Görkemli Türkiye

TÜRKİYE'YE, Avrupa, Asya, Afrika, Amerika kıtalarından devlet başkanı yağdı. Türkiye'nin Başkanı'na tebriklerini sunmak için ülkelerini yönetenler Ankara'ya hücum edip sıraya girdi. Dünyada çok az devlet başkanına nasip olan görkemli bir kutlama trafiğini yaşadı ülkemiz. Gördüğümüz bu muhteşem manzara boşuna değil. Daha da ötesi dünyaya muazzam mesajları olan bu tablo, dosta da düşmana da parmak ısırtacak mesajlar içeriyordu. Öncelikle Ankara'ya koşan devlet başkanları Türkiye'nin bir güç olduğunu artık tescilliyordu. Yıllardır burada "Türk asrı başlıyor" diye yazdık.
Çünkü bu fotoğrafla karşılaşacağımızı biliyorduk. Yeni Türkiye'nin şahlanacağını ısrarla vurguluyorduk.
Bunun da nedenleri ve göstergeleri vardı.
Bu iddialı yaklaşımımızın açılımını da gelin biraz Eski Türkiye'ye giderek yapalım. Geçmişte Başbakanlarımız, bakanlarımız, parti liderlerimiz Amerika'ya gidiyor, bağlılık bildirmek için kapılarda bekletilip içeri alınmıyordu. Bir senatör ile görüşmek için kendini yırtıyorlardı. Bakın senatör diyorum. Onunla dahi görüşemeyip, danışmanının danışmanı ile buluşunca mutluluktan havalara uçan yöneticilerimiz vardı. Kemal Bey Eski Türkiye'de kaldığı için Amerika'da hiçbir devlet yöneticisi veya milletvekili ile dahi görüşemedi. Üç beş akademisyen, birkaç lobici ve hamburgerci ile görüşüp Türkiye'ye dönecek vizyonsuzlukta kaldığı için seçilemedi.
Erdoğan dünya devlet başkanlarını Ankara'da sıraya sokacak vizyonda olduğu için 26 yıllık iktidara koşuyor. İttihatçı, Batı yanlısı kafalar bunu görmediği sürece bu ülkede iktidar olmalarının hiç şansı yok diye defalarca da boşuna yazmadık. Amerikan basınında "Ülke tarihinde bir ilki yaşadık. Hem ABD'nin eski başkanı hem de yeni başkanı aynı anda bir başka ülkenin Yani Türkiye'nin Devlet Başkanı'nı tebrik için birbiriyle yarıştı" yorumları da tesadüf değil. Dünyada bir teamül vardır. Herhangi bir ülkede seçim yapıldığında geçici sonuçların resmi olarak açıklanması beklenir. Ancak ABD'den tebrikler daha bu açıklama yapılmadan gelmeye başladı. Biden "Devireceğim" dediği Erdoğan ile çalışabileceği günleri dört gözle beklediğini açıkladı tebriğinde. Trump "Dostum o benim" diye söze girdi, ülkesi için çalıştığını ve örnek aldığını ilan etti. Macron seçim sonuçları açıklanmadan Türkçe tebrik yağdırıp "Erdoğan ile işbirliği yapabilmek için sabırsızlığını duyurdu.
Benzer mesajlar dünyanın her yerinden sonuçlar belli olmadan sağanağa dönüştü. CHP'nin algı çalışmasında bir numara olan isimlerden biriyle sohbet ettik dün. Ona Ankara'daki Devlet Başkanları tebrik kuyruğunu anlattığımda gülerek ve küçümseyerek "Demokratik Kongo Cumhuriyeti de oradaymış" diyerek dalga geçmeye çalıştı.
İşte bu kafalar ve bakış açısı yüzünden asla iktidara gelemezler. O küçük gördükleri Kongo Cumhuriyeti 106 milyon nüfusa ve bizim üç katımız toprağa sahip bir Fransız sömürgesi. Macron Mart başında Kongo'ya giderek "Fransafrik artık bitti." diyerek bu ülkeye yalakalık yapmak için kendini yırttı. Fransafrik, Fransız aydınlarının "Fransız Afrika sömürgeciliği" adını taktığı bir benzetmeydi.
Kongo Devlet Başkanı canlı yayında milyonların önünde Macron'a ağzına geleni söyledi.
"Siz bizim babamız değilsiniz. Başka alternatiflerimizde var" diyerek Türkiye'yi işaret etti. Sömürgeci kafaya kibarca defol dedi.
Ardından Ankara'ya koştu. Bu yaklaşım, birçok Afrika ülkesinin yanısıra Balkanlar'dan Kafkaslara, Güney Amerika'dan Asya'ya kadar 21 yıl boyunca Erdoğan iktidarında ilmek ilmek işlendi. Osmanlı'dan kalan gönül birliği nakış gibi dokundu. Muazzam bir Türkiye çekim merkezi ve liderliği oluşturuldu. Bunda başta Erdoğan olmak üzere, işadamlarımızdan, siyasetçilere ve MİT Başkanı Hakan Fidan'a kadar muazzam bir dokuma ordusunun imzası vardı. O yüzden Hakan Fidan'ın da Dışişleri Bakanı olması hiç tesadüf değil. Türkiye Yüzyılı'nın alt yapısı 21 yılda oluşturulduktan sonra düğmeye basılmasının en büyük göstergesi.
Ve dahası çok güçlü bir meclis, muhalefetin istediği eski sistem gibi değil yepyeni bir oluşumla hayata geçirildi. ABD'de çoğu zaman Beyaz Saray iyi polisi oynar.
Kongre ise kötü polis görevini üstlenir. ABD Başkanı kendilerinden bir şey isteyen ülkeye "Ben hazırım ama kongre istemiyor" diyerek topu meclise atar.
Bugün bizim hükümette bir bakanlar kurulu var.
Aynı zamanda Meclis'te de eski bakanlardan oluşturulan bir kabine bulunuyor. Türkiye çok tecrübeli isimlerle hem hükümette hem de Meclis'te dünya devletlerini masada ağırlayacak.
Bugün BM dahi dünyada tüm krizlerde, en son Kosova'da olduğu gibi Türkiye ile çalışmaya mahkum. Macron'un seçim sonuçları açıklanmadan zıpçıktı gibi fırlayıp Erdoğan'ı Türkçe tebriğe boğması, Biden'ın Erdoğan'la çalışmayı dört gözle beklediğini ilan etmesi boşuna mı?
Tüm dünyada onlardan nefret edilirken, her yerde Osmanlı torunları ve lideri ayakta karşılanıyor.
S.Arabistan seçimin ertesi günü 50 milyar dolarlık inşaat projesi için 80 Türk müteahhit ile masaya boşuna mı oturuyor?
"Türkiye Yüzyılı başlıyor" diye laf olsun diye mi söyleniyor? Hasat bitti, meyve toplama günlerimiz başlıyor.
Hayırlı, uğurlu, bereketli olsun Güçlü Türkiye...