Yeni rota
TÜRKİYE'NİN HIZLA başka bir rotaya girdiği artık apaçık ortada. Yeni atanan isimler, yapılan açıklamalar, verilen işaretler, hepsini alt alta koyunca ANKARA'nın YOLU'nu değiştirdiği görülüyor...
Kaç gündür yazıyorum... Dün SORUN olanlar yerini şimdi ANLAYIŞA bırakacak. Düne kadar MAKUL olanlar yeni SORUNLAR olarak karşımıza çıkacak.
Türkiye bulunduğu kulvar gereği iç ve dış denge itibariyle kendine uygun adımları atıyor.
Bazı isimleri bloke ediyor, bazı ülkelerle karşı karşıya geliyor, bazı ülkelerle de hiç alışık olmadığımız FİNANSAL ilişkiler kuruyordu, kurmak istiyordu...
SON DEĞİŞİKLİKLERİN altında yatan ve rotanın değişmesine yol açan nedenin ÇİN olduğu söylenmekte...
Hatırlayın! "GAZ BULUNDU" müjdesinde önce "ÇİN'den yüklüce miktarda DOLAR geliyor.
Türkiye tamamen BATI'dan kopuyor, makas değiştiriyor" haberleri sızmıştı. Fısıltılarla söylenen miktar 450 milyar Dolar'dı. Akıl alır gibi değil ama bu konuşuldu. Bana da LONDRA'dan bir arkadaşım bilgileri atmıştı. Hatta bana "DOĞRU MU?" diye sormuştu...
Hiç mümkün görünmüyordu.
Müjdenin GAZ olduğu ortaya çıksa da saatlerce bu gizli gündem TÜRKİYE'yi kapsamıştı. Herkes "Ya böyle bir para gelirse?" sorusuna cevap arıyordu. Bu konu kapanıp gitti diye düşünürken şimdi yine alevlendi! Yine Londra kaynaklı bilgilere göre ÇİN son dönemde Türkiye hamlesi yapmak istemiş, bu nedenle 188 MİLYAR DOLAR ayırmış. İki taraf da bu paranın gelmesi için adımlar atarken ilişki bir anda sarpa sarmış. Hat kopmuş. Belli ki Biden faktörü devreye giriyordu.
Trump kalsa muhtemelen gelecek olan PARA gelmiyor, bunun üzerine Türkiye bu akışı önleyen CEPHEYE dönüş yapıyordu...
Bank of China, Commercial Bank of China (ICBC) ve China Construction Bank Türkiye'nin ekonomik sallantıdan çıkması için 188 milyar DOLAR'ı hazırlamış.
Bu planla, ABD'nin Türkiye ekonomisini "yok etme" tehdidi havada kalacaktı. DOLAR'ın ani ve sarsıcı yükselmesinin önüne geçilecekti. TL değer kazanacaktı.
TL-YUAN arasındaki işbirliği çok daha yükseklere tırmanacak ve ilişkiler geri dönülemez noktaya çekilecekti... Çin alt yapı çalışmaları için bir iki milyar DOLARLA Türkiye'ye gelse de çıta hep alçakta kalıyordu.
Washington-Ankara çekişmesini değerlendiren ÇİN, İPEK YOLU için önemli bir ülke olan Türkiye'den çok ucuza faydalanmaya gayret ediyordu.
Ancak Biden'dan sonra ip koptu.
Çin gerekeni yapamadığı için geri çekildi!
Bu iddialar KÜRESEL yayın yapan kuruluşlarda dile getiriliyordu... Daha çok yeni yani... Çin adım atamayınca ANKARA adım atıyor ve BATI'ya yöneliyordu. Zaten günlerdir altını çizdiğim Washington-Berlin hattı giderek kendini gösteriyordu.
İçeriye bakınca da işler bu yöne evrilmişti. Açık ve net olarak hem de... Bilinmez ama işaretlere bakınca Osman Kavala gibi pek çok ismin serbest kalacağını düşünmek mümkün. Sık sık altını çizdiğim gibi çok önemli değişiklikler olacak. Küresel dengeyi biraz okuyunca bunu görmek zor değil. Son günlerin en önemli açıklamalarından birini ADALET BAKANI yaptı. Bakan Gül birkaç gün önce "Yargı; hiçbir kişi, kurum veya merciden emir, talimat, telkin almaz. Hiç kimse ve Adalet Bakanlığı da dahil olmak üzere hiçbir kurum yargı yetkisini kullanan mahkemelere vekaleten konuşamaz" dedi. Bu çok önemliydi! Adalet Bakanı Abdülhamit Gül sonra vitesi daha da artırdı: Bırakın adalet yerini bulsun, isterse kıyamet kopsun.
Yargı konjonktüre, birilerinin dediğine bakmaz. Yargı dosyaya, vicdanına, hukuka, Anayasa'ya bakar. Bizim beklentimiz budur... Haksız yere içerde tutuklu kalan kişinin o günleri geri gelmiyor, ticari kayıpları geri gelmiyor. Dolayısıyla 'pardon' dediğinizde, özür dilediğinizde veremeyeceğiniz o günleri, o özgürlüğü, o kararı verirken çok iyi düşünmek, haksızlık ve mağduriyete neden olmamak lazım.
Asıl olan tutuksuz yargılamadır.
Tutukluluk istisnadır...
Bakan Gül'ün açıklamaları YENİ DÖNEME uygundu... Bu çıkış bile yeni bir rüzgarın ülkeyi etkisi altına aldığının, alacağının kanıtıydı... Bu nedenle OSMAN KAVALA gibi pek çok ismin yakında serbest kalacaklarını öngörmek çok zor olmamalı...
Çok sürpriz hamleler gelecektir...
Pek çok önemli davaya bu değişimin gölgesi düşecektir.
Anayasa Mahkemesi'nin kararları uygulanacaktır. Mesela Enis Berberoğlu üzerinden bunu görmek mümkün olacaktır.
Doğrudan bu konuyla ilgili olmasa da Savunma Bakanı Akar da ÇÖZÜM SÜRECİ hakkında fikir beyan etti. Akar "Çözüm sürecine 'Buna ne gerek vardı" diyerek karşı çıkanlar vardı.
Çözüm süreci gerçekten çok önemli olmuştur. Devlet bütün şefkatini, sabrını göstermiştir.
'Terörü bitirin oturalım bu işi çözelim' demiştir... Bu da önemli vurgulardandı!
İçeride bunlar olurken Çin, ABD'nin yeni Başkanı Biden'ı kutladı. Sırada Rusya kaldı... Biden kendi ekibiyle BEYAZ SARAY'a hazırlanırken POMPEO yine sahne aldı. Pompeo 10 gün sürecek ve 7 ülkeyi kapsayacak tura çıkıyor. ABD Dışişleri Bakanı Fransa, Türkiye, Gürcistan, İsrail, Birleşik Arap Emirlikleri, Katar ve Suudi Arabistan'ı ziyaret edecek. Üst düzey temaslarda bulunacak. Örneğin Paris'te Fransa Cumhurbaşkanı Macron ve Dışişleri Bakanı Jean Yves le Drian'la görüşecek. Diğer ülkelerde de durum aynı. Ancak Türkiye'de sadece Fener Rum Patriği Bartholomeos ile bir araya gelecek. Pompeo TEMMUZ ayında CAMİYE dönüştürülen AYASOFYA kararına tepkisini daha önce de göstermişti. Şimdi İstanbul'a kadar gelip sadece Bartholomeos ile görüşerek yeni dönemdeki ABD ile TÜRKİYE arasında muhtemel gerginlik alanını işaret etmiş oluyor... Sakın "Biden DEMOKRAT ama" diye aklınızdan geçirmeyin.
CUMHURİYETÇİ ÇEKİRDEK
BİR KADRO TÜRKİYE VE
ORTADOĞU için BIDEN'ın ekibinde. Yan yana, iç içe...
Başkan Erdoğan DENGELERİ bildiği için ROTAYI değiştiriyor.
Ustalığını gösteriyor. Ancak YENİ DENGE içeride çok daha fazla talepte bulunacak... Yazmaktan sıkılsam da bilinmesinde fayda var. CHP-Kemal Kılıçdaroğlu, GELECEK PARTİSİ-Ahmet Davutoğlu, DEVA PARTİSİ- Ali Babacan, İYİ PARTİ-Meral Akşener, SAADET PARTİSİ- Temel Karamollaoğlu ve HDPSelahattin Demirtaş gibi isimler farklı pencerelerden siyaset yapsalar da ortak paydaları Washington-Berlin hattına yakın durmalarıdır. Ve bu KOALİSYON hala AK PARTİ'nin daha doğrusu BAŞKAN ERDOĞAN'ın karşısındadır.
Yeni atamalar bu bloku mutlu etmeye yetmeyecektir. Yeni değişen KÜRESEL DENGE içeride BAŞKANLIKTAN kopmayı zorlayacaktır.
PARLAMENTER SİSTEMİ öne çıkaracaktır. Çünkü karşı blok, temsil ettikleri akımın sadece AK Parti'de yaşamasına itiraz ediyor.
Başkan Erdoğan bunu da çözdüğü zaman 2023'e güvenle gidilir...
Bakmamız gereken de bu nokta...
Odaklanmamız gereken de...
Ayrıntılar için lütfen tıklayın.