Yol haritası
Katar'ın Türkiye'deki yatırımları, faiz artırımı, Navtex ilanları, Akdeniz'de gerilim, Ermenistan'a karşı zafer, CHP'nin her konuda iktidara karşı sert söylemi, muhalefetin tamamının CUMHUR ittifakına karşı birleşmesi, Selahattin Demirtaş için AVRUPA'dan "SERBEST BIRAKIN" çağrısının gelmesi, aynı şekilde Osman Kavala için talep edilen özgürlük, basına yansımasa da sermaye arasındaki kavga, HDP üzerindeki fırtına… Bütün bunlar neden?
Gelin açalım…
Geriye gidelim…
Bir gün Rahmetli Mahir Kaynak Hoca ile oturup sohbet ediyorduk. Sık sık yapardık. Saatlerce sürdüğü de olurdu… Çayımızı yudumlarken 1971 DARBESİ ile ilgili hiç de bilinmeyen bazı noktaları anlatıyordu. Kendi başından geçenleri heyecanla paylaşıyordu. Haliyle ben de soruyordum… Yazmak çizmek maksadıyla değil tamamen ARKA PLANDA ne olduğunu öğrenmek istiyordum. "Daha sonra yazarsın" diyordu… Özel noktalardı... Sonra bir gün sanırım ya 2012 ya 2013'te Satvet Lütfi Tozan'ı yazdım. Bu kadar önemli biri olduğu halde Türkiye tanımıyordu… İngilizler uğruna bir şehir bombalamıştı bilen yoktu. Bilen de paylaşmıyordu…
Bugünü anlamak, Türkiye'nin İTTİFAKLARINI çözmek, aldığı payı görmek, gittiği yolu analiz etmek için geçmişi de bilmek şart... Tozan'ı yazınca Mahir Hoca aradı ve "Gel de konuşalım " dedi… Elbette gittim ve 1960 ile 1971'in arka palanını dinledim… Detaylarıyla… Buna Satvet Lütfi neden olmuştu… Oysa o güne kadar Tozan'la ilgili bir şey konuşmamıştık. Madanoğlu ya da "9 MARTÇILAR-12 MARTÇILAR" diye konuştuğumuz o çatışmanın perde arkasında gücü elinde tutan isim geleceği İNGİLTERE ile birlikte örmek isteyen Tozan'dı. Madanoğlu, Tozan'ın sözünden çıkamazdı. Hem 1960 hem 1971'de asıl oyuncu Satvet Lütfi Tozan'dı. ULUSLARARASI bir oyuncuydu. Ülkenin kaderini etkileyecek kadar hem de... TÜRK JAMES BOND'tu. Öyle biliniyordu. Daha sonra bu dengenin karşısına RUZİ NAZAR oturacaktı. İki isim iki farklı ekolün temsilcisiydi… Biri Türkiye'nin İNGİLTERE ile büyüyeceğini diğeri ise ABD ile bunun mümkün olacağını savunmaktaydı. Ancak biz olaylara böyle bakmayı ihmal ediyorduk.
17-25 Operasyonlarından önce çok önemli bir DEVLET adamı ile bir araya geldik. Sohbette "Ne görüyorsunuz?" diye sordu. Ben de THE GUARDIAN'ın küçük bir haberi üzerinden "Yakında TAPELER ortaya çıkacak ve kavga çok şiddetli hale gelecek" cevabı verdim. Ancak kimse bunu görmüyordu. Gerçekten kimse anlamıyordu. Kısır tartışmalar üzerinden sonuç alacağına inananlar ardı. Çünkü DÜNYANIN TEPESİNDE KAVGA BAŞLADIĞI ZAMAN KİMSE BUNUN DIŞINDA KALAMAZDI! Türkiye ise hiç! 2013'e giderken zaten kavga savaşa dönüşmüştü. Pek çok nedeni olmakla birlikte KÜRT KARTI bunun temelini oluşturmaktaydı… Buckingham'da kim olursa olsun, Beyaz Saray'a kim gelirse gelsin bu kavga masada bitmezdi. Türkiye de dolayısıyla bu sorunla uğraşırdı… Çünkü İKİ GÜCÜN DE KENDİ DÜZENİNİ kurmak istediğini anlamıyorduk. Her iki büyük güç de TÜRKİYE olmadan işinin zor olduğunu biliyordu. Bu iki güç bütün partilerin içinde bulunmaktadır. Az ya da çok! Hepsi bu karışımın sonucudur… ABD tarafına ALMAN ekolünü de eklemeyi unutmayalım..
Devam…
2013'te Türkiye'nin sallanacağı aslında 2010 ARAP BAHARI ile belli olmuştu. Bize gelmesi 3 yılı buldu. Yetmedi sonra 15 Temmuz'a kadar uzandı… Boris Johnson ne diyordu! "Bizim için yakıcı olan sorunlar Türkiye sınırından başlıyor…" Katar nefes alış verişini İNGİLTERE'ye borçluydu. Azerbaycan da… Rusya için de önemli bir dereceye kadar böyle. Ancak TÜRKİYE olmadan Londra ağırlığını koyamaz, oyun kuramaz kursa da sonuç alamazdı… Sadece Türkiye ile tarihi rekabet içinde olduğu ABD'yi buralarda SINIRLAYABİLİRDİ… Böyle de oldu. 2013'te Türkiye tamamen Washington'dan koptu. Bence ÇUVAL GEÇİRME HADİSESİ ORDU'nun PENTAGON'u NOT ETMESİ ile sonuçlanmıştı. Ve bu karar yıllar sonra hayata geçiyordu… 4 Temmuz 2003'te Süleymaniye'de yaşanan olay iki ülkeyi birbirinden uzağa itiyordu! Öncesinde TEZKERE krizi vardı.
2013'te Türkiye GEZİ ve 17-25 ile sarsılırken bir yıl sonra bölgeden bir uyarı veriliyordu. DEAŞ 900 militanla MUSUL KONSOLOSLUĞUMUZU basıyordu. Başkonsolos Öztürk Yılmaz'la birlikte 49 kişi kaçırılıyordu. Aynı yıl KOBANİ olayları oluyor ülke resmen sallanıyordu. Aradan bir süre geçiyor bu kez DEAŞ yine sahne alıyor ve SÜLEYMAN ŞAH TÜRBESİNİ hedefe koyuyordu. ÖNEMLİ BİR SİMGEYİ YANİ… Türk askeri de kutsal emanetleri alıp sınıra yakın bir yere getiriyordu… Bütün bunlar 15 Temmuz'a giden yola taşların döşenmesi demekti…
Ankara bu basıncı görünce Londra ile Buckingham SARAYI'nın kurmak istediği düzen ile yakından ilgilenmeye başladı. Zaten 2013 o kadar ilginç bir yıldı ki İPEK YOLU da CİNPİNG tarafından KAZAKİSTAN'da aynı zaman dilimi içinde dünyaya duyuruluyordu! Şi Cinping 7 Eylül 2013'te NAZARBAYEV ÜNİVERSİTESİ'nde BİR KUŞAK BİR YOL'u ilan ediyordu. Sonrasında 69 ülke buna "EVET" diyordu… Proje dünya GSMH'nın yüzde 42'sini, dünya nüfusunun yüzde 64'ini, karaların yüzde 40'ını, bilinen enerjinin yüzde 75'ini kapsamaktadır… OLAY DA BUYDU!
Başkan Erdoğan ve Türkiye yönünü DOĞU'ya çevirince BATI'nın vazgeçmesi beklenemezdi. Başkan Erdoğan'a destek MHP lideri Bahçeli ve Doğu Perinçek'ten geliyordu. Kılıçdaroğlu-Akşener-Davutoğlu-Babacan-Karamollaoğlu-Demirtaş hepsi birden bu gidişata karşılardı. SİYASET de bu rotayı BATI'ya çevirmek için yapılıyordu. Muhalefet UYGUR TÜRKLERİ üzerinden geliyor Doğu Perinçek üzerinden de zarar vermek istiyordu. Oysa GİDİŞAT İDEOLOJİYLE açıklanabilecek bir şey değildi. Bahçeli ile Perinçek'in, Başkan Erdoğan'dan farklı düştüğü yerler çok olsa da GİDİŞAT her şeyin önüne geçmekteydi. Çünkü bu DÜNYANIN ÇATISINDAKİ bir savaştı… Hiçbir DEVLET dışında kalamazdı… Tüm bu gerekçelerle ROTHSCHIDLER'i yazıyordum. Çok öncesinde… Çok kişi bir şey anlamıyordu…
Görünmeyen büyük akıldan parantezi açıyordum ancak kapatabilen çok azdı! Iskalayan ise çoktu! Çünkü büyük oyuncular belliydi. Bunları bilmediğiniz zaman buraya gelecek türbülansı da hesap edemiyordunuz… Bunları yazdığınız zaman da küçük zihinliler "KOMPLO" sözleri ile ortaya çıkıyordu.. Dünyadan haberleri yoktu.. Öylesine yaşıyorlar yer kaplıyorlardı..
2014'te ROCKEFELLER AİLESİ'nin canı yanıyordu. Standard Oil'in kurucusu John. D. Rockefeller'in torunu, David Rockeffeler'in oğlu Richard Rockefeller (65) kendi kullandığı uçakla çakılıyordu. Tasfiye ediliyordu! Bu SAVAŞIN TAVAN yaptığı noktaydı. Ve eski ortaklık da fiilen bitiyor SAVAŞ yeni oyuncuların katılmasının önünü açıyordu. Kim yazıyordu!
Peki bundan sonra ne olacak?
ABD YAPTIRIM kartıyla kapıya dayanmak istediğini ilan etti zaten. Washington Biden ile birlikte ilk mesajlarına OLUMSUZ yanıt alırlarsa (Ki öyle olacak) gerilim tavan yapacak… Zaten Pompeo'nun İSTANBUL'a gelip kimseyle görüşmeden gitmesi açık işaretti… CORONAVİRÜS ne kadar izin verir bilenmez ancak Washington-Berlin hattı Türkiye'yi yanına çekmek için hamle üzerine hamle yapacaktır. BU NET! 20 Ocak'tan sonra göreceğimiz bu. Türkiye bunu biliyor mu? Elbette! Hazırlığı var mı? Evet! Kurguyu bilen Türkiye bu nedenle KATAR'ı-İRAN'ı-AZERBAYCAN'ı bir ölçüde RUSYA'yı yanına alıp İPEK YOLU'nun kavşağını tuttu! Türki Cumhuriyetler üzerinden de ÇİN'e kadar kapıyı araladı… Hem enerjiyi hem ihtiyaç duyduğu parayı yanına çekti! Londra-Pekin hattının ANA AKTÖRÜ oldu.
Olaylara "CI", "Cİ", "CU", "CÜ" diye değil akılla bakın… Önemli olan Türkiye'nin istikametidir… SAVAŞ da bu hat üzerinde yaşanacaktır… Kürtler'in yaşadığı bölgeler ve Yunanistan değişerek gelen sorunlar olarak karşımıza çıkacaktır. Finansal operasyonlar da… Mücadele bu
Ayrıntılar için lütfen tıklayın.