Banka işi
Hatırlayın daha kimse adını anmazken iki önemli isimden söz ettim. Bunlardan ilki Jeffrey Epstein'dı. Geçtiğimiz Ağustos ayında KÜÇÜK ÇOCUK TİCARETİ YAPTIĞI GEREKÇESİYLE GÖZALTINA ALINDI. ARAYA HATIRLI DOSTLAR GİRDİ. KURTULAMADI.
Ve bir sabah intihar ettiği açıklandı.
Yani öldürüldü! Bu olayı o gün de bugün de anlayan çok kişi yok. KAYIP OLAN ARŞİVİNDEN söz ettim. Belli ki CIA'da... Bu anlaşılıyor. Bu arşivde olmayan yok. SORUN da bu! Kimine göre küçük çocuklarla SAPIK ilişkiler kuruluyor, kimine göre farklı bir inanışın ritüelleri yerine getiriliyordu... Hepsi çocuklar üzerinden oluyordu.
Bilemiyorum. Ama çocuklar kayboluyordu. Ajanslar aracılığıyla getirilenler de vardı. Burada iş öldürülen eski medya patronu ROBERT MAXWELL'in kızı Lady Ghislaine'a yani Ghislaine Maxwell'e düşüyordu... KÜÇÜK ÇOCUKLARIN taşındığı yer genellikle Karayipler'deki Little St James Adası oluyordu. Ada Epstein'a aitti!
CORONA ile Epstein'in ne ilgisi var? Akıllara bu sorunun geldiğini biliyorum...
Açalım o zaman...
Tabloyu daha da net görelim...
İngiltere'ye, bir büyük ve ünlü bankaya geçelim... Şubat ayının sonlarına doğru bankanı ismi ve CEO'su burada pek olmasa da bazı önemli kavşaklarda dillendirildi... Biz duymadık yine...
Bankanın ismi BARCLAYS'di...
Ve tepesindeki isim olan Jes Staley'in, hem Londra'da hem New York'ta görevinden çekileceği konuşuluyordu! Ancak bu fısıltılar artınca Barclays'in CEO'su Jes Staley ortaya çıktı ve açıkladı:
HEPSİ ASILSIZ HABERLER...
Staley'nin pozisyonu günlerdir Birleşik Krallık'ta sorgulanıyor.
Bunun nedeni Staley'in, küçük çocuklara tecavüz ve insan kaçakçılığı suçlamalarından sonra tutuklu bulunduğu hücresinde öldürülen ünlü finansör Jeffrey Epstein'la bağlantısı... Hatta geçtiğimiz günlerde Financial Times konuyla alakalı Barclays'in Staley yerine yeni bir isim aradığını yazdı. Bankanın Londra'da yapılan ve aynı zamanda New York merkezinde yayınlanan personel toplantısında Staley, "Hiçbir yere gitmediğini" söyledi ve bankanın halefini aradığını inkâr etti. Sanırım 26 Şubat'ta bu yaşandı! Epstein öldürüldükten sonra BANKA harekete geçti. Barclays, Staley'in Epstein'ın ölümüyle ilgili olarak bankanın başkanı Nigel Higgins ve diğer yöneticilere bu konuyla ilgili bilgi verdiğini ilan etti...
Barclays'in kendi iç incelemesi sonucu, CEO'nun "Epstein ile olan ilişkisinin" nitelik ve kapsamı açısından sorun olmadığı açıkladı.
Oysa Coronavirüs nedeniyle çok önemli olaylar İngiliz ve Amerikan medyasında değer görmüyor.
Barclays'in CEO'su Jes Staley ile Jeffrey Epstein dostluğu eski ve çok güçlüydü. Barclays'in gerçek patronu Rothschild ailesidir.
Doğal olarak Jes Staley de ailenin güvendiği isimlerden biriydi.
Anlaşılan Jes Staley, Epstein'le dostluk kurarken Rothschild ailesiyle ilgili derin ilişkileri de öğrendi.
Çünkü 2 aydır Rothschild ailesi Staley'nin istifasını istiyor. Ancak Staley istifa etmiyor. Rothschild ailesi, kendi şirketlerindeki üst düzey yöneticilerin Epstein'le bağlantılarının risk oluşturduğunu gördü ve gerekeni yaptı. Hepsinin istifasını istedi.
Ancak Staley, istifa etmedi.
ETMEYECEĞİNİ DE AÇIKLADI!
Garip bir şekilde direniyordu! Ama pek çok CEO istifa ediyordu!
Şimdi Londra'nın 100 milyon sterlinlik malikanelerinde bu konuşuluyor. 2012 yılında BANKANIN birçok kirli işe bulaştığı iddialar arasında. Epstein'in sisteme dahil ettiği işadamlarının önü Barclays sayesinde açılıyordu.
Kara para bir şekilde sisteme sokuluyordu. O dönem şirketin yönetim kurulu başkanı olan Marcus Agius, şaşılacak bir şekilde Türkiye ziyaretinden sonra istifa etmişti. Tabii biz bunu yine ıskalıyorduk! Marcus Agius çok önemli bir isimdi. Barclays'e gelmeden önce BBC'nin yönetim kurulundaydı. Ama onu asıl değerli kılan eşiydi. Çünkü Agius, KATHERİNE de ROTHSCHILD ile evliydi! AİLENİN DAMADIYDI yani...
Agius, o kadar baskı altında istifa etmemiş son bir umutla Türkiye'ye gelmişti.
Birçok sektörde yatırımı olan, çok öne çıkmasa da bankacılık alanında da özel bir yerde tutulan o kişiyle BODRUM'da bir araya geldi! O kişiyle Bodrum'da yaptığı görüşmeden sonra Londra'ya dönmeden önce istifa kararı aldı. O kişi de yine çok ama çok özel biri olan Felix Sater'di! Yazdığım ikinci önemli isim de Sater'di! Epstein'le birlikte yani... Rusya'da da Amerika Birleşik Devletleri'nde de çok etkin olan Felix Sater bu istifanın neresindeydi? Bilen yok! Ama Epstein de Sater de çok özel VIP ilişkilerin tasarımcısıydı! Sater için BELGESEL bile yapıldı. Düşünün önemini...
Ancak günümüzde Barclays'le ilgili yaşanan sıkıntının Jes Staley'nin geçmişten beri sürekli güç kazanmasıyla ilgili olduğunu biliyoruz. Jes Staley, bugün 63 yaşında. Barclays'a girdiği gün 29 yaşındaydı. Marcus Agius, Staley'nin özel biri olduğuna inanıyordu. Aile içinde güçlenmesini de Marcus Agius sağlıyordu. STALEY, BOSTON'da doğan bir AMERİKALIYDI!
Malikanelerde sorulan soru şu:
Acaba Staley de BODRUM'a gidip orada özel bir görüşme yapacak mı? Marcus Agius, kesinlikle Staley'e istifa etmesi gerektiğini söyledi. Epstein olayı kapanmadı.
İstifa etmediği her gün için risk çoğalıyor. Elinde nasıl bir bilgi var bunu da sadece kendisi biliyor. Her neye güveniyorsa istifa etmedi!
Ancak Barclays üzerinden çok önemli gelişmeler olacak. Bu gelişmeler belki de İngiltere Kraliyet ailesini de etkileyecek. Epstein üzerinden Kraliyet'in üzerine bir dalga geldi. Prens Andrew'in skandalları Kralice II. Elizabeth'in dahice adımlarıyla kapatıldı. Ancak Barclays üzerinden ailenin kara para aklamanın merkezi olduğu iddiası gündeme gelir mi? Bu önemli bir soru işareti.
Londra'da parayla dans edenlerin korkusu Coronavirüs değil. Coronavirüs'le başlayan süreç çok önemli gelişmelere sahne olacak. Ancak Coronavirüs öncesi patlak veren skandal yani Epstein'in infazını asfaltın ısıtılması olarak düşünün. Çünkü Epstein'i öldüren güç, Coronavirüs'ü de kurgulayan ekibin bir parçası.
Londra belki de son 200 yıldır dünyanın merkeziydi. Ancak günümüzde bunu değiştirmek isteyenler, Washington'da yaşıyor.
İki başkent yeni düzen için karşı karşıya. Hiçbir adım tesadüf değil.
Washington bir adım attığında Londra karşılık veriyor. Ya da tam tersini görüyoruz. Kolay değil 200 yıllık bir düzene saldırı var.
Hem de hiç alışık olmadığımız bir silahla. Virüsle dünyanın geleceği şekilleniyor.
Finans sektöründe önemli aktör olmanın bugün için büyük şans olduğunu sanmıyorum. Hatta en riskli alan bugün önemli bankaların CEO'ları. Çünkü paranın hedef olduğu bu günlerde geçmiş onların peşini bırakmayacak. SAVAŞ her yerde. Daha çok paranın üzerinde!
CORONA da işin bahanesi...
Maalesef böyle...
NOT: Felix Sater hem NAT ROTHSHILD ile hem de TRUMP ile yakındı! Ayrıca Trump gençliğinde Ghislaine Maxwell'e hiç uzak değildi. İçinden çıkılamayan konu da bu! Kim kime yakındı!
Londra-Washington arasındaki trafik çok ama çok yorucu ve yıpratıcıydı!
SAVAŞIN ANA KUMANDA MERKEZLERİYDİ ne de olsa!
Ayrıntılar için lütfen tıklayın.