BEKİR HAZAR

Tarihi borç

TRUMP başkan olduğu dönemde "Irak'ta 1 trilyon dolar harcadık.
Askerlerimiz öldü. Kazanan şirketler oldu. Bir yerlerle savaşmamız için şirketler tarafından hala baskı görüyoruz" diyordu.
Ukrayna-Rusya savaşıyla birlikte petrol şirketlerinin kasaları tarihi rekorlara imza attı.
Sadece Amerikan şirketlerinin son altı aydaki karı 200 milyar doların üzerindeydi. "Yok böyle bir şey" idi durumlar. Çünkü "Yoktu böyle bir tarihi rekor kar." ABD Başkanı Biden'ı, savaşları seven tüm şirketler seçimde desteklemişti. Ancak bu aybaşında Biden bile isyan ediyor, "Petrol şirketlerinin bugün rekor karları, Ukrayna'daki savaşın beklenmedik bir sonucudur. Böyle bir savaş zamanında ve tarihi karların elde edildiği bir dönemde şirketlerin kendi dar çıkarlarının ötesinde hareket etme sorumluluğu vardır. Ben bir kapitalistim, şirketlerin adil karları ile ilgili bir sorunum yok ama bu kadarı da yeter." diyerek bir şeyler anlatmak istiyordu..
İngiltere bir zamanlar baharat ticaretinin yoğun olduğu dönemde, sırf şirketleri aşkına Hindistan ve Çin'e kadar gidip asker yığmıştı.
Şirketlerinin kazanması uğuruna Çin'de Afyon savaşlarını başlatmış, bu uğurda Hong Kong'u 100 yıllığında Londra'ya bağlamıştı. Bu uğurda milyonlarca insanı öldürmüş, binlerce askerini kaybetmişti.
Osmanlı'da petrol haritaları ortaya çıktığında dünyada at arabaları revaçtaydı.
Ancak geleceğin dünyasını çok iyi okuyan şirketler, Avrupa ülkelerine büyük baskı yaptı.
Otomobil yüzyılı başlıyordu. Petrole konanlar Karun gibi zengin olacaktı. Dünya enerjiyi keşfediyordu. Kuyuları ve vanaları ele alan refaha ve güce kavuşacaktı. Şirketler ve kanlı refah aşkına milyonlarca insanı öldürerek Ortadoğu'ya girdiler. Osmanlıyı parçalayarak petrol üzerinde oturan, birbiriyle husumetli Arap ülkeleri kurdular. Onların her kavgaları Batı'nın korumasına ihtiyacı doğurdu. Araplar birbirleriyle savaşırken, petrol kuyularına Amerikan ve İngiliz şirketleri "Kralları koruma bedeli" diyerek oturuyordu. Kuyular çok önemliydi. İktidara getirdikleri İran Şahı bile petrolü millileştirmeye kalkınca darbeyle indirildi. Adamı yaşatmaz, öldürürlerdi.
Dünyanın en büyük petrol rezervlerine sahip Venezuela, yeryüzünün en zengin ama en fakir ülkesiydi. Petrolünü Amerikan şirketlerine vermediği için devlet her gün milyonlarca fakir insanına kumanya dağıtmak zorunda kalıyordu. Devlet başkanı da sürekli darbe ve suikast girişimlerine maruz kalarak öldürülmek isteniyordu. Enerji uğuruna nice devlet adamları ortadan kaldırılıp mezara gömülmüştü.
Tüm bunları, Türkiye'nin bugün geldiği noktayı çok daha iyi anlayabilmemiz için beynimize yerleştirmek zorundayız. 50 yıl içinde dünya petrolden kopup yeni enerji kaynaklarına sürüklenecek. 2073'te dünyada tüm şirketlerin ve kanlı akbabaların yeni hedefi Hidrojen, Toryum, Doğalgaz ve Bor olacak.
Sadece 1 ton toryum, 1 milyon ton petrole eş değer katkı sağlayacak, nükleer gücün mihenk taşı olacak. Dünyanın en büyük Hidrojen, Bor ve Toryum rezervleri ise Türkiye'de...
Etrafındaki üç deniz de doğalgaz kaynıyor.
Dünyanın en büyük rezerv arama gemilerine sahip ülkelerden biri haline geldik. Akdeniz'de Libya'nın 200 trilyon dolarlık doğalgaz rezervlerini arama ve çıkarma ortağıyız artık.
Enerji ve tabii kaynaklar bakanı Fatih Dönmez dün Cezayir ile ortak petrol ve doğalgaz şirketi kuracağımızı açıkladı. Çok sayıda Afrika ülkesi "Türkiye ile enerji ve madenlerimizi çıkarmak için Ankara'yı bekliyoruz" diye çağrı yaparak sıraya girdi. O Afrika'da, Türkiye'nin yumuşak gücünü artık kullanması, dost eli, kazan kazan yöntemi ve gönül bağları ile Fransızlar kovuluyor. O yüzden Fransızlar önceki gün "Türkiye Afrika'da sömürgeci" diye bağırmaya başladı. Biz onlar gibi kan dökmedik, milyonları öldürmedik. Tam tersine adalet ve hakkaniyetle, sevgiyle yaklaştık.
Yıllarca ülkemizde de yatırım yaparak boru hatlarıyla ağlar ördük. Sonunda Batı'nın enerji üssü haline geldik. Türk Birleşik devletlerinin kuruluşuna adım attık. Orta Asya'daki Türk Cumhuriyetlerinin enerji rezervlerini, Azerbaycan-Karabağ üzerinden hat açarak Akdeniz'deki limanlarımıza indirecek hale geldik. Böyle bir manzara Batı'nın kandan beslenen çakallarını kahrediyor. Devletimizi yönetenleri yaşatmak bile istemezler. Artık çok olduk ve hedefiz. O yüzden Türkiye yüzyılında 2071 vizyonunu çok iyi hissetmemiz ve 50 yıl sonrasının silah sanayiinde en güçlü ülkelerinden biri olmamız gerekiyor.
Savunma sanayiine yapılan yatırımlara, içimizden saldıran ittihatçı-işbirlikçi kafaları çok iyi görmek, bilmek ve bu ülkeyi sağlam ellere teslim etmek zorundayız. Zira bu, Osmangazi'ye, Sultan Selim ve Fatihlere olan tarihi borcumuzdur.

Yasal Uyarı: Yayınlanan köşe yazısı/haberin tüm hakları Turkuvaz Medya Grubu’na aittir. Kaynak gösterilse veya habere aktif link verilse dahi köşe yazısı/haberin tamamı ya da bir bölümü kesinlikle kullanılamaz.
Ayrıntılar için lütfen tıklayın.
X
Sitelerimizde reklam ve pazarlama faaliyetlerinin yürütülmesi amaçları ile çerezler kullanılmaktadır.

Bu çerezler, kullanıcıların tarayıcı ve cihazlarını tanımlayarak çalışır.

İnternet sitemizin düzgün çalışması, kişiselleştirilmiş reklam deneyimi, internet sitemizi optimize edebilmemiz, ziyaret tercihlerinizi hatırlayabilmemiz için veri politikasındaki amaçlarla sınırlı ve mevzuata uygun şekilde çerez konumlandırmaktayız.

Bu çerezlere izin vermeniz halinde sizlere özel kişiselleştirilmiş reklamlar sunabilir, sayfalarımızda sizlere daha iyi reklam deneyimi yaşatabiliriz. Bunu yaparken amacımızın size daha iyi reklam bir deneyimi sunmak olduğunu ve sizlere en iyi içerikleri sunabilmek adına elimizden gelen çabayı gösterdiğimizi ve bu noktada, reklamların maliyetlerimizi karşılamak noktasında tek gelir kalemimiz olduğunu sizlere hatırlatmak isteriz.