YENİ Dünya kuruluyor. Emperyalist Batı'nın cilaları dökülüyor, güneş yeniden Doğu'dan doğarken, bölgesel güç Türkiye, yeni dünyada stratejik konumunu tahkim ediyor. Böyle bir tarihi süreçte, Emperyalist zincirleri kıra kıra yürüyen Cumhurbaşkanımız Tayyip Erdoğan, S-400'ler ve Doğu Akdeniz hamleleriyle,
ABD-NATO'yu köşeye sıkıştırdı. Dikkatinizi çekmiştir, Japonya'nın Osaka kentinde 29-30 Haziran'da yapılacak
G-20 zirvesine yaklaştıkça,
ABD-NATO-Batı'nın emperyalist iki yüzlü açıklamaları artmış görünüyor.
Çirkef tehditlerle, Cumhurbaşkanımız Tayyip Erdoğan'ın
DİK DURUŞUNU kıracaklarını sanıyorlar.
Türkiye'ye Derin ABD küresel ayarlar vereceğini sanıyor. ABD ve NATO sözcüleri birer birer torbadan çıkıyor, Pentagon küstah mektuplar yazarak, Türkiye'nin yeni dünyanın kurucu aktörü olmasının önüne kesmek istiyor.
Sanıyorlar ki, Osaka zirvesine kadar, Bağımsız Türkiye'ye geri adım attıracaklar. Başkan Tayyip Erdoğan'ın Trump-Putin-Şi Cinping ile ardı ardına yapacağı konuşmalardan, yeni dünya dünyanın koordinatlarının çıkacağını hissettiklerinden, manevralarını arttırmış görünüyorlar.
Türk Savunma Bakanlığı'na ulaşan küstah Pentagon mektubunun basına yansımasından sonra en seri cevap Rusya'dan geldi. Rusya Devlet Savunma Sanayi şirketi Rostec'in CEO'su
Sergey Çemezov: "Türkiye'ye S-400 hava savunma sistemi teslimi 2 ay içinde başlayacak" Çin Lideri Şi Cinping'le Rusya lideri Putin'in çok yakın, dostane görüşmeleri sürerken, Rusya'dan Türkiye'ye destek, bahsedilen "iki ay"ın şifresi var.
ABD'ye, dikkatli ol diyorlar.
Türkiye'nin Ortadoğu ve Doğu Akdeniz üzerinde yeni planlar hazırlayan, küresel güçlere ve özellikle de ABD'ye, Bölgesel güç Türkiye'nin stratejik konumunu hatırlatmadır.
Türkiye, Ortadoğu haritasına ve Doğu Akdeniz'e basarsa, Jeopolitik hamleleri yönlendirme şansına sahiptir. Çünkü, Türkiye Jeopolitik açıdan Avrasya'nın Kalpgâh'ında (Heartland) yer alıyor.
Yakın coğrafyamız,
Akdeniz-Kıbrıs-
Suriye-Irak-
İran-Pakistan-
Afganistan ve Doğu Akdeniz-Karadeniz deniz yolları, Erdoğan'ın Bağımsız duruşunun mercekleri altındadır.
Trump-Putin-Şi Cinping muhakkak farkındadırlar. İkinci Dünya savaşınsan sonra Berlin duvarının yıkıldığı 1989'lara kadar Türkiye,ABD-Avrupa- NATO zincirlerine mahkum yaşatıldı.
Başkan Erdoğan'ın, ABD'nin İslam dünyasına hançer olarak soktuğu İsrail'e karşı
'one minute' çekmesinden (2009) sonra, Bağımsız Türkiye bayrağı dalgalanmaya başladı.
O günden bu yana, Erdoğan emperyalist zincirleri kıra kıra yürüyor.
Takvimlerin 15 Temmuz'u gösterdiği gecesi
ABD-CIA-NATO'nun gladyosu
FETÖ'yü parçaladı.
Ülkemizi içeriden çökertemeyince sınırlarımızı terör koridoru ile kuşatmaya kalktılar. Sınırlarımız boyunca bir terör koridoru oluşturmak isteyenlerin beslediği kiralık katillerin başını inlerinde ezdik.
Fırat Kalkanı, Zeytin Dalı, Pençe harekatlarıyla terör koridorlarını paramparça ettik. İşte bu gerçekler ışığında, İstanbul seçimleri sadece İstanbul'un idaresi değildir.
Başkan Erdoğan'ın
OSAKA ZİRVESİNE GURURLA, KARARLILIKLA OTURMASININ DA ŞİFRESİNE SAHİPTİR.
23 Haziran'da Büyük Türkiye bayrağını dalgalandıran Başkan Erdoğan dalgalarının
OSAKA SAHİLLERİNE varmasına da karar verilecektir.
Trump-Putin-Şi Cinping, Erdoğan'la konuşurken, yeni dünya koordinatlarını belirlerken, İstanbul'dan gelecek dalgaların sesini çok iyi duymalıdır.
SONUÇ: Başkan Erdoğan, Ülkemizi hedef alan tüm planları nasıl büyük bir kararlılıkla bozduysa,
Derin ABDNATO'nun da,
S-400'ler/F-35'ler tezgahlarını aynı kararlılıkla bozacak.
Evet. Türkiye gücünün farkına varmıştır.
Demokratik standartlarını yükselten Türkiye, karşılıklı çıkar ve saygı temelinde dünyaya açıldıkça, bölgesel bir güç pozisyonunu
KÜRESEL OYUNCU olarak gösterme fırsatını kaçırmayacaktır.
Bağımsız Türkiye, herhangi bir kampa muhtaç, mecbur ve mahkûm değildir.