Kıbrıs planı

İSTANBUL seçimlerinin tekrarı, S-400'lerin teslimi, arkasından S-500 projesi, NATO-BATI-Türkiye ilişkileri...
Son haftalarda bütün manşetler bunlar. Herkes bunları konuşmakta. Tabi bir de BATI'nın ekonomik sıkıştırmasını unutmayalım.
Türkiye kendi rotasında ilerlemek istediği an gelmekteler, gelmek için ellerinden geleni yapmaktalar...
Kaç zaman önce yazdım bilmiyorum. Önemli de değil.
ANCAK Kıbrıs ve DOĞU AKDENİZ sadece bizim için değil bütün büyük oyuncular için olmazsa olmaz...
Önümüzdeki günlerde tansiyonun tırmanacağı adres KIBRIS olacak...
Geçtiğimiz aylarda KIBRIS'a bir günlüğüne gitmiştim! Orada garip ilişkiler, garip bir trafiği gözlemlemiştim. BATILI büyük oyuncuların BÜYÜKELÇİLERİ oralarda cirit atıyordu! Günlük akış bile bir hazırlığı işaret ediyordu yani...
Neyse...
Açalım biraz...
Birleşik Kıbrıs Devleti...
Bu isim ilk olarak geçen yıl "Center for Strategic and International Research" adlı düşünce kuruluşundaki bir raporda söylendi.
Akdeniz'deki en önemli kara parçası olan ve bugün iki devletli bir çözümsüzlük süreci olarak görülen Kıbrıs Adası'nda "Birleşik" devlet için karar alındı.
MASAYI kuranlar böyle düşünüyor yani... Bunun için start verildi. Bu konuda Kuzey Kıbrıs ve Güney Kıbrıs'taki eğitim kurumları hazırlandı.
Gelecek yıl eğitim dönemi başladığı andan itibaren Kıbrıs'ın her iki tarafında da öğrenci hareketlerini, ciddi eylemleri göreceğiz.
Birleşik Kıbrıs fikrini savunan gençler, politikacıları yönlendirecek.
Washington, bu sayede Akdeniz'in en büyük gücü olmak isteyecek. Plan bu!
Çünkü bugün için devlet olarak tanınmayan Kuzey Kıbrıs, Washington tarafından ihya edilecek. Washington, Birleşik Kıbrıs döneminden sonra Kuzey tarafa 240 milyar dolarlık yatırım yapacak.
Bu Kuzey tarafının güçlenmesini, Birleşik Kıbrıs olarak da BM'ye bağlı devletler tarafından tanınmasını sağlayacak.
Buralarda çok konuşulmayan bu senaryoyu pek çok isim satın aldı!
Kuzey Kıbrıs'taki siyasetçilerin önemli bir çoğunluğu Washington'ın teklifini kabul etti. Peki, bu ne anlama gelir?
Hayata geçmesi kolay olmasa da bu durum bize sıkıntı verir! Türkiye, KIBRIS açıklarında petrol ve doğalgaz zenginliğini kimseye bırakmayacağını dünyaya ilan etti. Koca bir zenginlik orada yatıyor. Sırtımızı dönüp gidecek halimiz yok.
Ancak Washington bunu BİRLEŞİK KIBRIS ile aşmanın yollarını aramakta!
Bugün Forbes listesinde yer alan 11 Amerikalı işadamı, haftalar önce kendilerine sunulan teklifleri sonuçlandırdı. Amerikan DERİN DEVLETİ, bu işadamlarına Güney Avrupa, Afrika ve Ortadoğu merkezlerini, Kuzey veya Güney Kıbrıs'a taşımalarını teklif etti. 11 işadamı da bu teklifi kabul etti.
Amerikan devleti, sağlayacağı özel finansmanlarla bu şirketlerin tüm kayıplarını karşılama sözü de verdi. Bilişimden, enerjiye, finanstan sağlık sektörüne kadar Amerikan şirketleri Kıbrıs adası için hazır.
Ancak cevap veremedikleri önemli bir soru var!
"Türkiye, bu konuda nasıl bir adım atabilir?" Bu sorunun pek cevabı yok. Türkiye'nin Kuzey Kıbrıs'ta askeri varlığı var.
Donanmamız orada!
Sınırımız orada!
Tarihimiz orada!
Ve S-400'ler gelirse onlar da orada!
Bu durum, Birleşik Kıbrıs'ın önündeki en büyük engel.
Washington'ın buna karşı nasıl bir plan yaptığı konusunda açıkça bir bilgi yok. Ancak sızıntılara göre önemli bir plan üzerinde yürütülen bir çalışma var...
TÜRK ASKERİ ORADA OLDUĞU SÜRECE ADIM ATAMAZLAR!
HİÇ KİMSE ATAMAZ!
Birleşik Kıbrıs da sadece masada kalır.
Washington, Türkiye ile bu konuda anlaşmak istese de bu fikir ilk gün itibariyle kağıt üzerinde kaldı.
Küçük dilimi Türkiye'ye vererek anlaşma olmayacağını en iyi ABD biliyordu!
Türkiyesiz bir çözüm isteyen Washington'a karşı çok sesli bir Avrupa Birliği tepkisi de yok.
Avrupa Birliği de aslında Birleşik Kıbrıs istiyor.
Tabii, Washington'da planlanan bir Birleşik Kıbrıs Devleti değil.
ABD'nin Ortadoğu, Afrika planlarının tamamının merkezinde Kıbrıs yatmaktadır.
Kıbrıs'ın bulunduğu Akdeniz'in yeraltı zenginliklerinin dışında, çok önemli jeo-stratejik konumu da ortada! AKDENİZ'in en büyük UÇAK GEMİSİ ADETA!
Bugünlerde ABD'de KIBRIS yine masada.
İlk gündem maddesi...
Washington da Akdeniz'de sıcak bir hamle peşinde...
Bu Türkiye'ye mi karşı, yoksa başka bir güç gösterisi mi olacak? İşte bu da önümüzdeki günlerde "Center for Strategic and International Research"ta yapılacak toplantılarda netleşecek.
Sadece Washington KIBRIS'ta olmak istiyor. Büyük ısrarla.
Kendi çıkarları için elbette. Biz de daha geçtiğimiz hafta DONANMAMIZLA GEREKEN MESAJI GEREKEN ADRESLERE VERDİK...
Ancak şunu unutmayalım...
Kıbrıs gelecek 100 yılın düğüm noktası... Bu nedenle ANKARA, AKDENİZ'deki tehlikenin farkında! BATI'nın iştahının farkında!
Türkiye'nin, BATI ile NATO ile arasına mesafe koyarken S-400 planını devreye sokmak istemesi de anlamlı... Herkes kendi çıkarı için adım atıyor. Türkiye ise koca adımlarla yürüyor...
Kısır tartışmalardan, siyasi çekişmelerden uzaklaşıp bakınca bu ortada! İçeride de bunların daha sık konuşulması gerekmekte...
Dışarıda bunlar yazılıyor, söyleniyor.
Tehlike nerede, bilinse iyi olur!