serildi. Hem siyasi hem askeri hem ekonomik olarak prangaları vurdu... JP Morgan'ın da altını çizdiği DOLAR'ın imparatorluğu o yıl başladı... DOLAR tahta kuruldu. Rezerv para olarak yükseldi ve uzun yıllar kimse rahatsız etmedi.
ABD'nin hali hazırda borcu 28 TRİLYON DOLAR...
Çıkacak büyük bir savaşı kazansa bile ödenecek para değil bu... Ancak borcun da silinmesi gerekmekte...
Öyle ya da böyle bu borç asla ve kat'a ödenemez. Peki ne olacak? Bence herkesin düşünmesi gereken bu! Dolar'ın da JP Morgan'ın da arkasında duran ailelerden biri Rockefeller... SIR da değil...
Covid-19'la başlayan süreç yıkımı getirecek. Değişimi getirecek... ABD bu zaman diliminde DOLAR'ı KRİPTO DOLAR'la koruyup yola devam edecek. Ya da DOLAR'ı silip yeni bir PARA ile... Amaç ve hedef bu!
Sistemi değiştirerek yapmak asıl amaç. Kripto dünyasının hareketlendiği iklimde JP MORGAN geldi, AVRUPA FUTBOLUNA el attı... 4 milyar insanın ilgi odağını ele geçirdi. Bunu yaparken 23 yıllık imzayı attırdı... Yani 2044'te ANLAŞMA bitiyordu!
100 yıl önce 1944'te NORMANDİYA ÇIKARMASI ile başlayan DOLAR İMPARATORLUĞU 100 yıl sonra başka bir şekilde yoluna devam mı edecekti?
23 yıllık imza neyin nesi?
Neden 20 değil de 25 değil de 23 yıllık... Aklıma takıldı, paylaşayım istedim...