ERGÜN DİLER

Koltuk mesajı

BAKTIĞIMDA, okuduğumda gülüyorum bazen. Düne kadar DÜNYAYA sırtını çeviren ya da İSTİKRARLI bir şekilde görmezden gelenler şimdi KANAL İSTANBUL ya da MONTRÖ Anlaşması'nı "DIŞ GÜÇLER" cephesinden anlatmaya çabalıyor. Bu da bir adım... Güzel bir gelişme...
Yavaş yavaş anlamaya başlıyorlar belli ki... Binlerce örnek üzerinden DIŞ BASINCI ve aldıkları sonuçları anlattım. Darbelerden finansal operasyonlara kadar... Birileri ısrarla anlamadı! Anlamadığı gibi anlamak isteyenleri de zehirledi... Böyledir bu işler. Zor olur. Ama sonuç kaçınılmazdır.
Şimdi dönüp dolaşıldı, KANAL İSTANBUL konu ediliyor ve sıralama başlıyor... RUSYA-AMERİKA BİRLEŞİK DEVLETLERİ-KATAR-ÇİN-İNGİLTERE-RUSYA diye devam ediyor... İdeolojik kalıpların mucidi biz değildik.
Yaşanılanların büyük bir KURGU olduğunu anlamakta zorlandık... Bunun yerine ŞABLON cümlelerle olan biteni anlamaya çalıştık. Hep yanıldık...
İPEK YOLU'nu yazarken buralarda pek gündem değildi.
Kimse dönüp bakmıyordu bile. İçeride atılan sloganlar hem para ediyor hem kitle topluyordu! Ancak gerçek, önünde ne var ne yok silip süpürür, yoluna devam ederdi.
İpek Yolu denilen olay 65 ülkeyi birbiriyle bağlayan, parayı da ekonomiyi de tedarik zincirlerini de ittifakları da üretim ve tüketim kalıplarını da etkileyecek bir modeldi.
İşin merkezinde ÇİN olsa da arka planda buralarda pek bilinmeyen aileler vardı.
AVRUPA-İNGİLTERE merkezli aileler yani...
Sassoon'lar, Kadoories'ler, Parsons'lar, Rothschildler, Alatini'ler, Dassaultlar gibi...
Bu ailelerin anavatanı AVRUPA'ydı.
İNGİLTERE'de önemli bir kolu bulunmaktaydı.
İşin altına inince MASONİK BAĞLANTILARI KENDİLERİNİ ÜSTÜN KANLI SANAN AİLELERİ-HANEDANLARI görürdünüz.
Kimse bakmasa da arka plan buydu...
AFYON SAVAŞI'ndan beri Çin görünmeyen merkezdi. Bu aileler güneşi DOĞU'dan parlattı... Kanal İstanbul'u isteyen ve belki de yatırım yapacak olan HSBC da bu ailelerin AFYON SAVAŞLARI'ndan sonra HONG KONG'da kurdukları dev bir bankaydı. Türkiye gibi düşünün! İSTANBUL SERMAYESİ ile AK PARTİ hiç anlaşamadı! Hep rakiptiler.
Patronların gündemi ayrı, AK PARTİ'nin ayrı oldu. Bu durum 80 milyondan fazla ALMAN KÖKENLİ insanın yaşadığı ABD'de de böyle! İngiltere, Fransa, İtalya farklı mı? Elbette değil. Çin de böyle... Çin DEVLET olarak önde olsa da arkada AVRUPA'lı BÜYÜK HANEDANLAR var. NET!
Çin, İPEK YOLU ile 200 yıllık planı hayata geçirmek istemekte. Buna ilk itiraz doğal olarak kimden gelir? Orta son sınıf öğrencisi bile "AMERİKA BİRLEŞİK DEVLETLERİ" diyecektir. İKİNCİ BÜYÜK SAVAŞ'tan sonra ABD hem Avrupa'yı hem finansı hem de petrolü kontrol etti. Avrupa o gün bugün Washington'dan kopmak istemekte.
Fransız lider Charles de Gaulle ilk adımı atan isimdi.
ABD ise bunu gördüğü için İNGİLTERE'yi AB'ye iterek oyunu devam ettirdi.
Türkiye'yi de yanına ekleyip Londra- Ankara üzerinden AB'yi içeriden siyasi olarak kontrol etmek istiyordu. AB de bunu bildiği için ANKARA'ya kapıyı hiç aralamadı. Bu olamayınca BREXIT geldi. İngiltere AVRUPA'dan tamamen ayrıldı. Türkiye de Londra ile yürüyeceğini sessiz adımlarla ilan etti. Uzakta da olsa oyunu kuran ve sonuç alan bir ABD vardı. Ancak Çin karşısında büyüyordu. 5G üzerinden, Huawei üzerinden, Boeing üzerinden, İnterpol Başkanı üzerinden savaş aldı başını gitti.
ABD ilk iş olarak İŞLETİM SİSTEMLERİNİ-BULUT SİSTEMLERİNİ-YAZILIMI tekeline aldı. En kritik şirketleri satın almayı da unutmadı.
Google-Microsoft-Apple en büyük silahlarıydı. Ordu hatta!
Çin durmayacaktı. Niyeti yoktu. ABD'nin de... Durmak istemeyenleri yâni Olivier Dassault gibi AVRUPA ile ÇİN'i birleştirmek için çalışanları havada da olsa durduruyordu.
Haliyle tansiyon hiç inmiyor, yükseldikçe yükseliyordu...
OYUNUN içinde olan DEVLETLER için iki ŞIK vardı! Ya İPEK YOLU imha edilecek ya da iki bloktan biri kontrol edecekti... Kavga buydu! Çin'den başlayıp Londra'ya uzanan oradan da Venedik'e inen İPEK YOLU ABD'nin kabusuydu. Yanına almak istediği iki ülke vardı.
Rusya ve Türkiye... Hatta yumuşak tavırlı İran... ABD en önemli müttefik olarak Rusya'yı görüyor ve sırtını yaslıyordu. Türkiye ise Rusya ile yakınlık kuruyor, ABD ile çatışıyordu... Asıl savaşın iki omurgası ABD ile ÇİN'di.
AVRUPA, Çin'e hayat verirken Türkiye'yi yanında görmek istiyordu. Böylece Pekin'in kontrolü daha rahat olacaktı.
Akıllıcaydı! Ancak Ankara, Londra ile yakınlık görüntüsü vererek YOLU Avrupa'dan uzağa itiyordu. Kanal İstanbul'la da Rusya'yı KARADENİZ'den İPEK YOLU'nun merkezine taşıyordu. Böylece AVRUPA tamamen çevreleniyordu!
Dolayısıyla İPEK YOLU üzerinde bilek güreşi bitmiyordu. 200 yıllık oyun kuruluyordu, mücadele doğaldı!
ABD başından beri Rusya ile Türkiye'yi yanına aldığı an kontrolün kendisinde olacağını biliyordu. İngiltere'nin akıllı tarafı zaten Washington'la...
Tam da bu denkleme oturan bir gelişme yaşandı.
AB Komisyonu Başkanı Ursula von der Leyen ve Avrupa Konseyi Başkanı Charles Michel Ankara'ya geldi.
Başkan Erdoğan görüşmede Michel'i yanına oturtup Leyen'i koltuksuz bırakarak en DERİN MESAJI verdi! Kıbrıs'tan Doğu Akdeniz'e, İstanbul Sözleşmesi'nden AKDENİZ'de durdurulan Türk gemilerine kadar pekçok alanda gücünü hissettiren ALMANYA'ya "OYUN DIŞISIN" dedi... Aynı zaman diliminde UYGUR TÜRKLER'i üzerinden Meral Akşener ve Mansur Yavaş'ın paylaşımları oldu.
Çin'in Ankara Büyükelçisi Liu Şaobin'in cevabı tepki çekti.
Dışişlerine çağırıldı! BATI bunu "iki ülke ilişkilerinde nadir görülen bir anlaşmazlık" diye niteledi. Kavga sağlı sollu gidiyordu yani... İçeride muhalefetin neredeyse tamamı AVRUPA ile yakın... Yükselen seslere, tepkilere, kavgaya buradan bakın!
Yasal Uyarı: Yayınlanan köşe yazısı/haberin tüm hakları Turkuvaz Medya Grubu’na aittir. Kaynak gösterilse veya habere aktif link verilse dahi köşe yazısı/haberin tamamı ya da bir bölümü kesinlikle kullanılamaz.
Ayrıntılar için lütfen tıklayın.
X
Sitelerimizde reklam ve pazarlama faaliyetlerinin yürütülmesi amaçları ile çerezler kullanılmaktadır.

Bu çerezler, kullanıcıların tarayıcı ve cihazlarını tanımlayarak çalışır.

İnternet sitemizin düzgün çalışması, kişiselleştirilmiş reklam deneyimi, internet sitemizi optimize edebilmemiz, ziyaret tercihlerinizi hatırlayabilmemiz için veri politikasındaki amaçlarla sınırlı ve mevzuata uygun şekilde çerez konumlandırmaktayız.

Bu çerezlere izin vermeniz halinde sizlere özel kişiselleştirilmiş reklamlar sunabilir, sayfalarımızda sizlere daha iyi reklam deneyimi yaşatabiliriz. Bunu yaparken amacımızın size daha iyi reklam bir deneyimi sunmak olduğunu ve sizlere en iyi içerikleri sunabilmek adına elimizden gelen çabayı gösterdiğimizi ve bu noktada, reklamların maliyetlerimizi karşılamak noktasında tek gelir kalemimiz olduğunu sizlere hatırlatmak isteriz.