İlk füze

ABD'NİN İran'ın en önemli isimlerinden Kasım Süleymani'yi suikastla ortadan kaldırması dünyada manşet.
Herkes "Şimdi ne olacak?" ve "ABD bunu neden şimdi yaptı?" sorularının cevaplarını aramakta... Kasım Süleymani ortada olan biriydi! Ortadoğu'da girip çıkmadığı yer de yoktu.
ABD gibi diğer istihbarat kuruluşları da izliyordu! Şimdi rahatsızlık veren neydi? Bu sorunun cevabı, olanları ve olacakları anlatır!
İran değişik ilişkilerin yuvalandığı, değişik devlet sistemi olan bir ülkedir. Kasım Süleymani'nin ölümüyle pek çok şey yazılıp çizilmeye başlandı. Ancak böylesine DERİN bir AKLI olan İRAN'ın ilkokul mezunu bir ismi alıp yukarılara neden taşıdığını anlamadım.
Anlamam da zor! Suikasttan sonra açıklamalara baktım...
Kim desek veriyor, kim tepki gösteriyor diye... Çin örtülü destek verirken RUSYA açıktan KAHRAMAN ilan ettiği Süleymani'yi koruyordu.
ABD'ye ateş püskürüyordu!
"DEAŞ ve EL KAİDE ile mücadele eden çok başarılı bir askerdi... ABD'nin dar görüşlü adımları ciddi tehlikelere gebe..." sözleriyle tepkilerini gösteriyorlardı... Hemen notlarıma baktım... Bir iki yıl önce Kasım Süleymani'nin Moskova'da PUTİN ve ŞOYGU ile görüştüğünü hatırladım. İnkar edilse de ABD istihbaratı görüşmeyi biliyordu.
Sızdırıyordu...
Bu pencereden olaya bakarsak karşımızda ilginç bir tablo çıkmakta...
Kasım Süleymani'nin hayatını, yükselişini, gücünü yakından incelersek, bölgedeki hiçbir şeyin göründüğü gibi olmadığını anlarız. Burası ORTADOĞU neticede...
İlkokul mezunu bir inşaat işçisi nasıl oluyor da İran'da en güçlü cumhurbaşkanı adayı haline geliyordu? Suikasttan sonra sorulması gereken diğer soru da buydu!
Kasım Süleymani, 15 Aralık-1 Ocak tarihleri arasında İdlib, Afganistan'ın Tacikistan sınırındaki Badakşan, Gazze, Beyrut, Sana ve son olarak öldürüldüğü Bağdat'ta bulundu. Gazze'de dalından düşen bir yapraktan haberi olan İsrail'in, Süleymani'nin ziyaretinden nasıl haberi yoktu?
Bu mümkün müydü? Sanırım değil! Bu ihtimalin imkansız olduğunu düşünürsek demek ki, İsrail içindeki bir grup da Süleymani'nin büyümesini istiyordu. İlkokul mezunu olan Süleymani genç yaşında Ayetullah Ali Hamaney ile tanıştı. Çok aktif olmak istiyordu. Uyduruk rütbelerle İran Devrim Muhafızları Kudüs Gücü Komutanlığı'na yükseltildi. İlkokul mezunu Süleymani, İran'ın kirli işlerinin lideriydi... YÜKSELİŞ NASIL GERÇEKLEŞİYORDU! Bilen yok...
Şii'leri bir araya getiren ve kendileri gibi Müslüman olan Sünniler'in öldürülmesi için yüzlerce ekip kuran Süleymani'nin infazı, Pentagon'un bölgede ne kadar etkin olacağının işaretiydi.
Çünkü Rusya-İran ve Çin denklemi güçleniyordu. ÜÇ ÜLKENİN birlikte yaptığı son deniz tatbikatı tansiyonu iyice yükseltmişti... Esad'ın İdlib'deki tüm katliamlarını Süleymani'nin ekibinin yaptığı ileri sürülüyordu. Aynı şekilde Badakşan, Gazze, Beyrut ve Sana'da da birçok operasyonun merkezinde Süleymani vardı.
Rusya da Çin de Süleymani'ye destek veriyordu. Hatta DEAŞ'ın Çin yakınlarında ortaya çıkması nedeniyle Süleymani Badakşan'ı ziyaret etmişti. BADAKŞAN'daki ÇİN üssü de ABD için tehditti. Bu üs Çin'in bölgedeki gözüydü...
Putin ve Çin Devlet Başkanı Şi Cinping, hatta görevden alınmasaydı İngiltere Başbakanı Theresa May de Ruhani'den sonra Kasım Süleymani'nin cumhurbaşkanlığına onay verecekti. Süleymani'den sonra İran'ın nasıl bir hal alabileceğini düşünmek bile çok zordu. İşte Putin, Şi Cinping ve Theresa May'in Süleymani'yi büyük oyuna almak istemesi, Pentagon'u harekete geçirdi.
Pentagon, istediği anda Süleymani'yi infaz edebilirdi. Çünkü bugün İran Genelkurmay Başkanlığı'ndaki çok önemli bir masa, emirleri Pentagon'dan alıyor. İran ordusunun kullandığı silahların içinde ABD menşeili olanlar hiç az değildir! Nasıl oluyordu bu!
O masa, Süleymani'ye istihbarat sağlayan bir masaydı.
Gazze'ye gitmesini sağlayan güzergahı hazırlayan da Tel Aviv'den desteği alan da o masaydı. Şimdi Pentagon öncelikli olarak 12 ülkeyi Washington eksenine yanaştıracak planı, Süleymani ile başlattı. Amaçları bu! İran, Irak, Suriye, Lübnan, Libya, Somali, Sudan, Fransa, Tunus, Cezayir, Kıbrıs ve Türkiye... Pentagon, dolayısıyla Washington, daha da net adımlar atacak. İran ve Irak gibi merkezlerde çok ciddi, sert hamlelerde bulunacak. Bu iklimin beklentisi doğrultusunda Washington, İran'ın kendilerine ciddi bir misilleme yapmasını istiyor. Eğer ciddi misilleme gelmezse, ABD kendi yapacağı büyük bir saldırı ile İran'ı, Rusya ve Çin'den kopartacak.
ABD kendine zarar verme konusunda eşsizdir! İKİZ KULE saldırılarında olduğu gibi... ABD bu planını hayata geçirirken Rusya ve Çin'e karşı da adım atacak.
Rus Gazprom, İngiliz- Hollanda ortaklığı Shell, Avusturya şirketi Omy, Fransız Engie, Alman şirketleri Uniper, Wintershall, İtalyan Saipem ve İsviçre Allseas Washington'ın hedefinde. Bu şirketler Kuzey Akım-2 için bir araya gelmişti.
Ciddi yaptırımlarla karşı karşıya kaldılar. Bu şirketler açık şekilde Pentagon tarafından tehdit edildi. Eğer projeden çekilme yönünde bir işaret vermezlerse, PENTAGON daha saldırgan bir tutum içine girecek...
Tansiyon artacak. Kasım Süleymani'nin infazı ile Kuzey Akım-2'de yer alan şirketlere uygulanan yaptırımlar aynı planın detayları.
ABD Savunma Bakanı Mark Esper'in de "Oyun değişti" cümlesi, 2020'nin çok daha savaş ve kan döküleceğinin kanıtıydı.
22 trilyon dolar borcu olan Amerika Birleşik Devletleri, enerjiyi kontrol etmek için ilk füzesini Süleymani için kullandı.
Amerika Birleşik Devletleri, tek kurtuluşun Akdeniz olduğunu biliyor. O nedenle öncelikli hedef içinde yer alan 12 ülkenin birçoğu Akdeniz'e sınırı olan ülkeler.
Ortadoğu merkezli bir karışıklığın petrol fiyatlarını 100 doların üzerine çıkartması da ABD için çok önemli.
Petrolün varili 100 doların üzerinde olursa, Çin için zor günler başlar. Elbette burada Rusya biraz güçlenir ama onun da ihraç edeceği petrol ve doğalgaz sınırlandırıldığı anda Rusya da beklenen finans gücüne ulaşamaz.
Sovyetler Birliği'ne karşı koz olarak kullanılan Soğuk Savaş dönemi, şimdi Avrasya için revize edildi. Tabii Soğuk Savaş, çok sıcak yaşanacak bu kez.
Bütün bunlar ABD'nin planı...
Hayata geçip geçemeyeceğini göreceğiz... Ama ilk füze atıldı mı? ATILDI! İzleyelim...