Kutlasak da mı saklasak?

Bu yıl 1 Mayıs bayramı Maltepe Meydanı'nda kutlanacakmış.
Neden? Yenikapı'yı istediler de verilmedi mi?
Belki de Maltepe "işçi muhiti" sayılıyor...
Yabancı yer değil...
Böylece Taksim'de "polisten dayak yeme zevkini" yaşayamayacaklar.
Çünkü 1 Mayıs uzun süredir başka bir işe yaramıyor.
Peki kutlayacaklar da ne olacak?
Nutuk atacaklar. "Devrim yakındır" falan diye saçmalayacaklar da çıkabilir.
Parlak laflardan başka bir eylemlerini göremedik. DİSK Genel Başkanı Arzu Çerkezoğlu arkadaş, "Tüm işçileri, emekçileri, kadınları, gençleri, bu ülkenin tüm değerlerini ve güzelliklerini üreten bu ülkenin gerçek sahiplerini omuz omuza, yan yana olmaya çağırıyoruz" demiş.
Ara sıra "para isteriz" diye kendileri çalıp kendileri söylemekten başka ne yapıyorlar?
Ne yapabiliyorlar?
Hani "üretimden gelen güçle grev silahı" falan?
Hani siyasi partilerle ilişkiler?
Hani plan? Proje?
Hani somut öneriler? Talepler?
Ali Babacan bile iktidara gelir gelmez "ilk doksan dakikada yapacaklarını" sıralıyor, bu zırvanın ciddiye alınır bir yanı varmış gibi...
Sen ne yapacaksın Arzu arkadaş?
Sovyetler Birliği yıkılalı otuz yıl geçti, içinizden bir kişi oturup da "Biz neyi nerede yanlış yaptık?" diye beş dakika düşündü mü?
İçinizden bir kişi de "On dokuzuncu yüzyıl yöntemlerini unutup yirmi birinci yüzyılda ne yapılabilir?" diye kafa yordu mu?
Eee? Üretim araçlarına el mi koyacaksınız?
Cep telefonlarına falan da mı?
Bu hususta Marx da bir şey söylememiş, Lenin de!
Yoksa darbe mi yapacaksınız?
Dört tane altıpatlar tabancayla dağa çıkan çocukları hatırlıyor musunuz?
Hayır. Toplanıp dağılacaksınız.
Görevini yapmış insanların gönül rahatlığı içinde...
Ertesi gün basında resimleriniz çıkacak, kızıl bayraklar falan... Mutlu olacaksınız.
İktidara muhtıra mı verdiniz, sert mi çıktınız, tehdit mi ettiniz, ne yaptınız?
Finans-kapital size bir tarafıyla gülüyor.
Oturun da niçin bu ülkede en parlak devrinizde bile ancak yüzde 3 oy toplayabildiğinizi sorgulayın.
Hepiniz önce Kemalist, sonra sosyalist.
Bu kafayla da "anca" gidersiniz.

***

NE İŞİ VAR ORADA?
ABD'nin Ankara Büyükelçisi Jeffry L. Flake, CHP Genel Merkezi'ne Kılıçdaroğlu'yla konuşmaya gitmiş.
Neden?
Ukrayna konusunda akıl mı danışacakmış?
Fetullah selam mı söylemiş?
Yanlarında CHP'nin dışişleri bakanı Ünal Çeviköz de bulunmuş.
Yoksa ABD, Türkiye'de cumhurbaşkanlığına kimi aday göstereceği konusunda kesin bir karara vardı mı? Bir "tebliğ" mi söz konusu?
Oldu olacak mazbatasını da verseydi bari...
Meral Hanım duymasın, vallahi kıyametleri koparır.