TÜRKİYE'DE bizler gizli kalmış, ulaşılamayan ilişkileri bilmeyiz. Hangi hanedanlar, hangi beylikler, hangi prenslikler, hangi krallıkların soyu ve uzantısı vardır. Yazılı kaynaklarda çok rahat bulma imkanımız olmayan çok şey vardır da bilmeyiz.
Mesela
SELÇUKLU DEVLETİ silindi gitti!
Peki geriye kimse kalmadı mı?
Karaman Beyliği çöküp gitti, silindi.
Tarihin sayfalarında kendine bir yer buldu! Peki koskoca beylikten kimse mi kalmadı geriye! Kırım Hanlığı vardı mesela! Ne oldu, eriyip suya mı karıştı! Ege'deki beylikler, göç dalgaları, Orta Asya'dan gelen akınlar, Mezopotamya'daki hareketlilikler ve oluşumlar ne oldu? Bilmeyiz... Bilgilere ulaşma şansımız da yoktur.
Geniş kalabalıkların bilmesi de istenmez sanki. Ama
YOK OLDU diye tanımladığımız varlıklar başka şeylere dönüşmüştür!
Başka bir
BİÇİMDE yola devam etmiştir. Bu
AVRUPA'da da böyledir. Onca krallık, derebeylik, prenslik, hanedanlık ne oldu? Yer yarılıp içine girmedi ya...
Değil mi!
BU HANEDANLAR arası evlilikler hem sermayeyi yani parayı hem de gücü yani siyaseti beraberinde getirdi.
Dün de bugün de...
Bu hanedanlar arası kavgalar dün de bugün de sürmektedir...
Başka başka biçimlerde...
İttifaklar halinde mücadele devam etmektedir...
Burada da başka yerde olduğu gibi
ÖNEMLİ SOYLARDAN gelen isimler vardır. Çok bilinmez ve öne çıkartılmaz. Ama devletin çekirdeğinin içindedirler...
Ve dünyada da uzantıları, bağ kurdukları isimler, soylar bulunmaktadır...
Bir de bu
SOY hattının değişik bir hali olan oluşumlar vardır. Bilderberg gibi...
Geçtiğimiz hafta yapıldı.
Yine çok önemli kararlar alındı. Her zamanki gibi açıklanmadı.
Açıklanmaz da...
Bilderberg'in sıradan olmadığını, hala yeni dünya düzeni için karar verici olduğunu söylemek belki bu oluşumun reklamı gibi algılanıyor. Ancak durum böyle.
Reklam da olsa algı da olsa gerçek bu! Detaylar bize bunu söylemekte. Tesadüflere inanmamak çok önemli. Çünkü tesadüflere inanmak, yanlış sonuçlara götürür.
İşte Bilderberg de tesadüflerin olmadığının kanıtıdır.
NATO eski genel sekreteri ve Bilderberg üyesi Willy Claes,
"Bilderberg toplantılarının uluslararası politikaları belirleme gücü olmasına rağmen daima inkar edilir. Katılımcılar da toplantı sonrası gerekeni yaparlar" dedi. Gerçekten kim katılırsa
katılsın çıkışta hiçbir soruya
cevap vermez...
İlk toplantısını 1954 yılında yapan Bilderberg Grubu'nun kurucuları Lord Denis Healey, Joseph Retinger, David Rockeffeller ve Hollanda Prensi Bernard'dı. Bilderberg, adını 1954'te toplantının yapıldığı otelden alıyor. 100 kişinin katıldığı toplantılar yılda bir kez yapılıyor ve 2.5 gün sürüyor.
Kabaca olanlara bir bakalım.
Kısaca hatırlayalım...
1991'de, o gün için hiç tanınmayan Arkansas Valisi Bill Clinton, Bilderberg'e katıldı. Bir yıl sonra Beyaz Saray'da ABD Başkanı oldu. Şaka değil gerçek bu! Bu toplantıda
IRAK'A MÜDAHALE ve
SADDAM'ın devrilmesi de görüşüldü.
Belki aradan 10 yıl geçti ama sonuçta o masadaki karar kendini gösterdi! Sanırım 1991'de Baden Baden'de (Almanya) yapılan toplantıda
VAHİT HALEFOĞLU ve
TURGAY ÖZÇERİ gibi isimler Clinton'un takdim edilmesine tanıklık ettiler...
Neyse...
Devam edelim...
1993'te İşçi Partisi'nin küçük bir üyesi olan ve hiç tanınmayan Tony Blair, Bilderberg'e katıldıktan kısa bir süre sonra İngiltere Başbakanı oldu.
1999'da Belçikalı sanayici ve Bilderberg Başkanı Etienne Davignon
(ayrıca bir AB komisyon üyesi), Bilderberg üyelerinin EURO'nun kabul edilmesini sağladığını açıkladı.
2005'te Angela Merkel'in Bilderberg'e katılmasıyla birlikte Almanya Şansölyesi, "Avrupa'nın lideri" oldu.
2008'de Senatör Barack Obama, Virginia'daki Bilderberg toplantısına katıldıktan sonra ABD Başkanı olduğunu öğrendi. 6 ay sonra da ABD Başkanı olarak Beyaz Saray'a yerleşti.
2009'da Bilinmeyen Belçikalı politikacı Herman Van Rompuy, Bilderberg'e katıldı ve ardından Avrupa Komisyonu Başkanı oldu.
2011'de Goldman Sachs'ın önemli ismi Mark Carney, Bilderberg'e katıldı ve ardından İngiltere Merkez Bankası Başkanı oldu.
2011'de Bilderberg toplantılarına katılan Mario Monti, Berlusconi'yi devirdi ve Başbakan oldu.
2014'te Rothschild ailesinin özel bankacısı olarak bilinen Emmanuel Macron, hızlı bir başlangıç yaparak Bilderberg'e katıldı. 3 yıl sonra yani 2017'de Fransa Cumhurbaşkanı oldu.
Bu listeyi belki 500'e çıkartabiliriz. İngiltere'de başbakanlık yapmak için Bilderberg'e katılmak gerekir. Theresa May'in yerine geçecek kişiyi bulmak istiyorsanız, adayların Bilderberg toplantılarına katılıp katılmadığını araştırmak yeterli.
Bilderberg toplantılarına katılan 93 kişinin başbakan veya cumhurbaşkanı olması da tesadüf değildir. Bilderberg toplantılarına katılıp bakan olanların sayısı ise 900 civarında. Şimdi bu yeni denge için Bilderberg toplantılarında çok önemli katılımcılara yeni görevleri verildi. Kesinlikle yeni başbakan ve başkanlar çıkacak.
Bu Türkiye'ye yansıyacak mı?
Yansıtmak için gelecekler mi?
İstedikleri isimlerin önünün açılmasını sağlayacaklar mı?
Bunu yaşayıp göreceğiz.
Ancak
İRAN MÜDAHALESİ, İSTANBUL SEÇİMLERİ ve AKDENİZ masaya
getirilen konuların en
önemlileri... Önemli konuların
hepsi
TÜRKİYE ile ilgili...
Bilderberg'te
TÜRKİYE adına söz söyleyen ve etkili isimleri düşünecek olursak, yaptıkları ziyaretlere de odaklanırsak
İSTANBUL seçimlerinin çok çekişmeli olacağı da kesin...
Daha da açık yazacak olursak Bilderberg Grubu
İSTANBUL seçimlerinde
AK PARTİ'nin tamamen karşısında!
Dev şirketler, onların CEO'ları ve arkadaki
BARONLAR, KONTLAR İstanbul ile Türkiye'de başka bir sayfa açmak isteyecekler gibi.
Bu yönde fazlasıyla işaret de var...
İstanbul ile başlayan bir rüzgar hedeflenmekte.
PARASAL SIKIŞTIRMA ile de
AK PARTİ'nin elini kolunu bağlamak gibi niyetleri olduğu da ortada...
23 Haziran da 24 Haziran da çok önemli...
Belki bize hiçbir şey yansımaz, yansıtamazlar!
Ancak bilmeliyiz ki
TÜRKİYE Bilderberg'in gizli manşetiydi!
Bakalım...