Game over
Öldü mü kaldı mı bilen yok hala! Bu iklimde yazacaklarımı ertelemek zorunda kaldım... Yani TİYATRODAN fırsat bulamadım!
ABD Başkanı Trump geçtiğimiz hafta, kendisini eski başkanlarla aynı masada gösteren bir tabloyu Beyaz Saray'a taşıdı. Ve anında SOSYAL MEDYADA ortalık karıştı.
Resimde Trump, eski Cumhuriyetçi başkanlar Abraham Lincoln, Ronald Reagan ve Richard Nixon'la oturuyor. Cumhuriyetçiler Kulübü adlı resim, ressam Andy Thomas'a ait. Missouri'de yaşayan Thomas, Time dergisine, eserinin Beyaz Saray'da sergilenmesine çok şaşırdığını söyledi. En çok konuşulan ise arkada tam olarak görülmeyen bir HANIMEFENDİ! Herkes o hanımefendinin kim olduğunu merak etti. KADIN BAŞKAN YOLDA MIYDI? Hillary Clinton olmadığı açıktı zaten. Peki kimdi o?
Eylül'ün ortalarında yine BM TOPLANTILARI için NEW YORK'taydık... Saat farkından dolayı sabah erken kalkıp yazımı yazıyor, gazeteye geçiyordum.
Sonrasında orada olup biteni takip ediyordum. Sanırım ziyaretimizin ikinci günüydü. Sabah erken çalan telefonları açmama gibi bir felsefem olmasına rağmen ısrar karşısında dayanamadım. Kim olduğunu merak ediyordum. Numara tanıdık değildi. AÇTIM! Karşımdaki ses bir dostuma aitti. Sabah erken aradığı için özür diliyor ama ayakta olduğumu da biliyordu! "VAKTİNİ FAZLA ALMAYACAĞIM" dedi.
Şaşırmıştım. "Öğleden sonra seni biri bekliyor gidersen çok ama çok iyi olur" dedi. Sabahın erken saatleri bütün gücümle yazıya odaklanmışken bir görüşme var ve ben bilmiyorum. Aklım karışmıştı.
Baktı cevap veremiyorum. "Kaldığın otele 5 dakika. HANIMEFENDİ ODASINDA SENİ BEKLİYOR" cümlesini duydum... Kim o? diye soramadan Nikki Haley ismini ortaya attı. İyi de tanışmıyordum. İzlemem gereken görüşmeler vardı. Pek sıcak bakmadım. Bunu da hissettirdim...
Israr etti, söz vermeden telefonu kapattım. Ancak kapatırken ÇOK ÖNEMLİ BİR ŞEY SÖYLEDİ: SENİ YENİ DÖNEMDEKİ BAŞKAN İLE TANIŞTIRMAK İSTİYORUM, AZ ŞEY Mİ BU?
Trump'ın TABLOSU tartışılırken tanışamadığım Nikki Haley geldi aklıma.
O tablodaki isim o mu acaba?
Bendeki bilgiyi paylaştım! İzliyorum.
Sizde ileride hatırlatırsanız iyi olur...
Devam...
Kaşıkçı olayı ile gündeme gelen VELİAHT PRENS SELMAN'a gidelim. İddialara bakalım. En ilgincini paylaşmak istiyorum.
Bakalım neler söyleniyor yazılıyor.
ABD Başkanı Trump'ın 2017 Mayıs ayındaki Suudi Arabistan ziyareti, yeni dünyanın ilk resmi adımıydı. O gün Kral Selman'la yapılan görüşmelerden daha çok birkaç gün sonra Veliaht Prens olarak atanacak Prens Selman'la kurulan temas önemliydi. Prens Selman, Pentagon'un Arap NATO'su fikrini en çok destekleyen kişi olduğu için Veliaht olacaktı. O gün Prens Selman, Middle East Strategic Alliance (MESA) Ortadoğu Stratejik İttifakı'nın da en önemli ismi olarak öne çıkacaktı. Öyle de oldu. Prens Selman, verilen söz üzerine Haziran ayında geleceğin kralı olarak görev aldı. Ardından prenslere yapılan operasyonlar, yeni prensin daha güçlü olması içindi.
Pentagon tam destek veriyorken, Prens Selman bir anda İngiltere ile de yakın olmaya karar verdi.
Selman için kurgulanan gelecekte, onun İngiltere ile yakınlaşması ön görülmüyordu.
Çünkü Arap NATO'su, İngiltere'nin Ortadoğu ve özellikle Akdeniz'deki gücünü azaltmak için önemli bir argümandı. Belki İngiltere, Kıbrıs üzerinden Akdeniz'de hep var olacaktı ama çevrelenmiş bir Kıbrıs, İngiltere'nin planladığı Akdeniz'i onların önüne pasta ile sunulmasını engelleyecekti. ABD Dışişleri Bakanı Pompeo, aşırı derecede İngiltere karşıtıdır. Öyle büyümüştür, fikri de asla değişmeyecektir.
Eylül ayındaki BM Genel Kurulu kapsamında Bahreyn, Mısır, Ürdün, Kuveyt, Umman, Katar, Suudi Arabistan ve BAE'nin dışişleri bakanlarını ağırlayan Pompeo, İngiltere'yi bölgede istemediklerini söyledi. Toplantıdaki Kuveyt, Katar, Umman ve Ürdün bu durumdan biraz rahatsızlık duysa da tepki gösteremediler. Arap NATO'su için planlanan süreç ilerlerken, Selman'ın 28 Eylül'de Suudi Arabistan Genelkurmay Başkanı Ruveyli'yi görevden almayı planladığını söylemesi ABD'nin kızgınlığını arttırdı.
Çünkü Ruveyli, ABD Savunma Bakanı Mattis'le gün aşırı telefon konuşması yapan biridir. Mattis, çocuklarıyla bile bu kadar sık görüşmez.
Ruveyli'yi görevden almak isteyen Selman, İngiltere ile yakın olan bir generali bu göreve getirecekti.
Pentagon, Selman'ın anti Amerikancı açıklamalarıyla birlikte yeni bir yol belirledi.
Selman için gelecek pek parlak değil. Çünkü Arabistan'da sistem artık Pentagon'a yakın işliyor.
Bunun için çok kan döküldü ve Pentagon kolay kolay burayı bırakmaz. Gerekirse, Arabistan'la Yemen'i savaştırır, gelecekteki bölünme planını daha da öne çeker ve istediğini alır. ABD, Yemen konusunda Arabistan'ın yanında dururken, Yemen'deki tüm silahların Amerikan malı olmasında bir gariplik yok mu? Aslında yok.
Oyunu istediği gibi şekillendiren ABD; Yemen'i de elinde bir güç olarak, Arabistan'ı yönlendirmek için tutuyor ve destekliyor.
Ocak 2018'de Yemen Genelkurmay Başkanı Tuğgeneral Tahir el-Ukayli'nin tedavisi nerede yapıldı? Suudi Arabistan'da...
Yemen'den Arabistan'a giden uçak nereden geldi? Türkiye'deki Amerikan üslerinden kalkan özel bir uçak, Yemen'den Ukayli'yi aldı ve Arabistan'daki hastaneye götürdü.
Prens Selman bunları gayet iyi biliyor ve gücünün de sadece petrolden geldiğinin farkında.
Selman için büyük sıkıntılar görünüyor, Saray içi darbe girişimini önemsemek gerekiyor. Selman eğer İngiltere ile birlikte yeni bir planın içinde yer alıyorsa, 35 yaşını göremeyeceği kesin. Bunu anlamak için büyük stratejist olmaya da gerek yok. Her şey ortada. Arap NATO'su için Pompeo çok önemli adımlar attı. Daha da hızlanacak bu adımlara, İngiltere'nin nasıl bir cevap vereceği de belirsiz. Çünkü Arap NATO'su özellikle Akdeniz için planlandı. Akdeniz'e yeni bir güvenlik birimi olacak bu plana karşı çıkan kim varsa, geleceği tehlikede.
Arap NATO'su Pentagon'un 20 yıllık planıydı. Bunu engellemeye kalkanlar hedefe konulacak. Prens Selman'ın attığı adımların da Arap NATO'su için risk olduğunu gören Pentagon, daha da sertleşecek.
Prens Selman'ın tutuklattığı bazı prensler, uluslararası mahkemelerde dava açmaya hazırlanıyor. Eğer Pentagon, Selman'ı bitirmek isterse bu davalar hızla açılacak ve Selman suçlu ilan edilecek. Sadece Selman değil, ekibi de ABD için risk! Çünkü bu yeni yapı, ABD'nin planladığı ancak beklemediği sonuçları ortaya çıkartacak hale geldi. Bu da ABD Savunma Bakanlığı'nda büyük rahatsızlığa neden oldu. Çünkü Selman Pentagon'la çalışıyordu ama kendi isteğiyle istifa etti. Pentagon'un Akdeniz ısrarını anlatmaya gerek yok. Akdeniz'e yakın olan her ülke özellikle Arap dünyası, yeni NATO ile ABD'nin askeri planlarına dahil olacak. Gönülsüz olanlar varsa da değişen bir şey olmayacak gibi duruyor... Çünkü Hollywood ile dünyayı şekillendiren ABD, filmin senaryosunu yazdı, oyuncuları belirledi, sahneyi de Akdeniz, Ortadoğu ve Kuzey Afrika olarak tercih etti.
Şimdi çekimler başladıktan sonra filmden ayrılan oyuncu olursa, çatışma kaçınılmaz olarak kendini gösterecektir... Prens SELMAN böyle yaptı. ARAP NATOSU ve ARAMCO olayında ABD'nin istediği gibi davranmadı. İNGİLTERE ile birlikte Rothschildler'e yakın durdu.
Pozisyonunu böyle aldı. Cemal Kaşıkçı çok derinlerdeki kavganın ardından sahneye konan bir oyundu.
Ölmüş de olabilir, yaşıyor da...
Bilmiyoruz. Ama hedef VELİAHT SELMAN'ı kontrole almak.
Bakalım daha neler göreceğiz.
Kavga çok büyük ve çok derin... Saf değiştirenler ve saf dışı kalanların kabaran listesini göreceğiz. Her geçen gün bu yönde adım atılmakta.
Bakalım filmin sonu nasıl bitecek!
Ayrıntılar için lütfen tıklayın.