Milat
İçeriye ve dışarıya bakınca uzun ince bir çizgi görüyorum. İki uçtan birbirine yaklaşan, birbirini bitirmek isteyen iki ekol, iki güç, iki organizasyon görüyorum... İçeride durum karışık! Gündeme bakınca CHP'li vekilin ORDU hakkında söyledikleri, CHP'nin buna sahip çıkıp savunması, MHP'nin çok sert dille kınaması, muhalefetin diğer kısmının COVID-19'dan girip Beştepe'ye yürümesi, İran'da ÖNEMLİ SUİKASTLARIN peş peşe gelmesi, Merkel'in açıklamaları, Biden'ın BEYAZ SARAY için hazırlanması ve daha pek çok konu matruşka misali iç içe... Ama biz bunu anlamıyoruz... Gelin isterseniz açarak gidelim. Ne olduğunu anlatmaya çalışalım.
Konu asla ve kat'a KATAR'ın BORSA İSTANBUL'un yüzde 10'unu falan alması değil. Türkiye'ye yaptığı yatırımlar da değil. Verdiği, harcadığı para ise hiç değil. Konu KATAR'ın NEDEN BURADA olduğu!
Günlük yaşayıp günlük değerlendirmeye kalkarsak hiçbir şeyi anlama şansımız kalmaz. Mümkün de değil zaten... Genelde bizdeki TAVIR bir ekole DESTEK diğerine KÖSTEK şeklindedir. Bu beni bağlamaz. Gazeteci olarak anlamaya çalışırım. Kimin nerede ne olduğu, nasıl bir ağ içinde bulunduğu beni ilgilendirmez. İlgimi de çekmez. Ben DENGEYE bakarım. Ülkeme bakarım. Nasıl yol aldığına odaklanırım... Rakipleri kimler, ne istiyorlar bunları anlamaya çaba harcarım.
Kafanızı karıştırmak istemem. Basit adımlarla gidelim...
2017'nin BAHAR AYLARIYDI... AVRUPA BİRLİĞİ 60. yıldönümünü kutluyordu. ROMA'da, VATİKAN'da... İngiltere'nin BREXIT ile çekip gitmesinden sonra geride kalan 27 AVRUPA ÜLKESİ Roma Anlaşması'nın imzalandığı yer olan Campidoglio tepesindeki Conservatori Sarayı'nın Orazi ve Curiazi Salonu'nda bir araya geliyordu.
AB Konseyi Başkanı Donald Tusk, törende yaptığı konuşmada bugün Roma'da 60 yıl önce kurucu liderlerin başlattığı birlikteliklerini yenilediklerini ifade ederek, "Sadece birleşik bir Avrupa, dünyanın geri kalanıyla bağlantılı olarak egemen bir Avrupa olabilir. Ve sadece egemen bir Avrupa uluslarının bağımsızlığını, vatandaşlarının özgürlüğünü garanti eder" ifadelerini kullandı. İsterseniz tekrar okuyun! Ne diyor? EGEMEN AVRUPA!
Peki VATİKAN'a kadar gidip PAPA ile 45 dakika baş başa görüşen MERKEL'e bakmamak olur mu? Bayan Merkel "Duvarlar yapmak değil yıkmak istiyoruz. Papa'nın da arkamızda olduğunu bilmek bize cesaret veriyor..." diyor. EGEMEN GÜÇ olmak için duvarların yıkılması, KÜRESEL bir ANLAMLA yürünmesi gerekmektedir. Merkel de bunu söylemekte... Yıl 2017...
Trump'lı dönemin içinden geçerken AVRUPA bunları söylüyordu. Trump'tan hiç hoşlanmayan AVRUPA, Trump sonrasını bekliyordu. Beklenen isim JOE Biden'dı... Yüzlerce kez yazdım! Bakılması gereken Washington-Berlin hattıydı. Londra-Washington geri çekilmekteydi... Peki bu iki hat çok mu önemliydi? Evet inanılmaz önemliydi. Bu hatların dışında yaprak kımıldamazdı... Ailelerden gitmek istemiyorum ama bu iki hatta çok önemli, çok etkili isimler vardı... Londra hattında artık herkesin bildiği ROTHSCHILDLER ön saftaydı. Ancak en az bunlar kadar bilinmeyen başka aileler vardı... Berlin-Washington hattında ise yani Biden-Merkel hattında ise KOCH AİLESİ patrondu! Kafanızı karıştırmamak için detaylara girmek istemiyorum. Ancak KOCH AİLESİ yeryüzündeki 450 DOLAR MİLYARDERİ ile OLUŞTURDUĞU BİR AĞ'ı yönetmekteydi. Biden bunun içinde sadece BAŞKAN FİGÜRÜ oynayan bir isimdi...
AİLENİN GÜCÜNÜ DÜŞÜNÜN ARTIK... Buralarda kimse bunlarla ilgilenmiyor. İçeriyi anlamak için DIŞARIYI pek ala bilmek zorundasınız... Şöyle bir örnek belki sizlere yardımcı olacaktır... HİTLER'i ve savaş taktiğini iyi izleyin ya da inceleyin. Petrolü olmayan bir ÜLKENİN ORDUSUNUN lojistiği nasıl sağladığını anlayamazsınız. Rusya'nın içlerinden Norveç'e, Paris'ten Londra'ya kadar... Almanya'da ya da Avrupa'da PETROL KUYULARI yoktu ki HİTLER nasıl başarıyordu bunu? Her yere ORDUYU nasıl yolluyordu... Başaran HİTLER değildi ki! HİTLER'i PARA KAZANMAK için keşfeden ve bilimsel taktiklerle kendine bağlayan BABA KOCH'tu. Petrolün ustası bu aileydi. Sihirbazıydı! Hepsi mühendis, hepsi çok ama çok iyi eğitimli insanlardı. Dünyanın en saygın, en iyi üniversitesi olan MIT'nin (Massachusetts Institute of Technology) kayıtlarına bakın görürsünüz! Diğer tarafta da HAVALE sistemini yani PARAYI dolaştıran Rothschild ve arkadaşları vardı... Biri petrolü diğeri parayı koşturuyordu yani...
Kasım 12 gibi Charles Koch bir röportaj verdi... Trump'a mı Biden'ı mı oy verdiniz sorusuna "Bunu bana sormayın. Konuşmak istediğim bir konu değil. OY'umu açıklarsam iki taraftan biri kırılacak" dedi. CUMHURİYETÇİ biliyordu. OY'unu pekala açıklayabilirdi ama yapmıyordu. Çünkü Biden'ı da getiren o ve arkadaşlarıydı. Biden'la çok yakın çalışacaklardı. Biden, KOCH'un ekibinin söylediklerini hayata geçirecekti. AVRUPA'yı yanına alarak yürüyecekti. Kochlar'ın AVRUPA KÖKENLİ olmasının dışında ALMANYA ile özel bağları vardı... NET! Trump'ın gitmesini Biden'ın gelmesini bekleyen AVRUPA, VATİKAN'da "BÜYÜK AVRUPA" diyordu daha 2017'de... Kochlar da 450 milyarderle birlikte bunu söylüyordu. Karşı tarafta ise Katar'ı, Rusya'yı, Çin'i İngiltere'yi kapsama alanına alan bir akıl vardı. Bu aklın yeşerdiği yerler İRAN'ı da zincirin halkası olarak içine almaktaydı. İKİ EKOL İRAN üzerinden de restleşmekteydi. Muhsin Fahrizade'nin ölümü bu gücün İran'da kendini hissettirmesiydi. Yani BERLİN-WASHINGTON hattının...
Bu iki güç de iki büyük yapı da TÜRKİYE'yi yanına almak istemekte... Şu an için BAŞKAN ERDOĞAN, Berlin hattına uzak! Ancak CHP-İYİ PARTİ-DEVA-GELECEK-SAADET-HDP ise yakın. Oldukça yakın... MHP ve AK PARTİ ise karşı blokta. Çünkü Berlin-Washington hattı hep geldi, kapıya dayandı, can yaktı... Doğal olarak ANKARA da karşı blokta yer aldı... Ancak Berlin hattı Başkan Erdoğan'ın konumunu değiştirmek istiyor. NET! Bu da mücadelenin kodu. Şifresi...
Katar'ın gelmesi, yatırım yapması ve bunların tartışılması dış kapının mandalı bile değil. Sorun KATAR'ın Londra'ya yakın olması, Pekin'e yakın olması... Bu nedenle YABANCI SERMAYE OLARAK GÖRÜLMÜYOR. Görülemez de! Çünkü o blok bu tarafla savaş halinde! Bakın! BREZİLYA Biden'ı tebrik etmedi. Jair Bolsonaro Rothschildler'e yakın bir isim. Biden'dan uzak durdu. Trump'a yakın olunca AMAZON ORMANLARI bir yıl boyuncu yandı. 70 bin ayrı noktada yangın çıktı...
Çin'in başını çektiği Asya-Pasifik bölgesindeki 15 ülke dünyanın en büyük serbest ticaret anlaşmasına imza attı. Bu ülkelerin içinde AVUSTRALYA çok önemliydi. Çin'e destek oluşu oyun bozucu olarak değerlendiriliyordu. Onlar da bir yıl boyunca binlerce hayvanın öldüğü ve bir türlü söndürülemeyen ORMAN yangınlarını yaşadı! Tıpkı Brezilya gibi... Yani içeriyi anlamak için DIŞARIYI bilmek şart. Yaşanılanlar OYUN değil. SAVAŞ... Türkiye'nin tutumu, kararı ve alacağı yol çok önemli... Ankara finalde ne yapar göreceğiz. Ancak 10 ARALIK'taki AVRUPA ZİRVESİ MİLAT olacak... İYİ YA DA KÖTÜ... Sonrasına bakacağız... Detay çok ama DENGE ve SAVAŞ kabaca bu. Gerisi masal... Zaman ayırmanıza bile değmez...
NOT: Yazımı bitirirken ajanslara son dakika düştü... Almanya'nın Rheinland-Pfalz eyaletinin Trier kentinde bir araç yayaların arasına daldı. 2 kişi öldü, onlarca kişi yaralandı... Bu ne mi? İran'a destek olanların Berlin'e cevabı! Yukarıdaki denge "SAVAŞA DEVAM" diyor yani...
Ayrıntılar için lütfen tıklayın.