Üç kadın!
Telefon görüşmesi şeklinde açıklanan temasın 6 saat sürdüğü pek söylenmiyordu.
Biden'ın gelmesi ile NATO'da, AKDENİZ'de, İPEK YOLU'nda, parada ticarette yeni sayfa açılacak mıydı?
Türkiye ne tarafa düşecekti?
Ankara ne yapacaktı?
Terör hortlayacak mıydı?
Batı kışkırtmaya devam mı edecekti?
Açalım...
Çin'den girelim...
Mao'nun 1976'da ölümünden sonra Deng Şiaoping'in başlattığı reformlarla ülke ekonomisi yeniden şekillenmeye başladı.
Köylülere kendi tarlalarını ekme hakkı tanınması, yaşam standartlarının yükselmesine ve gıda sıkıntısının azalmasına yol açtı. 1979'da ABD ile Çin arasında diplomatik ilişkilerin yeniden kurulmasıyla ülke yabancı yatırımlara açıldı.
Ucuz işgücü ve düşük kira maliyetinin sağladığı avantajlar nedeniyle yatırımcılar Çin'e para akıtmaya başladı. Ünlü ekonomistler "1970'lerin sonlarından itibaren tarihteki en büyük ekonomik mucizeye tanık olduk" diyordu.
1990'lardan itibaren Çin daha hızlı büyümeye başladı.
Ülkenin Dünya Ticaret Örgütü'ne katılması hızı daha da artırdı. Çin malları artık her yerde vardı! Bu durum ""Çin dünyanın atölyesi haline geldi" şeklinde açıklanıyordu.
1978'de Çin'in ihracatı 10 milyar dolar ile dünya ticareti içinde yüzde 1'lik bir paya sahipken, bu miktar 1985'te 25 milyar dolara, bundan 20 yıl kadar sonra trilyon dolarların üzerine çıkarak zirveye koşuyordu. Artık herkes ÇİN'le iş yapıyordu..
Bu ekonomik uçuşun meyveleri eşit olarak paylaşılmıyordu. 1.5 milyara yaklaşan nüfus bundan adaletli bir pay alamıyordu.
SORUN BUYDU! 460 DOLAR milyarderi ortaya çıkarken güçlü bir orta sınıf belirirken çok sayıda yoksul köylü, kalifiye olmayan ve yaşlanan bir işgücü vardı.
Mesela ABD'de kişi başına düşen yıllık gelir 60 bin dolar iken Çin'de bu rakamın 10 bin dolar düzeyinde olduğu vurgulanıyordu.
ABD ve Batı kapitalizmi, Çin'in yıllık ortalama yüzde 10 dolayında büyümeye devam eden ekonomisinden, yatırım alanı ve pazar olarak yararlandı. Çin de ekonomik ve teknolojik gelişmesini hızlandırdı. Çin, ABD tahvillerini satın alıyor, ABD de bu kaynaklarla, ekonomik büyümesini finanse ediyordu.
Sihirli denge buydu. Çin'de düşük maliyetli emekle üretilen ürünler, ABD'deki refahın sağlanmasına yarıyordu. Çin'in matematiği alışılmışın dışındaydı... Büyük şirketleriyle, yatırımlarıyla, SİYASİ hedef birlikte hareket ediyordu. Çin Komünist Partisi'ne doğrudan bağlı bir "hücre" vardı! Bu HÜCRE dünyaya yayılmış 93 milyon kişiyi yönetiyor bunlardan gelen bilgiler de ÇİN'e akıyordu! Bu denge içinde 2020'de olmayan oluyor ve ÇİN Avrupa Birliği'nin en büyük ticaret partneri konumuna yükseliyordu! Bu çok ama çok önemliydi. Çin ile Avrupa Birliği arasındaki ithalat ve ihracatın toplam değeri 709 milyar dolara ulaştı. Avrupa Birliği ile ABD arasındaki ticaret ise 671 milyar dolarda kalıyordu...
Avrupa ile Çin arasındaki ticaret açığı da PEKİN lehine artmaya devam ediyordu. 199 milyar dolardan 219 milyar dolara yükseliyordu.
Bu sonuçların ertesinde YELLEN ile LAGARDE görüşüyordu. Amaç Çin'i durdurmak kontrol ediliyor hale getirmekti... 71 ülkeyi içine alacak şekilde ilerleyen İPEK YOLU farklı farklı ülkelere yatırım ve ortaklık olarak uzanıyordu... Biden da tek başlarına bu rüzgarı durdurmakta zorlanacağını görüyordu. Coronavirüs ile BATI'daki emek maliyetleri düşüşe geçecek, enerji maliyetleri ise Çin'i zorlayacak şekilde artacaktı.
Yükselen petrol fiyatları ARAP ÜLKELERİNDEN ABD'ye akacak DOLARIN volümünü artırmak içindi...
İKİ ÖNEMLİ KADIN geleceği belirlemek için adım atarken TRUMP'ın önünü kestiği bir başka kadın da sahne alıyordu. Dünya Ticaret Örgütü tarihi bir adım atarak ilk kadın ve ilk Afrikalı ekonomisti başkan seçiyordu. 66 yaşındaki Nijeryalı ekonomist Ngozi Okonjo-Iweala bu koltuğa oturuyordu! Bunlar olurken ABD'deki düşünce kuruluşları Biden'a "Türkiye'de iktidarı değiştirmek için baskı uygula" çağrısı yapıyordu.
Başkanın kendisi "ABD geri döndü" derken bile Rusya'yı hedefe koyuyordu. Bunu duyan Putin de "Avrupa ile birlikte hareket ederiz" mesajı yayınlıyordu...
Para üzerinden ÇİN'e karşı yeni bir oyun başlatıldı.
Bu Çin'i durdurur mu?
Türkiye'nin rotasını Çinİngiltere ekseninden BATI'ya doğru döndürür mü? Önümüzdeki günlerde olacaklar bunun sonucunu belirleyecektir.. ABD, Rusya ve Türkiye olmadan ÇİN'i kontrol edemeyeceğini bilmekte. Bakalım neler olacak...
Ayrıntılar için lütfen tıklayın.